Klonlanmış cepler
Sayın abonemiz 35... IMEI nolu cihazınız klonlanmış kayıt dışıdır. 1 hafta içerisinde kapatılacaktır!’
Bir gün siz de bu mesajı alabilirsiniz. Tıpkı binlerce çaresiz insan gibi.
Üstelik bu mesajı ister hakim-savcı isterse gazeteci olun, hatta başbakan bile olsanız almanız mümkün.
Telefonunuzu ister en garantili teknoloji marketinden, isterseniz bizzat ithalatçısından alın yine de telefonunuz bu mesajdan hemen sonra kapanabilir.
Üstelik IMEI klonlamak suçlamasıyla da karşı karşıya kalabilirsiniz.
Bu noktada itiraz edebilirsiniz:
‘Faturalı ve garantili ürün alıyorum’
Bu sonucu değiştirmez. Eğer satın aldığınız telefonun İMEI numarası yazılı faturasını cihazın ömrünü tamamlayıp çöpe atacağınız güne kadar saklamamışsanız potansiyel suçlusunuz.
Suçunuz kayıt dışı telefon kullanmak ve yasak olmasına rağmen telefon klonlamak!
Bu suçun ne olduğunu dahi bilmeden suçlanmak sadece Türkiye’ye özgün.
Olayın aslı şu:
Türkiye’ye her gün çeşitli yollardan binlerce kaçak telefon giriyor. Bu telefonlara piyasada 10 TL’ye Türkiye’de kullanılması için eski bir IMEI yukleniyor. Bunu yaparken 35 ile başlayan rast gele numaralar yükleniyor.
Yüklenen bu numara kullanılma ömrünü tamamlamış bir telefon olabilir. Bazen kullanılan bir telefona ait de olabiliyor.
İşte o siz olabilirsiniz.
Hatta bu yasanın çıkması için imza hazırlayan vekillere ait biraz daha ileri gidersek Başbakan’ın telefonuna ait bile olabilir.
Bu noktada Telekomünikasyon İletişim Başkanlığı her iki tarafı da peşinen kloncu kabul ediyor ve iki telefonu da kapatıyor.
Yapılan itiraza ise yanıt tek:
İspat et!
Nasıl ispat edeceksin? İMEİ yazılı fatura ile.
Bu telefonu 3 yıl hatta 5 yıl önce aldıysanız faturayı nereden bulacaksınız?
Bulamazsanız telefonunuz kapanır.
İşte size bir Türkiye gerçeği.
Yapılacak hiçbir şey yok. Dua edin hapse atılmıyorsunuz. Çünkü Türkiye’de İMEİ klonlamanın cezası 1 yıl hapis.
Hapse girmiyorsunuz ama cihazınız elden gidiyor.
Şükredin!
Tıpkı gazeteci bir arkadaşımızın başına gelenler gibi.
Yolda yürüken bile yasaları çiğnememeye dikkat eden bu arkadaşımız da IMEI mağdurlarından.
Devlet ona “5 yıl önce aldığı telefonun klon olmadığını ispat et” diyor.
Güler misin, ağlar mısın?
IMEI olayı tamamen vurguna dönüştü. Sözde kaçakçılığın ve hırsızlığın önüne geçilmesi için yapıldı ama binlerce klonlanmış kaçak telefon piyasada.
Çalınan telefonun IMEI ile bulunması sadece hayal.
O halde bu yasa neden çıkartıldı?
Bu yasa görünen şu ki birilerini zengin etmek için çıkartıldı. Buyurun IMEI vurğununun bir başka boyutu:
Yurtdışına gittiniz ve oradan bir telefon aldınız. Yasa size bu hakkı 2 yılda bir veriyor. Yolcu beraberinde getirilen telefonların IMEI kayıt işlemi pasaportla Turkcell, Avea ve Vodafon ofislerinde yapılıyor.
Devlet bu işlem için sadece 41 kuruş alıyor. Ancak GSM bayisi sizden 5 ile 30 TL arasında bir ücret alıyor. İyi de bu iş için devlet 41 kuruş alırken 20 TL neyin nesi?
GSM operatörleri bu farkı normal olarak görüyorlar.
Serbest piyasa ekonomisi.
Toplam 30 saniyelik kayıt işlemi için devlet 41 kuruş kazanıyor işlemi yapan 20 TL.
Bunun ismi Türkçede soygun, İngilizce’de ise robbery. Her ikisi de soymak anlamını taşıyor. İngilizce anlamını yazma nedenim bazı yöneticilerimiz Türkçe anlamadığı için.
Şimdi soruyorum:
IMEI rezaletine son verilmesi için Başbakan’ın telefonunun klonlanmasını mı bekliyorsunuz?