İnsana acımayan hayvana acır mı?

Aşı tartışmaları Türkiye ve dünya basınında biraz durulur gibi olmuştu ki BioNTech''in CEO''su Prof. Dr. Uğur Şahin, koronavirüsün hayatımızda kalmaya ve mutasyona uğramaya devam edeceğini söyledi. Şahin, vücudun bağışıklık sistemini atlatabilecek mutasyonların ortaya çıkabileceğini ve gelecek yıllarda güçlendirilmiş Covid aşılarına ihtiyaç duyulabileceğini de belirtti.

Şahin, "Bu devam etmekte olan bir evrim süreci... Her şey daha yeni başladı" dedi.

Doğru! Her şey daha yeni başladı! Bu bir süreç... Daha sırada iklim değişikliği varsayımına dayalı dayatmalar var.

Zaten "Büyük Sıfırlama dedikleri dijital toplumdur ve insanların bilgisayarla idare edilmesi hedeflenmektedir." diyorduk da her türlü millî değerini unutanların veya bilimsel gelişmelerden habersizlerin eleştirilerine muhatap oluyorduk ya, buyursunlar haberleri kaynağından okusunlar!

Bir de Uğur Şahin''in "doğal bağışıklık sistemini atlatabilecek mutasyonlar" sözlerine dikkat edin. Peki 8 milyar insanın, yüzde 99''unu hastalıktan koruyan nedir? Mutasyonlara yetişemeyen ve yetişemeyecek olan sıvılar mı?

***

Turan Hareketi Partisi sözcüsü Mustafa Yücel, önümüzdeki süreci şöyle görüyor:

* "Pandemi adında bir tiyatroyla Türk Milleti''ne soykırım-aşı-PCR zulmü... Paris İklim Anlaşması ile salgın hastalık yalanı ile hayvanları öldürecek aşıların yapılması.

* Yapay et kullanımına geçilmesi hedefiyle ineklerin gerekirse diri diri itlaf edilmesi için bir hayvan bilim kurulu kurulması, yapay et için ''helaldir'' fetvalarının verilmesi...

* Köylünün elindeki koyun ve inekler için sahte salgın haberleri üretilmesi...

* Çin Komünist Partisi''nin halkı izleme ve tanımayla ilgili tüm teknik sistemlerinin Türkiye''de faaliyete geçirilmesi..."

***

Bill Gates ise hayvanların çıkardığı gazın küresel ısınmaya sebep olduğu yalanını öne sürerek, gelişmiş ülkelerin hayvan yetiştiriciliğini bırakıp yapay et tüketimine geçmesi gerektiğini söylüyordu. The Economist dergisinin kapağından da yapay et sürecinin başladığını ilan ettiler!

Türkiye''de de yapay et üretimi için çalışmalar sürdürülüyor. Bu sebeple Trakya''daki mavi dil hastalığı gibi sahte salgınlar öne sürülerek büyükbaş hayvanların itlaf edilmesine yol verileceğinden endişe ediliyor!

Günde 16 hap içirip, altı aylık hatta bir aylık bebekleri sözde yanlışlıkla kobay hayvanı gibi kullananlar, büyük veya küçükbaş hayvanlara acır mı? Kalp damar hastalığı var mı, şekeri var mı diye sorgulamadan, içeriğinde grafen denilen bakırdan 200 kat iletken madde bulunan sıvıları herkese zorunlu hale getirirler miydi? Zorunlu değilse ne diye insanları işsiz kalmakla, seyahat edememekle karşı karşıya bırakıyorlar?

***

Bu arada Hindistan hükümeti, Kovid-19 sebebiyle hayatını kaybedenlerin ailelerine 50 bin Rupi, yani 674''er dolar tazminat ödeyeceğini açıkladı.

Türkiye''de ise bilindiği hastalıktan ölene tazminat yok da aşı olanlara imzalatılan "Aşı/izlem bilgilendirme ve rıza belgesi"nde "Size uygulanan aşı ile ilgili bilimsel veriler yetersizdir. İlk evre, ileri evre yan etkilerinde değişiklik olabilir" denilerek bütün sorumluluk vatandaşa bırakılıyor! Tabii bu uyduruk onam, hukuk mantığına göre geçersizdir!

Sağlık Bakanı Fahrettin Koca da başlangıçta Pfizer-BioNTek''in sorumluluk kabul etmediğini, bu sebeple anlaşmaya varılamadığını söylemiş, sonra da anlaşmaya varıldığını açıklamıştı. Anlaşma ise şirkete aşı bedeli kadar bir sorumluluk yüklüyor! Yani aşıdan ölürseniz, yakınlarınıza 15-20 doları doz sayısı ile çarparak 30-60 veya 90-120 dolar ödenebilir! İnsan hayatı, bir veya birkaç doz aşı kadar!

Yazarın Diğer Yazıları