Anadolu Ajansı, “Türkiye’nin Kafkasya açılımı” başlığı altında, Abdullah Gül’ün Ermenistan ziyaretini destekleyen TÜSİAD’ın açıklamasına yer veriyor!
Açıklamada TÜSİAD, Türkiye’nin Kafkasya açılımının Ermenistan’ı da içermesinin ve Cumhurbaşkanı Abdullah Gül’ün de davetli olduğu Erivan’daki milli maça katılımının, Türkiye’nin Kafkasya ve enerji jeopolitiği yönünden alternatiflerini güçlendirici bir adım olacağı düşüncesinde bulunduklarını bildirdi.
TÜSİAD açıklamasında, “Bu adımın, devlet olarak tanıdığımız, ancak diplomatik ilişkiye sahip olmadığımız, sınır kapımızın kapalı olduğu Ermenistan ile ilişkilerimizin normalleşmesine, karşılıklı bir diyalog anlayışının yerleşmesine ve mevcut sorunların soğukkanlı ve akılcı bir şekilde çözümüne katkı sağlayacağına inanıyoruz” denildi.

* * *

Peki Türkiye’nin bu konudaki milli hassasiyetleri!
O konularda TÜSİAD’dan hiçbir zaman ses çıkmamıştır ki şimdi çıksın diyeceksiniz.
Fakat Ermenistan, Türkiye sınırını tanımıyor, Trabzon’a kadar toprak talebinde bulunuyor, Ermeni soykırımı yalanının gerçek gibi kabul edilmesini istiyor, Yukarı Karabağ dahil, Azerbaycan topraklarının beşte birini işgal etmiş durumda ve TÜSİAD, Gül’e “Ermenistan’a git” diyor. Anadolu Ajansı da bu haberi, “Türkiye’nin Kafkasya açılımı” çerçevesinde sunuyor.
İnsanın aklına, “açildum, açildum, açilamadum gülüm açilamadum, o domuzun kızina da açilamadum, dema nenene, dema bobana” türküsü geliyor.
Anlaşılıyor ki, bu Ermenistan sevdasının ardında başka bir sır var. Onu da TÜSİAD biliyor!
Velinimetleri olan Türk halkına bu sırrı açıklamıyorlar.

* * *

Çalışma ve Sosyal Güvenlik eski Bakanı Yaşar Okuyan ile MHP İstanbul milletvekili Atilla Kaya meseleyi Cumhurbaşkanı Abdullah Gül’ün ettiği yemine bağlı kalıp kalmaması açısından ele aldılar. Okuyan, “Cumhurbaşkanı olmak her istediğinizi yapmak anlamına gelmez. Ülke menfaatlerini ve çıkarlarını gözetmek zorundasınız. Ermenistan’daki maçta Cumhurbaşkanı’nın ne işi var? Kraldan çok kralcı tavırlara ne gerek var. Cumhurbaşkanı ettiği yemine bağlı kalmalı” dedi.
MHP İstanbul Milletvekili Atilla Kaya, Cumhurbaşkanına mektup yazdı ve cumhurbaşkanı yemini metninin son kısmındaki “Türkiye Cumhuriyetinin şan ve şerefini korumak, yüceltmek ve üzerime aldığım görevi tarafsızlıkla yerine getirmek için bütün gücümle çalışacağıma Büyük Türk Milleti ve tarih huzurunda, namusum ve şerefim üzerine ant içerim” ifadesini hatırlatarak “Tartışılan olaylardaki rolünüzün ‘Türkiye Cumhuriyetinin şan ve şerefini korumak ve yüceltmek’le bağdaşabileceğine Türk Milleti’ni ikna etmek zorunda oluşunuz, basına da yansıyan bir genel kanaat durumundadır” dedi.

* * *

Sahi bu Ermenistan sevdasının bir sebebi olmalı! Aylar öncesinden kampanya başlattılar, anketler düzenlediler ki Türkiye’nin Cumhurbaşkanı Ermenistan’a gitsin! Yani ortada ciddi bir Ermeni lobisi var. Bir karar veriliyor; medya ve bürokrasideki Ermeni dostları harekete geçiyor!
Bugün bir Ermeni meselesi varsa sebebi, en az 50 bin Ermeni’nin, misyonerler vasıtasıyla 1887 yılından itibaren Osmanlı devletinden ABD’ye götürülmesi ve bunların eğitildikten sonra Osmanlı devletine isyan etmek üzere dönmesidir.
Bugün Güneydoğu’nun en parlak öğrencilerini de seçtiler, ABD ve AB’ye gönderdiler. Yani, Ermeni meselesini programlayan ABD, “Kürt meselesi”ni de aynı yöntemlerle hazırlıyor.
Durum böyleyken ve Amerika istiyor diye, Ermenistan’a gidilir mi?
Bu maçın rövanşı da var! Çok istiyorsa, Ermenistan Cumhurbaşkanı Türkiye’deki maça gelsin!
Türkiye’nin şanı ve şerefi, ağır bir yüktür, bu yükü taşıyamayanlar, Çankaya’da oturamaz!