Kapatın gidin dükkânı!
Sosyal medyada dolaşan görüntüyü izlemişsinizdir..
İzlemeyenler için özetleyeyim;
Sivas 5. Piyade Er Eğitim Tugayı'nda bir koğuşta çekilmiş görüntü..
Bir koğuşta askerler dizilmiş.. "Yerinde say" komutuyla birlikte gösteri başlıyor..
Komutan söylüyor, askerler tekrar ediyor;
-Fatih Bucak'a Selam Olsun..
Fatih Bucak kim?
Şehit mi? Gazi mi? Tarihî bir şahsiyet mi?
Hayır..
Milliyetçi Hareket Partisi Siverek Belediye Başkan adayı..
Her aday gibi yolu açık olsun..
Millî konularda hassasiyet taşıyan bir ailenin mensubu.. Bu yanıyla takdiri hak ediyor..
Ancak mesele ailesi ya da şahsı değil..
Mesele kime selam söylendiği de değil..
Türk Ordusu'nun bir Tugay'ında, bir komutan askerleri dizip, bir siyasiye selam çaktırıyorsa, bir başka komutanın da dönüp ona çakması beklenir..
Çakma derken tokattan falan söz etmiyorum, soruşturmadan söz ediyorum..
Bunu yaptıran komutan özel sektörde bir iş garantisi mi aldı bilmem..
Ama gerçekten ayıp, gerçekten günah..
**
Dünyada disipliniyle meşhur Türk Ordusu'nun bir koğuşunda, böyle bir rezilliğe imza atılabiliyorsa, tuz kokmuş demektir..
Tekraren söylüyorum;
Mesele kime selam çakıldığı değil, mesele bu selamın çakılması..
**
Ordusuna kıymet veren bir vatandaş olarak..
O ordunun disiplinine tanıklık eden bir asker çocuğu olarak, sorgulamak..
Ve bu hakkı kullanıp, sosyal medyadan gereğini yaptım..
Ben, özellikle "Türk Milliyetçilerinden" tepki beklerken ne oldu biliyor musunuz?
"Kendini Türk Milliyetçisi" diye tarif edenlerden soru yağdı;
-Fetöcü Murat rahatsız mı oldun?
Vallahi de billahi de ilk soru buydu; "Fetöcü Murat.."
Bana, Murat İde'ye "Fetöcü" diyen adamı tanırım.. Herkes susarken "F Tipi'ne terör örgütü" dediğim için, düne kadar beni alkışlayan bir adamdı.. Vallahi..
Şimdi bana "fetöcü" diyor iyi mi..
"Vay anam vay" dedi içimdeki ses, ve ekledi;
-Düne kadar, fetö'ye karşı verdiğim mücadeleden dolayı beni alkışlayan adam, şimdi fetö'nün yol arkadaşıyla ittifak kurmuş.. Ve geçmiş karşıma bana fetö'cü diyor..
Dün ağız dolusu laf saydırdığı, fetö'nün kumpas davalarında "Savcılık" yapmışlarla yan yana yürüyen adam, kalkmış bana "fetöcü" diyor..
Durum gayet net; Ört ki ölem..
**
Yine kendini "Türk Milliyetçisi" olarak tarif eden bir tanıdıktan da ilginç bir soru geldi.. Tanıdık derken, "Akçeli işlerle" ilgim olmadığı için, benimle pek de samimi olmayan birinden;
-Ne oldu Murat efendi, dokundu mu?
Evet dokundu.. Askerimin, böylesine pespaye bir işe alet edilmesi dokundu..
Rahmetli Alparslan Türkeş Bey yaşayıp da bunu görseydi, bak nasıl çekiyordu sizin kulakları..
İçinden çıktığı ordunun, böylesi bir saçmalığa sahne olmasına, bak nasıl tepki gösterirdi..
**
Ama bu kafalara anlatmak mümkün değil..
Hele de karşında rahmetli Türkeş Bey'in "Ülkücülükten geçinenler" tarifine uyanlar varsa, mümkün değil, laf anlatamazsın..
Bana Bucak ailesini anlatıyor bazı mesajlar.. Anlatmayın.. Tanışmadan, sizden daha iyi tanıyorum..
Mesele bir aile ya da selam çaktırılan aday değil, mesele, memleket meselesi..
Ama biliyorum ki, üç parça menfaat uğruna, memleketin bütün değerlerine taarruz etmiş adamlarla kol kola girenlerin, bunu anlaması mümkün değil..
**
Evet rahatsız oldum.. Evet bana dokundu..
Çünkü ben, 16 yıldır tanığıyım ki;
Üç-beş densizin, densizlikleri yüzünden, en büyük güvencem olan ordum, her köşesinden çekiştirildi, hiyerarşisi zedelendi, disiplin ise hak getire..
O orduyu ordu yapan değerlere taarruzu, ordunun kendisine, dolayısıyla ülkeme taarruz sayıyorum..
Bundan rahatsız olmayacaksam, bu bana dokunmayacaksa, kapatıp gidelim dükkânı..
O yüzden, dokunmayanlar, rahatsız olmayanlar, bence kapatıp gidin dükkânı..