Kandil ele geçirildi de bizim haberimiz mi olmadı?
Seçimlerden önce medyada Kandil haberlerinden geçilmiyordu...
"Son dakika. TSK Kandil'e 4 km daha yaklaştı..."
"Kandil operasyonunda bordo bereliler kampa girmek üzere..."
"Kandil operasyonunda baş döndüren gelişme. Askeri yığınak yapıldı..."
"Kandil operasyonu öncesi hedefler yerle bir edildi..."
"Kandil operasyonu genişliyor..."
"Araçlar Kandil operasyonu için hareketlendi..."
"Kandil operasyonunda 100 gün geride kaldı..."
"Cumhurbaşkanı Erdoğan: Kandil'e operasyonu başlattık..."
"Başbakan Yıldırım: Kandil operasyonu adım adım ilerliyor..."
"Süleyman Soylu Kandil operasyonunu anlattı..."
Bu haber başlıklarının tamamı 24 Haziran seçimlerinden önce çıktı ve neredeyse hepsi Haziran ayına ait... Şimdi ise Kandil'in kuşatıldığına ve bugün yarın ele geçirileceğine dair pek ses çıkmıyor...
Acaba operasyon tamamlandı, Kandil çoktan ele geçirildi de bizim mi haberimiz olmadı? Yoksa bu türden haberlerin mevsimi mi geçti?
Galiba meselenin aslını ve operasyonun safahatını bir dahaki seçimlerden önce veya Abdülhamit dizisinden öğrenebileceğiz!..
***
Bizde seçimlerin sanayi hamlesine ve motivasyona müthiş etkisi oluyor!.. Teknolojik patlama yaşıyoruz!.. Meselâ her seçimde yerli otomobilimiz üretim bandında yerini alıyor!.. Şimdiye kadar neden üretememiş olduğumuzun hesabı rutin bir şekilde Cehape zihniyetine kesildikten sonra törenle 753. defa imalata geçiliyor!..
Olsun, her seçim öncesi boy gösteren, seçimden sonra ise organize sanayi bölgesine çekilen 'olmayan otomobil' reklamlarda hayalî bir şekilde asfalt eziyor ya, bu gurur bize yetiyor!..
Yerli uçakta da durum farklı değil... 'Yerli uçağımız gökyüzünde' haberinin üzerinden neredeyse 10 yıl geçti... Neden hâlâ gökyüzünde, neden piste inmiyor? Yıllardır havada nasıl kalıyor, yakıt ikmalini nasıl yapıyor, neden piste inip de gözyaşları içinde onu bekleyen seçmenlere kendisini göstermiyor, bilmiyoruz doğrusu!..
Bukalemun gibi renk değiştirerek düşmanın aklını alan ve toplam 8 günde üretilen tankların Konya'da üretildiğini biliyoruz da yerli uçağın nerede üretildiğinden hâlâ haberimiz yok!.. Bir dahaki seçim öncesinde nasılsa gündeme gelir, o zaman sorarız mutlaka!..
Yerli otomobilimiz ve yerli uçağımız seçimlerle bu kadar iç içe olduğuna göre, piyasaya çıkacak modellere de seçimlere uygun isimler bulmalıyız!.. Alt sınıf otomobile 'Mükerrer', orta sınıfa 'Müşahit', lüks sınıfa ise 'YSK' isimleri verilebilir... Ayrıca arabaların arkasına standart olarak 'Atı alan Üsküdar'ı geçti' veya 'O şimdi kurşun asker' şeklinde yazılar yazılabilir!..
***
Kimi vatandaşlarımız geçen Cuma hutbesinden dolayı Diyanet'e ziyadesiyle kızgın... Neymiş, Türk Silahlı Kuvvetleri'nin Kıbrıs zaferinin yıldönümüne temas etmek, şehit ve gazileri anmak yerine, 'düğün adabı'ndan bahsedilmiş...
Bakın kardeşim, cenazede ağlanır, düğünde oynanır... Bu bizim atasözümüz... Şimdi seçim zamanı değil, yaz olduğu için düğün zamanı... Diyanet de sosyal sorumluğunun gereği düğün adabını anlatıyor... İnşallah bundan sonraki hutbelerde, gelin başı en güzel nerede yapılır, gelin arabasından dağıtılacak zarflara kaç para konulması caizdir, görümce 'ben de bineceğim' diye tutturunca gelin arabasına alınması mecburiyet midir gibi konulara da temas etmiş olacağız!..
***
Kimse bulanık suda balık avlamaya kalkışmasın... Kıbrıs da bizim zaferimizdir, Normandiya da, Pearl Harbor baskını da, Süleyman Şah'ın türbesini bir gece içinde, büyük bir hızla oradan oraya başarıyla kaçırmak da!..
Merak ettiğiniz başka şeyler varsa, mutlaka biriktirin... Önümüzdeki seçimlerde konuyu değerlendirir, sizi aydınlatırız... Seçimlerde görüşmek üzere hür iradelerine kurban olduğumuz kıymetli vatandaşlar...