Bugünkü Yazarlar Tüm Yazarlar
Abdullah OSKAY
Abdullah OSKAY
Ticaretin Politikası

İhracat, kaliteli eğitimle artar

Çin’in ekonomik mucizesi hakkında çok yazıldı, çizildi. Çin’in ekonomik mucizesinin arkasında 2000’li yıllarda yetiştirdiği 15 bin ticari istihbarat uzmanının olduğu çoğunlukla göz ardı edildi.

Ülkemizin de, ihracat anlamında atak yapmak istiyorsa ihracata ilişkin eğitimlerini yeniden gözden geçirmesi şart. Ülkemizde ihracata ilişkin eğitimlerin kalitesinin oldukça zayıf olduğu, birçok kişinin ihracat eğitimleri alıyorum diye zaman kaybettiği, bu durumun ülkemize de zaman kaybettirdiği çok açık.

İhracat eğitimleri diye kimi zaman yüz yüze, kimi zaman online Zoom üzerinden verimsiz eğitimler ve söyleşiler yapıyoruz. Hatta aynı eğitimleri farklı farklı kurumlar, birlikler tekrar tekrar yapıyor.

Eğitimi yeniden düşünmeliyiz. Yüz yüze eğitim öldü. Ankara’da GMK Bulvarında kapanan yüzlerce eğitim şirketi bunun göstergesi. Dijital eğitim ise kesinlikle Zoom’da yapılan ve kayıt alıp yaygınlaştırılan değil. Çok daha fazlası. Hâl böyleyken, eğitim şubeleri kuruyoruz, onlarca personel ataması yapıyoruz ve bunu farklı farklı kurumlar kaynak israfı olacak şekilde yapıyor.

Bu noktada, ülkemizde Ticaret Bakanlığı, İhracatçı Birliği ve Yükseköğretim Kurulu iş birliğinde etkili bir “Dış Ticaret Akademisi”ne ihtiyaç var. Kamu kurumları ile bu iş olmaz demeyin. Oluyor. Cumhurbaşkanlığı İnsan Kaynakları Ofisi gibi, BTK Akademi gibi güzel bir ticaret akademisi, ihracata en çok ihtiyaç duyduğumuz bu zamanda olmalı.

Peki ihracat eğitimlerini nasıl yapmalıyız? Öncelikle yeni nesil eğitimi anlamalıyız. Dijital eğitimde temelde üç unsur var.

1. Öğrenme Yönetim Sistemi Altyapısı: Öğrencilerin kayıt yaptığı, yoklamasından sınavına, nerede izleyip bıraktığına kadar tüm sürecin görülebildiği altyapı. Oyunlaştırma ve oyun bazlı öğrenmeyle desteklenirse çok daha iyi olacaktır.

2. İçerik: Alanında uzman eğitmenlerin eğitimlerinin en maliyet etkin şekilde çekilip sisteme yüklenmesi, öğrencilerin istediği zaman girip izleyebilmesi, eğitmenlerin ise ayda bir canlı yayına girip derslerde anlamayan öğrencilerin sorularını yanıtlaması.

3. Sınav ve Sertifika: Etkili ve güvenli çalışan bir sınav sistemi ve e-devletten onaylı sertifika sistemi işin olmazsa olmazı. Eğitimdeki oyunlaştırmanın nihai aşaması bu kısım.

Ticaret Bakanlığı’nın burada yapması gereken eğitim ihtiyaç analiz yapılmasının koordinasyonu, içerik ve sertifika ayaklarının belirlenmesi. Sonrasında içeriklerin çekimi için bütçe ayrılması. Bunu YÖK ve üniversiteler iş birliğinde en maliyet etkin şekilde çıkarmak mümkün. Zaman zaman reel sektörden ve bankalardan da eğitim içeriği için destek alınabilir. Sonrasında ise sertifika süreci yine YÖK ile işbirliği içinde halledilebilir.

Bu üç kurum eğitimleri verdikten ve başarılı olanları seçtikten sonra sertifika alan kişileri, KVKK uyumlu olarak bir de şirketlerle buluşturursa muhteşem bir iş birliğine imza atılır. Ülkemizde yaşayan yabancı öğrencilerin de sürece dâhil edilmesi ile karşılıklı ticaretimizin de bu ülkelerle artırılması sağlanabilir.

Ancak bu tarz bir vizyon konularak Çin’in başardığına benzer ekonomik mucizeyi gerçekleştirebiliriz.

Unutmayalım; “İyi pratik, iyi teoriden gelir.”

Yazarın Diğer Yazıları