Fıkralarla gündem...
(YILDIRIM DEMİRÖREN)
Temel Karayolları Müdürlüğünde işe alınmış.
Görevi ise yollardaki çizgileri çekmektir.
Temel'e bir kutu boya ve fırça verilir ve çizgileri çekmeye başlar.
Amiri gelir ve çizelgeye bakar;
"-1. Gün 500 metre, 2. Gün 300 metre, 3. Gün 150 metre, 4. Gün 100 metre.."
"-Temel" der, "Her gün gittikçe tembelleşiyorsun galiba?.."
Temel cevap verir:
"-Aksine amirim daha çok çalışıyorum lakin gün geçtikçe boya kutusundan daha fazla uzaklaşıyorum..."
***
(FENERBAHÇE)
Temel'le Dursun ava çıkmışlar... Dursun doğrultmuş tüfeği gökyüzüne, birinci atış boş, ikinci atış boş, üçüncü dördüncü, beşinci boş...
"Ne yapıyorsun Temel" diye tepki göstermiş Dursun, "Mermileri bitirdin bir tane avlamadın!.."
"-Şşşşttt" diye susturmuş Temel;
"-Dur ula, onları acemi olduğuma inandırmak üzereyim..."
***
(YUSUF NAMOĞLU)
Temel gece üstü başı paramparça, yüzü kan içinde kahvehaneye gelmiş. Sormuşlar;
-Hayrola Temel ne oldu böyle sana?..
"-Hiiç, kaynanamı gömdük..."
-E bu halin ne?
"-Biraz direndi de..."
***
(AHMET AĞAOĞLU)
Temel, İdris'le beraber otobanda tam gaz giderken birden araba yoldan çıkar ve patika, dere, tepe demeden düşe kalka ilerlemeye çalışır.
Temel nefes nefese direksiyona hâkim olmaya çalışırken İdris:
-Ula Temel noluyor?..
"-Yolumuza köpek çıktı İdris..."
-Çarpıp geçseydin keşke...
"-Ben de onu yapmaya çalışıyorum..."
***
(ISLAM SLİMANİ)
Rus gizli haber alma örgütü KGB Ruslar hakkında çok gizli sırları ele geçiren; Amerikalı, İngiliz ve Temel'den oluşan üç ajanı yakalamıştı. Bu ajanlar bilgiyi güvenlik açısından üçe bölmüş ve her birinin diğer iki sırdan haberi olmayacak şekilde her şeyi ayarlamışlardı.
KGB bunları konuşturmak için işkencelere başladı. Amerikalı kendisine ait bilgiyi 9. gün ağzından kaçırdı. Sıra İngilize gelmişti. Onun ağzı da 17. gün çözüldü. Temel'i de konuşturabilirlerse her şey tamamlanacak. Ama Temel bir türlü konuşmuyor. Artık 36. gün... İşkence seansından sonra getirip hücresine kapatıyorlar. Temel kafasını duvara vurarak:
"-Hatırla eşşoğleşşek hatırla..."
***
(TÜRK FUTBOLU)
Temel'i yanan evden güç bela her tarafı yanmış halde kurtarmışlar...
Hastanede doktor muayene ederken eline dokununca Temel "Dur doktor elim kırık" demiş...
Ayağına dokunmuş Temel yine "Dur doktor dokunma ayağım da kırık" demiş.
Kafasına dokunduğunda aynı tepkiyi alınca doktor sormuş;
"-Evladım sen yanmışsın, bu kırıklar ne iş?.."
Temel cevaplamış
"-Yandım ama beni kürekle söndürdüler doktor bey"...
SÖZ DER Kİ;
"-Kendine yapılan yolculuk, yolculukların en uzunudur..."
Bildiri!
Haftanın açıklaması Başakşehir kulübünden geldi... Diyorlar ki;
"-Bileğimizin hakkıyla kazandıklarımızı hakkani olmayan faktörlere yenik düşerek kaybetmemek için, elimizden gelen her şeyi, yine centilmenliğe yakışan bir şekilde yapacağımızın bilinmesini isteriz.."
Fenerbahçe, Trabzonspor, Beşiktaş, Galatasaray birbirine düşmüş...
Oradan kafa uzatıp "Nefretten pay" istemenin ne alemi var şimdi?..
"Ben de büyüğüm, beni de kaale alın" demenin yolu bu mu?..
Bu açıklama ile 6 puanlık fark "Psikolojik olarak" riske girmedi mi?..
...gündemin kırıntıları...
Fikret Orman, "Burak Yılmaz'ın karakteri Beşiktaş kaptanlığına uyuyor" demiş.
Görüşlerini almak üzere, Süleyman Seba'nın kemiklerine bağlanıyoruz...
***
Piyasadaki cep telefonlarının yüzde 90'ı lüzumsuzmuş...
Faturaların yüzde yüzü...
***
Üniversite gençliği sorumluluk almaktan kaçıyormuş...
Yoo... Ben çok üniversite öğrencisi gördüm; dört taş arasına okey dönen...
Krampon...
ALPER Ulusoy maçtan sonra Kayseri Havaalanında Volkan Demirel ve Victor Moses'e kırmızı, Hasan Ali Kaldırım'a sarı kart gösterdi...
...
YAYINCI kuruluşu protesto eden 3 (Üç) Başakşehir taraftarları, beIN Sports aboneliklerini iptal etmeye karar verdi...
...
KASIMPAŞA - Galatasaray maçının sonucu ne olursa olsun hakemin kaybeden taraf olmasına kesin gözüyle bakılıyor...
...
FRİDA Kahlo sözü paylaşmayan 4 gencin hesabı Instagram tarafından kapatıldı..
Aşk...
"-Sıradan konuşmaları değerlendiren her zamanki mantığım yok olmuştu...
Konuşmaların içeriğinde ne bir entelektüel boyut ne de bir şiirsellik arıyordum...
Önemli olan ne söylediği değil, söylenenleri onun söylüyor olmasıydı...
...Ve ben, onun ağzından çıkan her sözcükte mükemmeli duymaya karar vermiş bulunuyordum...
Her anekdotu dinlemeye, çok uzatsa bile esprilerine gülmeye, anlamsız gelse bile yorumlarına severek katılmaya hazırdım...
Onun duygularına bütünüyle ortak olabilmek için kendimden vazgeçmeye,
Onu tüm olası benliklerinin derinliklerine izlemeye,
Her bir anısını listelemeye,
Çocukluğunun tarihçisi olmaya,
Korkularını ve nefretlerini öğrenmeye hazırdım...
Akıl ve gövdesiyle onu o yapan tüm unsurlar birden bire çok ilginç gelmeye başlamıştı bana...
Aşk; ihtiyaçlarımızı görülmemiş hız ve özelliklerle yeniden belirliyordu..."
(...Alain de Botton)
Ana Kumanda
(...beIN Sports/ Maçın Ardından)
MUHABİR: Ozan Tufan'ın durumunu nasıl?.. 13 aydır futbol oynamamış...
SERGEN YALÇIN: Ozan'ı tekrar futbolcu olduğuna ikna etmeye çalışıyoruz...
Yıldız Abla Günlüğü
-Kişiyi silme özelliğini telefonlara nasıl kaptırdık.
-Atom olsam bu kadar parçalanmazdım…
-Spor olarak dertlerimi kaldırmaya çalışıyorum.
-Doktorlar da sanıyor ki tek derman onlarda...
-Bebeğim senin zirve dediğin yere biz düşünce üzülüyoruz...
-Geleceğimin parlaklığı %2 falan...
-Alnın çok güzelmiş müsaitsen yazısı olmak isterim...
-En sevdiğim seyahat burnumun dikine gitmek...
-Benimle evlenecek olan kişinin şansından istiyorum...
-Ne kapitalizm ne sosyalizm sadece sensizim.
TERS AÇI
"-Yumurta var!.."