Gökçek döneminde dönen dolaplar
Değerli okuyucular…
Bir önceki yazımda Melih Gökçek döneminde Ankara Büyükşehir Belediyesi'ne bağlı Belka'nın aldığı su fabrikaları hakkında savcılığa yapılan suç duyurusunu yazmıştım.
Yazım büyük ilgi gördü. Teşekkür ederim. Savcılığa sunulan dilekçedeki anlatılanlar, yazılanlar akıl alır gibi değil.
Önceki yazımı okumayanlar için kısa bir hatırlatma yapayım.
Belka, 2013 yılında içme suyu paketleme ve satışı konusunda faaliyet gösterme kararı almış ve bu doğrultuda şirketler almıştır. Şirketlerin tamamı AFM AŞ üzerinden alınmış. Aynı şirket alımları yapmak ile kalmamış danışmanlık, nakliye, santral hizmetini de bu şirket vermiş.
Müfettişler yapılan incelemelerde, Belka'nın bilerek planlanarak, zarara uğratıldığını, nitelikli dolandırıcılık, sahte fatura suçlarının işlendiklerini iddia ederek savcılığa başvurdu. Dilekçede nasıl zarara uğratıldığı belgelerde eklenerek anlatılmış. Söz ve konusu kişiler firmalar şayet dava açılır ise mutlaka savunmalarını yapacaklardır.
Dilekçede bulunan iddialar ve oluş şekilleri daha da ilginç.
Belka A.Ş., aldığı karar üzerine 2013-2014 ve 2015 yıllarında tamamı AFM şirketi üzerinden olmak üzere 5 ayrı şirket satın alınmış. Bunlar Filiz Memba Suları, Seğmen Su, Bağiçi İnci Su, Beynam Orman Su, Ayudum Gıda adlı firmalar.
5 adet şirket, önce AFM Teknoloji İçecek Nakliye Danışmanlık A.Ş. tarafından satın alınmış ve hemen kısa süre içerisinde de Belka A.Ş.'ye satılmış.
Mesela Filiz Menba Suları Ltd. Şti…
Filiz Su şirketinin, 30.09.2013 tarihi itibari ile şirketin sermayesi toplam 300 bin TL gözüküyor. O dönemde firma ortağı olarak beş kişi var.
02.10.2013 tarihinde firma hisselerinin büyük bölümü AFM adlı şirkete 180 bin TL'ye devredilmiş. Devredilme işleminden hemen iki gün sonra AFM tarafından 180 bin TL'ye alınan hisseler, Belka A.Ş. ye 1 milyon 500 bin lira bedel ile satılmış.
Yine aynı şirketin kalan hisseleri 120 bin TL karşılığında hissedarlardan AFM Teknoloji Ltd Şti tarafından satın alınmış ve 17.01.2014 tarihinde Belka A.Ş.'ye 999 bin TL bedel ile satılmış.
Toplam sermayesi 300 bin TL olan ve kısa süre öncesinde hissedarlar arasında bu rakam üzerinden alım satımı yapılan şirket hisseleri, önce AFM unvanlı şirket tarafından toplam 300 bin TL karşılığında satın alınmış ve AFM şirketi de 300 bin TL'ye topladığı bu şirketi çok kısa bir süre içerisinde 2 milyon 500 bin TL'ye Belka A.Ş.'ye satmış. Böylelikle de yalnızca şirket satışı işleminden bir anda yaklaşık 2.5 milyon TL'lik bir kazanç elde etmiş.
Para aktarılması yalnızca şirket alım satımı ile sınırlı kalmamış, sonrasında mal alımları, çağrı merkezi hizmeti, nakliye gibi işlerin görülmesi için AFM firması ile sözleşmeler yapılmış, AFM firması tarafından Belka A.Ş ye yedi ay gibi kısa bir süre içerisinde 3.3 milyon TL'lik fatura kesilmiş.
Sermayesi 300 bin TL olan Filiz Menba Su şirketinin bu faturaları kendi sermayesi ile ödemesi mümkün olamayacağından, müvekkil Belka A.Ş.'den, ilk hisse devrinden sadece 17 gün sonra, 21.10.2013 tarihinde 500 bin TL, 17.12.2013 tarihinde 750 bin TL, Filiz Meba su şirketine para aktarılmış. Bu para transferleri yeterli gelmeyince bu kez, 4 ay sonra şirketin sermayesi 3.4 milyon TL artırılmış ve artırılan bu miktar Belka A.Ş. tarafından nakit olarak ödenmiş. Filiz Menba Su şirketinin satın alınması için Belka AŞ'nin kasasından çıkan meblağ 5. 9 milyon TL olarak gerçekleşmiştir.
Dilekçede belgeler eklenmiş ve harcamalara ait birkaç örnek verilmiş.
Dilekçede de aynen şu ifadelere yer veriliyor:
"Örneğin, 03.12.2013 tarihli faturaya göre AFM İçecek Teknoloji Nakliyat Sanayi Ticaret Ltd Şti, müvekkil şirkete satmış olduğu Filiz Menba Su Ltd Şti'ne 100.000 YÜZ BİN adet 19 litrelik plastik damacana satmış ve karşılığında 600.000.-TL derhal tahsil etmiştir. Sonraki tarihli faturalara bakıldığında, üretim yapılabilmesi için makine ve donanım faturaları alındığı görülmektedir. Demek ki 100 bin adet damacana alındığı tarihte ya bu şirket üretim yapmamaktadır ya da yapılan üretim çok düşük seviyededir. Henüz üretimde olmayan bir fabrikanın 100.000 adet damacanaya ihtiyacının olamayacağı, bu satışın gerçek dışı bir satış olduğu açıkça ortadadır.(Ek 11. AFM - Belka A.Ş Faturalar Dosyası son sayfa)"
Yani…
Yüz bin adet damacananın, nerede üretilip nereden satın alındığı ve nasıl teslim edildiği, nasıl depo edildiği hususları ciddi şüpheler uyandıracak nitelikte. Bu faturanın gerçekte var olmayan bir satışa dair sahte faturalar olma ihtimali yüksek. Bundan sonraki süreçte de her türlü mal ve hizmet alımları AFM firması üzerinden yapılmış, makine alınacaksa AFM firmasından alınmış, depo yapılacaksa AFM firması depoyu yapmış, ofis yapılacaksa AFM firması ofisi yapmış, bilgisayar yazılımı alınacaksa AFM firması yazılımı yapmış sözün kısası Filiz Menba Su şirketine ne lazımsa bunların hepsi, tamamı AFM firmasında bulunmaktaymış veya AFM firması bunları derhal tedarik etmiş gibi görünüyor.
Gelelim diğer bir firmaya; Seğmen Su Madencilik A.Ş
Seğmen Su Anonim Şirketi'nin sermayesi 1 milyon 200 bin TL olarak belirlenmiş. Bu şirkette kurulduktan sonra adım adım satışa hazırlanmış. Şirket hisse payları devir edilmiş ve sermaye artırımı yapılarak şirket sermayesi 8 milyon TL yapılmış. Bu sermaye artışı işleminde dikkat çeken husus ortakların hiç bir nakit ödeme yapmaksızın fiktif olarak şirketten var olduğu iddia edilen alacakları mahsup edilerek sermayenin artırılmış olmasıdır. Yani şirketin sermayesi 1 milyon 200 bin TL'den 8 milyon TL'ye yükseltilmiş ancak şirketin kasasına bir kuruş dahi nakit girmemiştir.
Sermaye artırımının yapılması ile aynı gün olan 06.01.2014 tarihinde şirket hisselerinin tamamı AFM şirketine 8 milyon TL bedelle satılmış. AFM hisseleri aldıktan bir gün sonra bir kısmını, on gün sonra ise kalan kısmını 8 milyon bedel ile BELKA A.Ş'ye satmış. Burada dikkat edilmesi gereken bir husus da, sermaye artışı sırasında ödemesi taahhüt edilen 2 milyon TL'nin de ayrıca Belka A.Ş. tarafından ödenmiş olması.
Seğmen Su A.Ş. ile AFM firması arasında önce nakliye ve çağrı merkezi işlerinin yapılması için sözleşme yapımlı. Ardından Filiz Su şirketinin ve Bağiçi İnci Su şirketinin işletme hakları Seğmen Su tarafından kiralanmış ve onların mal ve hizmet alımları için de diğer şirketlerde olduğu gibi AFM firması ile sözleşmeler yapılarak tüm işletmelerden AFM firmasına para aktarılması işi yapılmaya başlanmış.
Yalnız beş sözleşme ile AFM firmasına aktarılan para 8.8 milyon euro ve 7 milyon TL olmak üzere bugünün parasıyla 70 milyon Türk Lirası civarında.
Bu satışların tamamında sözleşme imzalanır imzalanmaz sözleşme bedelinin tamamı nakit ve peşin olarak AFM yetkililerine ödeneceği hükme bağlanmış ve her sözleşme için imza tarihinde satış bedelleri ödenmiş.
İnanılmaz!
Bir diğer şüpheli Bağiçi İnci Su firması…
Bağiçi İnci Su A.Ş'nin satın alınmasında da, diğer şirketlerin satın alınmasında uygulanan operasyon benzer bir şekilde gerçekleştirilmiş. Önce şirket hisseleri Mehmet Aypek tarafından toplanmış, sonra sermayesi arttırılarak şirket değerli bir şirketmiş gibi gösterilmiş. Bu haliyle şirket AFM firmasına satılmış, AFM firması da şirketi müvekkil Belka A.Ş.'ye satmış.
07.02.2014 tarihi itibariyle şirketin sermayesi 150 bin TL. İki ay sonra şirket sermayesi 3 milyon liraya artırılmış ancak, diğer şirketlerde de olduğu gibi, bu şirkette de şirket ortakları tarafından sermaye artırımı için nakit ödeme yapılmamış. 12.06.2014 tarihinde şirket hisselerinin tamamı AFM içecek Teknoloji Limited Şirketine 9 milyon 500 bin TL bedelle satılmış.
Akıl alır gibi değil!
AFM firması, 4 gün sonra bir kısmını sonrasında da diğer kısmını Belka A.Ş'ye 9 milyon 500 bin TL bedelle satmış. Şeklen bakıldığında AFM firması Bağiçi İnci Su A.Ş.'yi aldığı fiyata sattığı için hiç kar etmeden satmış gibi görünüyor. Oysa diğer şirketlerde olduğu gibi şirketin ödenmemiş sermayesini ödeme yükümlülüğünün müvekkil Belka A.Ş.'ye yükletilmesi sebebiyle 850 bin TL'lik bir mükerrer tahsilat söz konusu.
Bu operasyon ile gerçek değeri 150 bin TL olan ve bilançosu itibariyle pasifi aktifinden daha çok olmakla teknik anlamda iflas etmiş bir şirket, 9.5 milyon TL'ye müvekkil şirket Belka A.Ş.'ye satılma suretiyle müvekkil şirket daha satış aşamasında 10 milyon TL'ye yakın dolandırılmış.
Yani dolandırılan Ankara Büyükşehir Belediyesi olmuş.
Yani Ankara halkı…
Ayudum Gıda İnşaat Nakliye Madencilik Sanayi ve Ticaret Ltd. Şti.
Ayudum Su Ltd.Şti.'nin satın alınmasında da diğer şirketlerin satın alınmasında uygulanan kurgu benzer bir şekilde gerçekleştirilmiştir. Önce şirketin sermayesi arttırılarak şirket değerli bir şirketmiş gibi gösterilmiştir. Bu haliyle şirket AFM firmasına satılmış, AFM firması da şirketi müvekkil Belka A.Ş.'ye satmış.
Şirket sermayesi 100 bin TL. Sermaye artırımı ile birlikte 3 milyon 400 bin TL'ye çıkarılıyor. AFM tarafından da bu bedeller ile BELKA A.Ş'ye satış gerçekleşiyor. Sermaye artırımındaki taahhütleri de yine Belka ödüyor.
Konya İl Özel İdaresi ile Ayudum Ltd. Şti. arasında yapılan kaynak suyu kira sözleşmesinde kiralananı devretme, kiraya verme, ortak alma yasağı bulunmasına, suyun alındığı noktada kabartıcı herhangi bir tesis yapılmamasına dair bir hüküm bulunmasına rağmen satılmış olması sebebiyle gereği gibi işletilememiştir. Sonuçta 15.08.2015 tarihinde Konya Valiliğince işletme izni durdurulmuş, 15.08.2016 tarihinde de ruhsatı iptal edilmiş.
Sonuçta, alınan emtialar hariç Belka A.Ş., bünyesine 3 milyon 400 bin TL hisse bedeli+3 milyon 300 bin TL sermaye koyma borcu olmak üzere toplamda 7 milyon 700 bin TL ödediği bu şirket, hiç işletilmeden sadece 12 ay sonra atıl kalmış.
Savcılığa verilen dilekçede yazılı olan iddialar bu şekilde.
Evet akıl alır gibi değil.
Bu işlemler yapılırken Belka A.Ş.Yönetim Kurulu Başkanı İbrahim Gülerce yardımcısı Ömer Öksüz hakkında "Suç örgütü kurmak, hizmet nedeniyle güveni kötüye kullanma, görevi kötüye kullanma, nitelikli dolandırıcılık, sahte fatura düzenlemek" suçlarından şikayette bulunuldu.
Dilekçedeki şirketlerden ve suç duyurusu yapılan şahıslardan mutlaka bir açıklama gelecektir. Bu köşeden cevap hakları olduğunu da belirtmek isterim.