Kalleşin İngilizcesi nedir?
“Sivil insanlara terörist muamelesi yapmak insanlık açısından büyük bir sükut, alçakça bir pervasızlıktır.”
Bu sözlerin sahibi, gazetecilere, avukatlara, rektörlere, terörle mücadele etmiş askerlere terörist muamelesi yapan bir ülkenin Başbakanıdır!
Kendi ülkesinin aydınlarına terörist muamelesi yapan ülkenin Başbakanı, eline listesi de verilen insan hakları savunucularını, Gazze ablukasını kırmak için gemilerle Akdeniz’e sürerken terörist devlet olarak tanınan İsrail’in de onlara terörist muamelesi yapacağını bilmiyor muydu?
* * *
Gazze’ye gemi göndermek fiili, doğrudan doğruya hükümete ait bir tasarruftur. AKP hükümeti, Gazze’deki ablukayı diplomatik yollardan kıramayınca sivil inisiyatifi harekete geçirerek İsrail’i test etmeye kalkışmıştır. İsrail ise zaten terörle ayakta duran bir devlet olduğu için Türkiye Cumhuriyeti Hükümeti’nin su testisini su yolunda kırmıştır! Olan, “şehit olmaya gidiyoruz” diye şartlandırılmış insanlarımıza olmuştur.
İşin içine insan haklarının ötesinde İslami niyetler de katılmış, böyle olunca, Yahudileri korumayı birinci görev olarak kabul eden Hıristiyan Siyonistlerin egemen olduğu ABD ve Batı Avrupa ülkeleri, katliama bile sert tepki göstermemiştir.
* * *
Üstelik bütün bu olaylardan sonra, ABD’de yayımlanan Foreign Policy dergisi, Amerikan kamuoyunu yönlendirebilmek için ABD yönetiminin eskiden “model ortak” olarak tanımladığı Türkiye’nin, artık ABD’nin Orta Doğu’daki yeni rakibi konumuna geldiğini iddia etti.
Bu yorumdan da anlaşıldığı gibi İskenderun’a füze bataryası yerleştiren Türkiye’nin Doğu Akdeniz’de burnunun sürtülmesi, başına ikinci bir çuval geçirilmesi gerekiyordu. Hadise budur!
Yazıda “Frenemy’nin Türkçesi nedir?” başlığı kullanıldı. Frenemy, “arkadaşımsı düşman” anlamına geliyor. Türkiye, açıkça dost görünüp düşmanlık yapan bir ülke olarak suçlanıyor!
Yazıyı yazan her kimse bilmelidir ki, Türk halkı da ABD’yi aynen böyle görüyor. Yoksa, Türkler dostluklarında samimidir.
* * *
Devlet Bakanı Cevdet Yılmaz, “Türkiye demokratikleştikçe, demokrasinin ivmesi arttıkça, ekonomik gelişmesinin ivmesi arttıkça, uluslararası alanda daha farklı bir konuma geldikçe, herhalde terör olaylarının artması bir tesadüf değil. Demek ki Türkiye’yi istikrarsızlaştırmak istiyorlar. Ekonomik kalkınmamızı hızlandırmamız birilerini rahatsız ediyor. Bölgemizde, küresel ölçekli bir güç haline gelmemizden çok da hoşlanmayanlar var” değerlendirmesini yaptı...
Dışişleri Bakanı Ahmet Davutoğlu ise İsrail’in Gazze’ye yardım götüren gemiye saldırmasıyla ilgili olarak, “Türkiye Cumhuriyeti tarihinde ilk defa Türkiye Cumhuriyeti vatandaşları bir başka devletin iradi saldırısına muhatap olmuşlardır. Bizim bu konuda sessiz kalmamızı ya da bunu zamana bırakmamızı kimse bekleyemez” dedi.
Davutoğlu, Süleymaniye’deki çuval geçirme olayını ne çabuk unuttu? Başına çuval geçirilen subaylar, Türkiye Cumhuriyeti vatandaşı değil miydi?
* * *
Bence 8 yıldır AKP iktidarı, Türkiye’yi Orta Doğu’da ABD’ye rakip olmak şöyle dursun, ABD’nin iş takipçisi durumuna düşürmüştür.
Büyük Orta Doğu Projesi eş başkanı ve Yahudi lobisinin cesaret ödülü verdiği kişi kimdir?
Pearson’un çizdiği “Erzurum’dan Bağdat’a uzanan tek bir ekonomik bölge” haritasını “Mezopotamya Projesi” diye savunan, böylece gerçekte Büyük Kürdistan projesine hizmet eden kimdir?
Bu projeyi dillendirenler, kalleşin İngilizcesini de biliyordur herhalde!