''İngiltere ve ABD'nin tercih ettiği'' aday mı?
Günün tespitini Rusya Dışişleri Bakanı Sergey Lavrov yaptı ve istifa etmeye mecbur edilen İngiltere Başbakanı için "Rusya''yı tecrit etme çağrısı yapan Johnson, partisi tarafından tecrit edildi" dedi.
Lavrov, "Johnson, tüm faaliyetleriyle her şeyden önce dış etkilerin peşinde koşan bir kişi olduğunu, siyasi kariyerinde herhangi bir şekilde yükselmek için iktidarı elinde tuttuğunu kanıtladı" diye konuştu.
Kremlin Sözcüsü Dmitriy Peskov ise, Johnson''ın istifasından hemen önce yaptığı açıklamada "Bir gün Büyük Britanya''da diyalog yoluyla karar alabilen daha profesyonel insanların iktidara gelmesini umut ediyoruz" ifadelerini kullanmıştı.
Peskov, "Johnson bizi gerçekten sevmiyor, biz de onu sevmiyoruz. Britanya''nın çok karmaşık bir politik sistemi var, zira ülkenin hükümetini, halkın hiç destek vermediği biri yönetebiliyor, Bay Johnson da bunlardan biri" demişti.
Rusya Dışişleri Bakanlığı Sözcüsü Mariya Zaharova da konuya ideolojik açıdan yaklaşmış ve "Liberal rejimlerin çok derin bir politik, ideolojik ve ekonomik krizde olduğu herkesin malumu. Britanya''nın bu yarı yarıya dağılmış hâli endişe verici" yorumunu yapmıştı...
***
Yeniçağ, Johnson''ın istifasını, "Cumhurbaşkanı Erdoğan''ın sırtına dokunduğu İngiltere Başbakanı Johnson istifa etti. Şimdi ABD Başkanı Biden düşünsün." diye yorumladı...
ABD Başkanı Biden''ın da sağlık durumu iyi değil... Eline verilen ve toplantı sırasında yapması gerekenlerin yazılı olduğu kâğıdın yazılı tarafını basın mensuplarına gösterecek kadar zihni melekelerini kaybettiği görüntüsünü verdi... ABD''de de Başkan değişikliği bekleniyor...
Japonya''da ise ülke tarihinde en uzun süreyle Başbakanlık yapmış olan 67 yaşındaki Şinzo Abe, suikast sonucu hayatını kaybetti.
Polis, 41 yaşındaki saldırganın kaldığı eve baskın düzenledi. Saldırgan, yönetiminden memnun olmadığı için Abe''yi öldürdüğünü söyledi.
Şinzo Abe, 2004 yılında, ekonomik istikrar adına, Japonya''da 50 milyon çalışanın emeklilik yaşını yükseltmek, emekli ikramiyelerini ve emekli maaşlarını reel olarak düşürmek gibi kararlara imza atmış ve muhalefet tarafından çok eleştirilmişti.
Erdoğan''ın Şinzo Abe ile de görüşmeleri var ama her görüştüğü veya dokunduğu kişinin istifa etmesi veya suikasta uğraması söz konusu değil elbette...
***
Yalnız Türkiye için de özellikle İngiltere tarafından bir yönetim değişikliği planlandığını iktidara çok yakın yazarlar bildiriyor!
Milliyet gazetesi yazarı Zafer Şahin, durumu "Kılıçdaroğlu''na İngiliz vetosu mu?" başlığı altında özetle "Londra-İstanbul-Ankara hattında başka bir dinamik işliyor. Süreç tam da ''Ulusal ve uluslararası karar vericilerin işaret edeceği bir insanı aday yapacaklar'' diyen Hatay Belediye Başkanı Lütfü Savaş''ın işaret ettiği gibi ilerliyor." diye yazdı
Bu yorum ve benzerleri, artık Erdoğan''ın yerine kimin geleceğinin tartışıldığını gösteriyor... Türkiye''nin Cumhurbaşkanlığı makamına gelecek kişiyi uluslararası karar vericilerin tayin ettiği veya aynı güçlerin, kazanacak adayı tespit ederek destek verdiği kabulü, çok ağır olmakla birlikte, geçmişte yaşananlar dikkate alındığında ne yazık ki doğrudur...
Öyle ki Türkiye''yi yönetmeye aday olanları, daha üniversite çağında burs vererek kontrol altına alıyorlar... Yani öyle bir dokunuyorlar ki etkisi en az yarım asır sürüyor! Yıllardır yazarım; 60 yıldır Türkiye''yi yönetenler neden hep ABD veya İngiltere merkezli vakıfların bursu veya kursu ile yetişmiştir? Mesela ABD Dışişleri Bakanlığı internet sitesinde, "Yetiştirdiğimiz devlet adamları" diye yayınlanan listede Abdullah Gül adı neden bulunmaktadır? Bu durumda, herkesin "millî aday" diye kararlı durmasından başka yol var mıdır?