Hristo-Yahudilere AKP’nin son hizmetleri!
AKP iktidarı, bir taraftan üst düzeyde karıştığı yolsuzluk, rüşvet ve torpil iddialarını gözden kaçırmak için yeni gündemler oluştururken, diğgr taraftan artık başörtüsü ve imam-hatip konularını istismar edecek bir durum kalmadığı için genel seçimler öncesinde, harf devrimi gibi tartışmalarla, halkı yine İslâm ile aldatmaya çalışıyor.
AKP iktidarı, Afganistan, Irak, Libya, Suriye, Ermenistan ve Kıbrıs politikaları ile Hıristo-Yahudi dünyasının çıkarlarını korumakta, İslam dünyasında, Büyük Orta Doğu Projesi eş başkanlığını üstlenerek ABD, İngiltere ve İsrail koalisyonunun Truva atı gibi davranmakta, fakat bunu yaparken iktidarını kaybetmemek için İslâmı bir siyaset aracı olarak kullanmaktadır. Son günlerde, bu durum iyice açığa çıktığı için, bütün gemileri yakmışçasına Atatürk’ü de doğrudan hedef almaya başladılar. Çünkü düşerlerse bir daha ayağa kalkamayacaklarını iyi biliyorlar.
***
Fakat yaptıkları her iş, sonunda dönüp dolaşıp kendilerini vuruyor. Taksim’deki Gezi Parkı’nın ağaçlarını kestiler, bütün yurtta, Cumhuriyet tarihinin en büyük protestolarına maruz kaldılar. Manisa’nın Soma İlçesi’nin Yırca mahallesinde kestikleri zeytin ağaçların sayısı ise resmen 6 bin 666 olarak belirlendi.
6 bin 666 rakamı, Kur’an ayetlerinin sayısını hatırlatıyor değil mi? Gerçi ayetlerin sayısı, sure başındaki kodlar sayılmazsa 6236 olarak tespit edilmiştir ama halk arasında 6 bin 666 kabulü yaygındır!
İlginç bir durum! Çünkü o zeytin ağaçları da Allah’ın ayetlerindendir. Ayet, Allah’ın varlık delili anlamına geliyor.
Soma’da AKP iktidarının kestirdiği 6 bin 666 zeytin ağacı da Allah’ın varlık delillerindendir.
***
AKP’nin İslam adına hareket ediyor gibi söylemler kullanıp bu yönde sembolik eylemlerde bulunurken dış politikada Hristo-Yahudi dünyasının emellerine hizmet etmesine son örnek Ermenistan politikasıdır. Papa ile görüşen Tayyip Erdoğan, “Her konuda aynı görüşteyiz” demişti. Papa da giderken, “Türkiye-Ermenistan sınırının açılması en büyük hayalim” gibi bir laf etmişti.
Sınırın açılması için önce oradaki mayınların temizlenmesi gerekiyor. Şimdi Karabağ’daki Ermeni işgali sona ermeden, Türkiye-Ermenistan sınırındaki mayınların temizlenmesi için BM Kalkınma Programı Ofisi’nin ihale açtığına dair haberler var! Konu ile ilgili açıklama yapan MHP Antalya Milletvekili Mehmet Günal, “İktidar ve Sayın Cumhurbaşkanı, perde arkasında verdikleri sözleri tutabilmek için bu tip faaliyetlere girişiyorlar” dedi.
İsrail’e Türkiye-Suriye sınırı için söz verilmişti, şimdi de mayın temizleme bahanesiyle Birleşmiş Milletler’in bir kurumu, Türkiye-Ermenistan sınırına yerleştirilmek isteniyor? Türkiye ise Osmanlıca’yı tartışıyor!
***
Bu arada Milliyet muhabiri Kemal Göktaş’ın haberine göre eski polis müdürü Ali Fuat Yılmazer, ifadesinde 2006’da, Danıştay saldırısından sonra, “Emniyet İstihbarat Daire Başkanlığı bünyesinde kurulan C5 adlı büroyu yönetirken bazı arkadaşları, ulusalcılık faaliyetlerini takip babında görevlendirdim. Yani bir ekip kurdum” dedi. 2006’nın Mart ayında Emniyet Genel Müdürlüğü’nde ulusalcılığı suç olarak gösteren bir brifing verilmişti...
Kısacası, emniyet içinde kurulan yasa dışı bir birim, “Türkiye’nin 11 Eylül’ü” diye nitelendirdiğim çeşitli olayları ulusalcıların üzerine yıkmak için faaliyet göstermiş. Öyle anlaşılıyor. Böylece, TSK’ya operason için de bir iklim meydana getirildi. Halkın onayı sağlandı... Bunlar da AKP iktidarının İslâmi faaliyetleri mi oluyor? İslam’da iftira, çok büyük bir günah değil midir? Kimse, suçu sadece paralelcilerin üzerine atmaya kalkışmasın! Paralelcileri o görevlere kim getirdi?