Haiti'de Batı medeniyeti sınav veriyor!
Doğan Haber Ajansı’ndan Engin Akgürbüz’ün haberine göre büyük depremden sonra Haiti’ye yardıma gelen Kanadalı ekip, kurtarılacak Kanadalı bulamayınca geldikleri kurtarma ekipmanları ile birlikte Kanada’ya döndü..
Gitmeden önce kazazedelere “Yardım istiyorsanız gelen yabancı ekiplere yıkıntıların altında yabancı uyruklu insanların olduğunu söyleyin” diyen Kanadalı ekip, depremden sağ çıkan Haitililer’in şaşkın bakışları arasında bölgeyi terk etti.
* * *
İşte çok özenilen Batı medeniyeti budur!
Ben merkezlidir, kendisinin dışında kalanlara saygısı yoktur.
Batı’nın bütün değerleri riya üzerine kuruludur. Bugün insan hakları, serbest piyasa ve özelleştirme adlı üç sloganla ortaya konulan Batı’nın temel değerlerinden hiçbiri gerçeğin ifadesi değildir.
* İnsan haklarını, ulus devletleri çözmek için kullanıyorlar ama diğer taraftan, kendi birliklerini kuruyorlar!
* Piyasa, sadece kendi sermayeleri için serbesttir. İnsanoğlunun tarlasında binlerce yıldır kullandığı tohuma bile patent çıkarıp, telif hakkı istemek midir serbest piyasa, yoksa ulus devletleri yerli üretimi kısmaya zorlayıp kendi mallarını almaya mahkum etmek mi?
* Özelleştirme adı altında satın aldıkları önemli tesisleri kendi ürünlerinin pazarını genişletmek için kapatıyorlar.
Serbest dedikleri piyasa, IMF ve Dünya Bankası sistemiyle dünyayı soymaktır.
Batı medeniyetinin kendine referans kabul ettiği Yunan medeniyetin ürünü olan politika kelimesinin anlamı da çokyüzlülüktür.
* * *
Amerikalıların Irak, Afganistan ve Guantanamo’da, katliam, tecavüz ve işkenceyi bir savaş yöntemi olarak kullanması da Hıristo-Yahudi kültüründen kaynaklanmaktadır. Çünkü iki kültürün temeli de ırkçılıktır. Muharref Tevrat, diğer insanların Yahudiler için köle olarak yaratıldığını söyler. Batı medeniyetinin temeli olan eski Yunan demokrasisinde ise site devletinde 2500 vatandaş, 20-25 bine yakın da köle vardır. Tıpkı bugünkü ABD’de olduğu gibi!
ABD’de bugün 3 milyon vatandaş vardır, geride kalan 297 milyon insan köle sayılır!
Batı medeniyetinin diğer dayanağı olan eski Roma medeniyetinde de durum farklı değildir. Roma vatandaşı iseniz her türlü haktan istifade edersiniz, değilseniz kölesiniz, alınıp satılabilirsiniz! Roma hukuku, vatandaşların hukukudur, kölelerin değil!
Demek ki, Türkiye’nin içinde yer almaya çırpındığı Batı dünyası, temeli ırkçılık ve sadizm olan, insan şeref ve haysiyeti ile bağdaşmayan bir kültürün ürünüdür!
* * *
Batı medeniyeti, İnka ve Maya servetlerini yağmalayarak, Kızılderilileri katlederek, siyahları Afrika’da hayvan gibi avlayarak ve yüzyıllar süren sömürgecilik dönemi ile sermaye birikimi sağladı. Bu sermaye sayesinde bilgi ve teknolojide ilerleyerek bugünkü konumunu elde etti. Batı medeniyeti ve bu arada Luther ve Kalvin için dünya zaten bir “şeytan sitesi” idi ve bu sebeple yaptıkları her şey mübahtı!
Atatürk hiçbir zaman Türk Milleti’ne hedef olarak Batı medeniyetini göstermemiştir. “Muasır” yani “çağdaş” medeniyet demiştir. Atatürk, “Türk kültürünü çağdaş uygarlık seviyesinin üzerine çıkaracağız” diyordu.
Haiti’de Batı medeniyeti kötü bir sınav veriyor!
Şimdi Batı medeniyetinin içinde yer almak nerede, Türk kültürünü, onların üzerine çıkarmak hedefi nerede?