Federasyonu ve avantacı gazetecileri Atatürk'ün sözleriyle göreve çağırdı
Tarih 10 Eylül 1922.
İzmir işgalden kurtulmuştu.
Atatürk'ün önüne çiğnemesi için bir Yunan bayrağı serdiler.
Gazi Mustafa Kemal o an tarihe geçen şu sözü söyledi.
“Bayrak bir milletin onurudur. Ne olursa olsun yerlere serilemez ve çiğnenemez.”
Tarih 18 Haziran 2024.
Milli Takımımız Avrupa Futbol Şampiyonası'nda Gürcistan ile oynuyor.
Dortmund'ta tribünler kırmızı beyazlı bayraklarla donatılmış.
Evimizde gibiyiz.
Zafere hazırız.
Ama o da ne!
İstiklal marşları okunurken taraftarlarımız Gürcistan milli marşını yuhaladı.
Olacak iş değil.
Almanya'daki Avrupa Futbol Şampiyonası'nda ilk kez yaşanan ve bizim hanesimize yazılan kötü bir olay bu.
Gürcistan Teknik Direktörü Willy Sagnol maçtan sonra söyledikleri hepimize şamar gibi indi.
"Bir ulusun milli marşının yuhalanması kabul edilemez.Türklere yakışmıyor."
Almanların yayıncı kuruluşundaki yorumcular o an "hayır, hayır" demek zorunda kaldı.
Ne acı bizim adımıza.
1922'te Atatürk'ün sözleri nerede, Almanya'da yaptıklarımız nerede?
Gerçekten yakışmıyor.
Maçtan sonra Avrupa basınında zaferimiz kadar bu utancımız da konuşulduysa bundan hepimizin ders alması gerekiyor.
Özellikle de futbolu yöneten federasyonun ve Almanya'ya avanta götürülen sözde gazetecilerin.
Onlardan bu konuda tek söz duydunuz mu?
Tek bir satır okudunuz mu?
Rezaleti Alman gazeteleri yazdı, bizimkiler yazmadı, yazamadı.
Şimdi önümüzde Portekiz maçı var.
Yarın Portekiz milli marşını da yuhalayacak mıyız?
Ey futbol federasyonu bu konuda bir girişimin var mı?
Taraftarımızı uyarmak, centilmenlik çağrısı yapmak senin görevin değil mi?
Ey avantacı gazeteciler. İyiyi alkışlayıp, kötüyü eleştirmek kimin görevi.
Lütfen görevinizi yapın.
Bizi dünyaya rezil etmeyin!