Bugünkü Yazarlar Tüm Yazarlar
Hulki CEVİZOĞLU
Hulki CEVİZOĞLU

Fatih’ler...

Bu yılki 30 Ağustos törenlerini iptal etmek ya da sönükleştirmek için ne bahane bulunacağını merak ediyorduk.
Atatürk ve Cumhuriyetle ilgili kutlama ve bayramlarda her yıl AKP’nin, başbakanın ve cumhurbaşkanının türlü bahaneleri (gerekçeleri) oluyordu.
Dünyanın öteki ucundaki olaylardan bile bahane yaratılabiliyordu.
Bu yılki Zafer Bayramı için bahane belirdi gibi:
Malazgirt ovasında tören düzenlemek!..


*


Alparslan bizim.
Atatürk de.
Üstelik Atatürk, Alparslan’a öyle sahip çıkar ki, ayrıntılarını “İşgal ve Direniş” kitabımda bulabilirsiniz.
Hemen sonuca geleyim.
Malazgirt Zaferini bahane ederek, Atatürk’ün 30 Ağustos Zaferi’ni kutlamamak olmaz!..
Bu vesileyle Malazgirt Zaferi hakkında bilmediğiniz/az bildiğiniz kimi gerçeklerden söz edeyim.
Biz hep “Alparslan” diyoruz ama bu büyük Selçuklu komutanının/ hükümdarının gerçek adı Muhammed bin Davut Çağrı!..
Doğum ve ölüm tarihleri çeşitli kaynaklarda bir-iki yıl farklı yazılıyor. Buna rağmen, şunu söyleyebilirim.
Alparslan, Malazgirt Savaşı’nı kazanarak “Anadolu’ya YENİDEN GİRDİĞİNDE” 41 yaşında idi!
Mustafa Kemal Atatürk de, Kurtuluş Savaşı’nı kazanarak “Anadolu’yu YENİDEN KURTARDIĞINDA” 41 yaşında idi!
Muhammed bin Davut Çağrı yani Alparslan, 26 Ağustos’ta saldırıya geçti. Mustafa Kemal yani Atatürk de 26 Ağustos’ta Büyük Taarruz’u başlattı!
1071’in 26 Ağustos’u Cuma günü idi. 1922’nin 26 Ağustos’u da Cuma’yı Cumartesi’ye bağlayan gece idi!..
Alparslan, Malazgirt Zaferi’nden sonra Türk Birliği’ni sağladı. Atatürk de, 30 Ağustos Zaferi’nden sonra Türk Birliği’ni sağladı!
İlginçtir ki, yıllar sonra Türklere düşmanlık eden Ermeniler, Malazgirt’te Diyojen’in ordusuna ihanet ederek, onları savaş meydanında terk etti!..
Malazgirt Zaferi’nden sonraki 15 yıl içinde Anadolu tümüyle ele geçirildi.
Atatürk’ün Zaferi’nden sonra ise, Anadolu’nun bizim olmaması için hâlâ uğraşanlar var!..


FATİH TERİM...
Bu iki Fatih’ten sonra bir başka Fatih’e geçelim.
Fatih Terim’e.
Galatasaray’ın başarılı hocası, aynı görevini sürdürürken şimdi 1 yıllığına Milli Takımı da çalıştıracakmış.
Kutlarım, herkes gibi ben de onun yerinde olmak isterdim.
Ancaaak.
Bu doğru bir şey değil, hatta skandal.
“Şike” iddiaları yüzünden kimlerin neler yaşadığı ortada iken, böyle bir şey kabul edilemez.
Terim’in “para almayacak(?)” olması da bir şeyi değiştirmez.
Rakip takımların oyuncuları, Milli Takım’da onun emrine girecek. O, “rakip” futbolcuların, kalecilerin sağlık ve kondisyon durumlarını, psikolojilerini en ince noktasına kadar bilecek!
Sonra, bu oyuncular Galatasaray’la maç yaparken kendisine rakip olacak. Ne saçma şey!
Borsada olsa, “insider trading” yani “içeriden bilgi sızdırma” suçlamasıyla en ağır cezayı alırdı.
Şike iddialarının ayyuka çıktığı bir ülkede, Milli Takım’a girmek için kendisini Fatih Terim’e beğendirmek isteyen oyuncular, lig maçlarında “kendi hocalarına karşı” mı oynayacak?
Bunlar çok normal ise o zaman, örneğin CHP Genel Başkanı 1 yıllığına AKP’yi de yönetsin.
Olmaz mı?
Bu olmazsa, diğeri nasıl oluyor?


*


Bu arada, ilgisiz bir konuya da değinerek veda edeyim.
Tatil beldelerinde vatansever gazeteleri aramaktan yoruldum.
Gazete tezgâhlarının altına eğilmekten, diğer gazetelerin arkasına bakmaktan ve “Hulki Abi, o gazete gelmedi veya 2 tane geldi, bitti” demelerinden ne zaman kurtulacağız?

Yazarın Diğer Yazıları