Türkiye’ye yönelik PKK kılıflı ABD-Barzani saldırısına karşı, terörü kaynağında kurutmak üzere hükümetin uluslararası alanda bugüne kadar ciddi bir çaba göstermemesi, hatta bir ara Başbakan Tayyip Erdoğan’ın “Önce içerdekileri temizleyin” diye konuşması, Türk halkını öfkelendiriyor.
Öyle ki, artık Cumhurbaşkanı’nın yüzüne karşı, onca polisin ortasında bir işçi tepki koyabiliyor.
Şehit Astsubay Çavuş Hasan Önal’ın Eskişehir’deki cenaze töreni sırasında Cumhurbaşkanı Abdullah Gül’ü protesto edenlerden birinin fabrika işçisi 27 yaşındaki Osman Tosun olduğu açıklandı.
Habere göre Osman Tosun, Gül’ün makam aracına doğru “Şehitlerden utanın, yuh” diye bağırdı. Gül, aracın camını açarak kendisini protesto eden Tosun’u eliyle korumalarına göstererek gözaltına alınmasını istedi! Tosun, Gül’ün korumaları tarafından yakalanıp yaka-paça polislere teslim edildi. Daha sonra nöbetçi savcının talimatıyla adliyeye sevk edilmeden serbest bırakılan Tosun hakkında “Cumhurbaşkanı’na hakaret” suçundan hazırlanan evrakın savcılığa gönderileceği bildirildi.
Dün de Ankara Üniversitesi 2008-2009 eğitim öğretim yılı açılış töreninde Milli Eğitim Bakanı Hüseyin Çelik, Aktütün saldırısı hakkında konuşurken, bir grup üniversiteli genç
“Katillerle işbirliği yapıyorsunuz”, “Burası Atatürk’ün üniversitesi”, “Elinizde kan var” diyerek bakanı ve hükümeti protesto etti.
* * *
Erhan Göksel, eski Genelkurmay Başkanı Yaşar Büyükanıt’ın Harp Divanı’na verilmesini istedi ve TSK’ya ağır eleştiriler yöneltti. Göksel, “Aylardır aralıksız Kandil’i ve Kuzey Irak’ı bombalamamızın hiçbir etkisi olmamış demek ki. Bence asıl bu sorgulanmalıdır” dedi.
Emekli Tümgeneral Osman Pamukoğlu pratik önerilerini tekrarladı:
“Sabit karakollarla bu iş olmaz. Bu karakolların kaldırılması lazım. Bu karakollarla terörle mücadelenin yürütülmesi mümkün değil. Teröristler nasıl hayalet gibiyse siz de hayalet gibi olacaksınız. Durağan yapılarla bu mücadele olmaz. Kandil’e gidilerek elebaşları yakalanmalı.
Orada altın dağıtarak, oradaki ileri gelenlere kredi vererek, o bilinen klasik laflarla, erzak falan dağıtarak olmaz. Bir defa dağları temizleyeceksiniz. Halkın ve milletimizin canını yakan dağdakiler. Dağı yok edeceksiniz. Dağı besleyen İran’dakileri, Kuzey Irak topraklarındakileri de yok edeceksiniz. Bunları yapmadan sosyal ekonomik hiçbir şey yapılmaz.”
* * *
Bize gelen okur mesajlarından Yaşar Kitapçı’ya ait olanı ise şöyle:
“Terör terörle biter. 1984’ten beri yapılan uygulamalar bu neticeye götürüyor. Her türlü demokratik açılım; eve dönüş yasası, ekonomik paketler uygulanmış, maalesef terör biteceğine azmıştır. Geriye terörün terörle çözüleceği şıkkı kalmıştır. Teröristlerin insan hakları var da Türk milletinin, Türk asker ve polisinin, hiç mi hakkı yok.”
Mesajın bundan sonrasında, terörist başının, yakalanan teröristlerin ve medyadakiler dahil işbirlikçilerinin, uyuşturucu baronlarının ve bu işe bulaşanların canlı yayında idam edilmesi, Kuzey Irak’ta güvenli bölge oluşturulması, özetle teröriste teröristin diliyle cevap verilmesi isteniyor.
Gördüğüm kadarıyla öfke büyüyor! Bu öfkeyi kimse kontrol altına alamaz. Bu sebeple, devleti idare edenlerin, Türk tarihine yakışır önlemler almaları aksi halde görevlerinden istifa etmeleri beklenir.
