Kılıçarslan kime karşı savaştı Tayyip Bey?

Başbakan Tayyip Erdoğan, Suriye’nin bir Türk uçağını düşürmesi konusunda, AKP grubunda geniş açıklamalar yaparken, bir ara 900 yıl öncesinden örnek verdi ve Kılıçarslan’ın Şam ve Kudüs’ü, İznik’ten savunmaya başladığını hatırlattı. Herhalde, 1. Haçlı Seferi’nde, Haçlı Ordusu’nun büyük kısmını Anadolu içlerinde imha eden, 1. Kılıçarslan’ı kastetti.
Biz de Suriye’ye yönelik ABD hamlesinin, Afganistan ve Irak’ın işgali, Arap Baharı, Kuzey Afrika’da Amerikan işbirlikçisi Müslüman Kardeşler iktidarlarının kurulması ve Libya’nın bombalanması sürecinin bir parçası olduğunu, Suriye’nin parçalanmasının, Türkiye’nin de bölünmesine hizmet edeceğini, bütün bu saldırıların, Genişletilmiş Büyük Orta Doğu ve Kuzey Afrika Projesi çerçevesinde sürdürüldüğünü hatta bu seferlerin Yeni Haçlı Seferi olduğunu söylüyoruz..

***


18 Mayıs’ta konuyu şöyle incelemiştik:
“Haçlı Seferleri, 1095-1270 arasında Vatikan’ın planlaması ve kışkırtması üzerine Avrupalı Katolik Hıristiyanların, Müslümanların elinde bulunan ve ‘kutsal topraklar’ denilen Anadolu ve Orta Doğu topraklarını işgal girişimidir. Asıl hedefleri ticaret yollarını ele geçirmekti. İşgale karşı direnen, Türkler olmuştur.
Birinci Haçlı Seferi sonucunda Haçlılar, Kudüs Krallığı gibi Orta Doğu’nun çeşitli kentlerinde irili ufaklı Haçlı Devletleri kurdular.
1187 yılında Selahaddin Eyyubi, Kudüs’ü Haçlılardan geri aldı. 13. yüzyılın sonlarında Haçlıların Orta Doğu’daki varlığı sona erdi. Sonraki Haçlı Seferleri’nin karşısında ise 14. yüzyıldan itibaren yine Türkler vardı. Çanakkale Savaşı da bir Haçlı Seferi idi..
Peki bugünkü Haçlı Seferi nedir?
Bilindiği gibi, ABD Başkanı George W. Bush, ikiz kuleler vurulduğunda başlatılan mücadelenin adını Crusade, yani Haçlı Seferi olarak koymuştu.
2004 yılında ‘Yeni Haçlı Seferi’nin adını Genişletilmiş Büyük Orta Doğu ve Kuzey Afrika Projesi diye ilan ederek eş başkanlığını da Türkiye Cumhuriyeti Başbakanı’na verdiler. Dolayısıyla Türkiye, tarih boyunca direndiği Haçlı ordularının bir parçası haline geldi ve gücünü İslam ülkeleri aleyhine kullandırmaya başladı. 1 Mart tezkeresinin reddi, Haçlı ordularının içinde yer almamak kararıydı ama hükümet pratikte bu kararı hiçe saydı ve işgal kuvvetlerine Türkiye hava sahasını açtı. Libya’ya düzenlenen Haçlı Seferi’ne Tayyip Erdoğan hükümeti tam destek verdi. Suriye’ye ise doğrudan Türkiye’nin saldırmasını istiyorlar. Tayyip Erdoğan da Suriye’ye yönelik Haçlı saldırısının liderliğini üstlenmiş durumdadır.
Haçlılar, Haçlı Seferleri ile Türkleri Küçük Asya dedikleri Anadolu’dan atmak istiyordu. ‘Yeni Anayasa’ sürecini başlatan AKP iktidarı da Türkiye Cumhuriyeti’nin Anayasası’ndan Türk adını atmak istiyor!
Birinci Haçlı Seferi’nde de Haçlı ordusu, Bizans tarafından Anadolu’ya geçirilmişti ve yanlarına Tatikios adlı Türk asıllı Bizans generali komutasında bir Bizans refakat ve kılavuzluk ordusu verilmişti. Haçlı Orduları, Hıristiyan Türklerin kılavuzluğunda, Kudüs’e kadar ulaştı..
Tayyip Erdoğan, 9.5 yıllık iktidarı boyunca ABD, İngiltere ve İsrail koalisyonunun projelerine hizmet etmedi mi, Afganistan, Irak, Libya ve Suriye saldırılarında, Haçlı ordularına en az Tatikios kadar faydalı olmadı mı?”

***


Kılıçarslan, Haçlı saldırısına karşı İslam dünyasını savunmuştu. Tayyip Erdoğan ise bayrağı bile dört İncil’i temsil eden NATO’nun İslam dünyasını teslim almasına razı! Suriye’ye karşı, NATO’dan medet umuyor!
Bugün Haçlı Seferleri, Hakkari yaylasından, Trabzon’un Düzköy yaylasına kadar ulaşmıştır. PKK da Haçlı ordularının, Kürdistan devleti kuruluncaya Türkiye’yi angaje tutmak için kullandığı bir unsurdur. Bunu, Amerikalı subaylar kendi brifinglerinde açıklamıştır.. Üstelik Haçlı askerleri, Kuzey Irak’ta Türk askerinin başına çuval da geçirmiştir. Tayyip Erdoğan’ın çözümü ise Oslo sürecinde PKK’nın taleplerini kabul etmek olmuştur. Zaten Türk kimliği yerine Türkiye kimliğini yerleştirmeye çalışmak, yani bu topraklardan Türk’ün tapusunu silmek, Haçlı Seferleri’nde Batı’nın da elde etmek istediği sonuçtur!
Tabii bütün bunlar, bir Türk uçağının Suriye tarafından düşürülmüş olduğu gerçeğini değiştirmiyor. Gerçi Tayyip Erdoğan, “Savaş çığırtkanlarının oyununa gelmeyeceğiz” diyor ama, Türkiye bu duruma düşürülmemeliydi..

Yazarın Diğer Yazıları