Hırdavat, arkeoloji ve demokraside kaçıncı sıradayız?
Troya kazı başkanı ve Çanakkale Onsekiz Mart Üniversitesi Öğretim Üyesi Prof. Dr. Rüstem Aslan, Viyana'da verdiği konferansta, Türkiye'nin, "Dünya Kültür Mirası Listesi"nde önemli bir yeri olduğunu belirterek, "Türkiye kültürde süper güç, bunu arkeolojik mirasımıza baktığımızda görüyoruz. Truva bunlardan bir tanesi." dedi.
Arkeolojik eserlerde süper güç olduğumuz doğrudur da merhum Cumhurbaşkanı Süleyman Demirel, "İki bin yıl önce yapılmış anfi tiyatroda bizim vatandaşımız keçi otlatıyor" demişti de "Haklısınız ama siz de bir keçi çobanı değil miydiniz?" diye eleştirmiştim... Tabii resmettiği olay doğruydu.
***
Biz bu kültürün kıymetini bilen bir millet değiliz maalesef. Almanlar, 2. Abdülhamid'in izniyle Bergama tapınağını taşlarını numaralandırıp sökerek Berlin'de yeniden kurdular. Üstelik tapınaktan büyük bir müze içinde…
Diğer taraftan, Twitter'da bir mesaj yayınlayan İsmail Hakkı Erdoğmuş, Japon bir arkeoloğun sözlerini paylaşmış. Japon arkeolog, "3 yıldır Türk kültürünü araştırıyorum Bir şey çok korkunç. Batı, bir ülkeyi savaşmadan yok ediyor. 3-5 dizi hariç, televizyonlardaki bütün diziler hepsi Türk kültürünü, geleneğini yok ediyor Garip olan ise, Herkes bunu biliyor ve izliyor." demiş. Gerçi mesaja cevap verenler, belirtilen isimde bir Japon arkeolog bulunmadığını yazmış ama bizim toplumumuz, yabancıların sözüne daha çok değer veriyor!
Fakat tespit doğru değil mi?
***
Arkeolojiden hırdavat sektörüne geçelim! AA'nın haberine göre Türkiye'de 14 bine yakın firma ile 8 milyar dolar büyüklüğe ulaşan hırdavat sektörü güç birliğine gitme kararı aldı. Sektör, Hırdavat Sanayici ve İşadamları Derneği olarak dernekleşti.
HISİAD'ın ilk başkanı Çetin Tecdelioğlu, sektörün yan sanayi ve bağlantılı sektörlerle birlikte 1 milyon kişiye istihdam oluşturduğunu söyledi.
Türkiye'nin hırdavat sektöründe önemli bir yerinin olduğunu kaydeden Tecdelioğlu, şu bilgileri verdi:
"Örneğin çivide dünya ortalamasında 14'üncü, Avrupa'da 7'inciyiz. Bakır boru parçalarında dünyada 7, Avrupa'da 5'inci sıradayız. Alüminyum boru parçaları ve alüminyum aksesuarlarında da Avrupa'da beşinci sıradayız. Biz tüm bu sektörlerde ilk iki sıraya oynamak istiyoruz. Derneğimizin en önemli amaçlarından birisi bu..."
Ağaç ve metal işlemek için kullanılan çivi dahil bütün ürünler, yedek parçalar, vida çeşitleri, çeşitli makinelere hırdavat deniliyor. Bu ürünler olmadan günlük hayatımızı sürdüremeyiz.
Tabii Türkiye, yüksek teknoloji ürünleri de üretiyor. Nitekim İHA üretiminde de Türkiye ön sıralara geldi.
***
Peki demokraside geldiğimiz nokta nedir? CHP Genel Başkan Yardımcısı ve Parti Sözcüsü Faik Öztrak da onu soruyor:
"İstanbul seçimleri sadece demokrasi ve hukuk devleti açısından önemli değildir. İstanbul kararı vatandaşlarımızın aşını, işini ve geleceğini de etkileyecektir. Mesele artık İmamoğlu veya CHP, Millet İttifakı meselesi olmaktan çıkmıştır. Türkiye seçimle gelenlerin seçimle gittiği bir demokrasi midir yoksa koltuğa oturanların bir daha kalkmadığı totaliter bir rejim midir?"
***
Toparlayalım. Arkeolojide birinciyiz ama iki bin yıl önce yapılmış anfi tiyatroda keçi otlatıyoruz. Bergama tapınağını Almanlara verdik, söküp götürdüler. Bunun gibi yüzlerce binlerce olay var. Hırdavat sektöründe ise Avrupa'da beşinciyiz, ilk iki sıraya oynuyoruz. İHA üretiminde de başarı gösterdik.
Demokraside kaçıncı sıraya düştük acaba? Bu arada dolar da aldı başını gidiyor! İşsizlik büyüyor. Türkiye'nin bu duruma düşmesinde, kültürdeki yozlaşma asıl sebeptir. Adalet duygusu bu sebeple zedelenmiştir. Çıkara dayalı bir sitemden çıkacak sonuç ne kadar iyi olabilir?