İsrail’in “meşum” parçalanma raporu!
Başı, Orta Doğu’da ki kaostan bir türlü kurtulmayan Türkiye’nin riski gün geçtikçe artarken özellikle bunalımlı bölgede yeni parçalanmaların beklendiği ısrarla öne sürülüyor.
Nitekim, çeşitli kuruluş ve uzmanların yanı sıra; İsrail askeri birimlerinin hazırladığı 2015 Orta Doğu Raporu’na göre; bölgenin daha da altüst olması bekleniyor.
Bizce çok önemli olmasına rağmen, Türk medyasında nedense değerlendirilmeyen raporda; Suriye, Irak, Yemen ve Libya gibi ülkelerdeki iç savaş veya parçalanmanın diğer bölgelere de yayılacağı öngörülüyor.
Yedioth Ahronoth gazetesinde de yayımlanan analizlerde; Suriye, Irak, Yemen ve Libya gibi ülkelerde oluşan politik, askeri ve ekonomik istikrarsızlığın diğer Orta Doğu ülkelerine de yayılmasının engellenemeyeceğine dair dikkatler çekiliyor.
Rusya korkusu
Raporda, Türkiye’ye değinilmezken, Irak ve Suriye’de IŞİD tehlikesine karşı ABD’nin yeterli güce sahip olmaması vurgulanıyor.
ABD Başkanı Obama’nın, koalisyon ortakları olmadan adım atamamasının bölgedeki istikrarsızlığı engelleyemediği kaydedilen raporda, “2015 yılında da Suriye ordusuna yardımlarına devam edecek olan Rusya, Orta Doğu’da etkin devletlerden biri olacak” deniliyor.
IŞİD, El-Nusra ve Hizbullah endişesi
Bu arada, ilgi çekici değerlendirmede; İsrail, Esed rejimiyle çarpışan Özgür Suriye Ordusu’na (ÖSO) sağladıkları “insani yardımın” karşılığını gördüğü de açıklanıyor.
İsrail ve Suriye arasında Golan Tepelerine ÖSO tarafından konuşlandırılan silahlı militanların, IŞİD, El-Nusra ve Hizbullah gibi İsrail’e sızacak veya tehdit oluşturabilecek güçleri fiziksel olarak engelleyeceği düşünülüyor.
İki anahtar gelişme
2015 yorumunda Orta Doğu’daki gelişmelerle ilgili bir diğer dikkat çekici unsur ise bölgedeki durumu etkileyecek iki anahtar olay değerlendirmesi oluyor.
Bölgedeki gidişatı etkileyecek iki önemli faktörün İsrail genel seçimleri ve düşen petrol fiyatları olacağı belirtiliyor.
Raporda, petrol fiyatlarının daha da düşmesiyle beraber girilecek kriz sonucunda İran, Irak ve Libya gibi ülkelerin anarşi kurbanı olacağı ifade ediliyor.
İsrail’in istihbarat raporunda, Libya’nın üç, Sudan’ın iki bölgeye ayrılacağını ve Yemen, Suriye, Irak ve Somali’de başlayan bölünme hareketlerinin ise hızlanacağı ve yayılacağı yer alıyor.
Raporda 2015’te Hamas ile bir savaşın daha kaçınılmaz olduğu vurgulanırken İran, Irak, Suriye ve Yemen gibi ülkelerin içinde bulunduğu silahlı grupların çatışma eksenine Mısır, Ürdün, Suudi Arabistan ve hatta Katar’ın da gireceği vurgulanıyor.
Ancak, Katar ve Mısır arasındaki muhtemel bir yakınlaşmanın İsrail için önemli olduğu kabulleniyor.
Bu anlaşmanın Gazze-İsrail sınırında yaşanacak herhangi bir büyük felaketi önlemede ve geciktirmede etkin olacağı inancı hakim bulunuyor.
Obama istediğini alamadı
Öte yandan, uzmanlar ve stratejik kuruluşlar tarafından; ABD’nin, İsrail-Filistin barış görüşmeleri ile İran’ın nükleer programına ilişkin barışçıl çözümde anlaşma arayışı ve IŞİD’le mücadelede de sonuçsuz kaldığını iddia ediyor.
ABD Başkanı Obama’nın 2014 yılı dış politikasında, İsrail-Filistin meselesi ile İran’ın nükleer programına ilişkin diplomatik çözüm arayışlarının önemli konular arasında yer aldığı biliniyor.
İsrail’in, Fetih ve Hamas hareketi arasında yılın ilk yarısında varılan milli mutabakata karşılık, Filistin yönetimiyle yürüttüğü barış görüşmelerini askıya aldığını açıklaması ABD yönetiminin çözüm için umutlarını sekteye uğrattığı da hatırlanıyor.
ABD’nin 2014 yılında başarı elde edemediği diğer bir konu ise İran’ın nükleer programına ilişkin diplomatik çözüm arayışları olduğu sanılıyor.
Tabii ki IŞİD’le mücadeledeki kararsızlık ve isteksizlik Obama’nın başarısızlık hanesine yazılıyor.
Nereden bakılırsa bakılsın, Orta Doğu kazanının kaynamaya devam ettiği ve ne yazık ki en çok tehdit altında bulunan bağımsız ülkenin de Türkiye’nin olduğu görülüyor.