İstanbul, aynı günlerde iki ayrı toplantıya ev sahipliği yaptı, Biri “Yeni Başlangıçlar için Ortaklıklar” diğeri de “Küresel Girişimcilik” Zirvesi. Özetle, küresel sermayenin İslam ülkelerine girişi için zemin hazırlanıyor.
ABD, İslam ülkelerinde ayaklanmalardan sonra kurulan yeni hükümetlerle, nasıl bir ekonomik düzen kuracağını, İstanbul’da dikte ettiriyor. İstanbul’da Mart ayında oluşturulan “Yeni Başlangıçlar için Ortaklıklar” konulu toplantı için 10 ülkeden 150 girişimci bir araya geldi. Hilton Oteli’nde düzenlenen toplantıya Cezayir, Mısır, Endonezya, Ürdün, Fas, Pakistan, Filistin ve Tunus gibi ülkeler katıldı.
Toplantının açılışında konuşan İslam İşbirliği Teşkilatı Genel Sekreteri Prof. Dr. Ekmeleddin İhsanoğlu, bu oluşum ile ABD ve İslam dünyası arasında işbirliğinin istendiğini belirtti. Bu konuşma, 14 Haziran 2004 tarihli yazımızda “İslam Konferansı Genel Sekreterliği’ni Türkiye’nin adayı Ekmeleddin İhsanoğlu’nun kazanması, İslam ülkelerinin Büyük Orta Doğu projesine ikna edilmesini hızlandıracak bir gelişme olacaktır” görüşümüzde haklı çıktığımızı gösteriyor.
Başbakan Yardımcısı Ali Babacan da Girişimcilik Zirvesi’nde yaptığı konuşmada Kuzey Afrika ve Orta Doğu’da önemli bir dönüşüm süreci yaşandığını ifade ederek, “Bizim bölge için vizyonumuz, insanların, ürünlerin, sermayenin, enerjinin serbestçe dolaşabildiği bir bölge. Sınırların anlamını yitirdiği bir bölge” dedi.
Mesela Avrupa Birliği uygulamaları gibi mi? Türklerin dolaşımı yasak ama küresel sermayenin Türkiye’de alımlar yapması serbest.. Böyle mi?
TOBB Başkanı Rifat Hisarcıklıoğlu ise PNB toplantısında “Kartlar yeniden karılıyor, yeni bir düzen kuruluyor. Hepimiz, bu dönüşüm sürecinden en az hasarla çıkmak için büyük bir gayret sarf ediyoruz” diyerek durumu özetledi..
***
ABD Başkan Yardımcısı Biden, Girişimcilik Zirvesi’nde “Demokratik devrimler, Mısır, Tunus, Libya ve Suriye’de meydana gelmeye başlayan, Yemen’de de olan dönüşümler, devrimler ve girişimci bir ruhun eseridir” diyerek resmen yalan söyledi. Biden, Suriye konusunda “Türkiye’nin arkasındayız” mesajını verdi ve İsrail ile ilişkilerin düzeltilmesini istedi.
Biden “Türkiye’de bulunmamız hiçbir şekilde tesadüf değildir” dedi. Nitekim Biden ile TBMM Başkanı Çiçek’in görüşmesinde, yeni Anayasa yazımı üzerinde durulduğu öğrenildi. Biden, yeni Anayasa çalışmalarının sadece Türkiye ve Türk vatandaşları için “tarihi bir fırsat” teşkil etmekle kalmadığını, aynı zamanda bölgedeki “birçoğu Türkiye’ye bakan, dönüşüm süreci içindeki ülkeler” için de Türkiye’nin daha da güçlü “örnek” olmasına imkan sağladığını söyledi.
***
Biden’in gelişinin tesadüf olmadığını biliyoruz elbette..
30 Nisan-1 Mayıs 2005 günlerinde, Topkapı’daki Eresin Otel’de “Uluslararası İslam Dünyası Sivil Toplum Örgütleri Toplantısı” düzenlenmişti. Toplantıyı görünürde “Türkiye Gönüllü Teşekküller Vakfı” düzenlemişti. Arap basını ise toplantıyı, aslında “Türk Dışişleri Bakanlığı Büyük Orta Doğu Projesi Genel Koordinatörü” Ömür Orhun’un düzenlediğini belirtiyor ve bu konudaki bilgileri Amerikan basınına dayandırıyordu.
İşte Tunus, Mısır, Libya ve Suriye’deki sözde halk ayaklanmalarının alt yapısı bu toplantıda oluşturuldu.. Öyle ki El Küdüs El Erabi gazetesi, o günlerde yayınladığı bir haberde, Mısır ve Suriye’deki İhvanı Müslimin örgütü ve sivil toplum kuruluşları için ABD’nin 1.1 milyar dolar kaynak ayırdığını ve bu örgütleri kullanarak, Arap ülkelerinde darbeler hazırladığını, para ile ilgili haberlerin USA News’ten alındığını da yazmıştı..
İşte o toplantılarda, İslam ülkelerinde halk ayaklanmalarını örgütlediler, kime ne kadar para verileceğini kararlaştırdılar, şimdi de Biden’in katılımıyla, o ülkelerin ekonomilerini nasıl ele geçireceklerini planlıyorlar. Yine Türkiye’yi kullanarak, Yine İstanbul’da.. Hem Türkiye’yi hem de İslam dünyasını dönüştürüyorlar..
“İslam’ın Truvası” derken haksız mıyım?
