Geçen hafta İstanbul’da banka üst düzey yöneticilerinin katıldığı bir toplantı vardı.
CEO Club Bankacılar Zirvesi adı verilen bu toplantıya hemen hemen bütün bankaların genel müdürleri katıldı. Banka genel müdürlerinin hepsi bu toplantıda ağladı. En çok dikkatimi çeken ise artık sadece Türkiye’nin değil Avrupa’nın en büyük bankaları arasında yer alan Garanti Bankası’nın Genel Müdürü Ergun Özen’in konuşmasıydı. Ergun Özen, 2012 yılının kendileri için kötü bir yıl olduğunu söyledi. Ergun Bey’in en çok dikkatimi çeken cümlesi ise “kar kalitesi geriledi” oldu.
Türk bankacılık sektörü için çok olumlu bir tablo çizemeyeceğini ifade etti. Özen, kredide büyüme hızının düştüğünü, kar kalitesinin gerilediğini kaydetti. Özen, “Finansal istikrar adına çok güzel işler yapılıyor ama bize yansıyan kısmı o şekilde değil, bankacılık sektörünün üzerinde çok büyük yükler var” diye konuştu. Özen, bankacılık sektörü için 2012 yılının çok iyi bir yıl olduğunu söyleyemeyeceğini kaydetti.
Bu cümleyi duyunca Garanti Bankası için 2012 yılının çok kötü ve zarar yılı olduğunu düşündüm. Ne de olsa dünyada bankalar batıyor, zarar üstüne zarar açıklıyordu. Hemen Garanti Bankası’nın 2012 yılı 6 aylık gelir tablosuna baktım. Garanti Bankası’nın 2012 yılı ilk 6 aylık konsolide olmayan net dönem karı 1.580.214.000 TL olurken bir önceki 1.798.402.000 TL olmuştu. 2012 yılı 2. çeyrek konsolide olmayan net dönem karı 718.5 milyon TL olurken bu tarafta beklenti 762.8 milyon, bir önceki dönemde ise 943.2 milyon olmuştu.
Bankanın 2012 yılı ilk 6 aylık konsolide net dönem karı 1.765.724.000 TL olurken önceki dönemde 1.921.130.000 TL olarak gerçekleşmişti. 2012 yılı 2. çeyrek dönem konsolide net dönem karı 812.894.000 TL iken önceki dönemde 1.01 milyar TL olmuştu.
Gelir tablosuna baktığınızda Garanti Bankası’nın karında az bir düşüş görüyorsunuz. Ancak Avrupalı meslektaşlarının rüyalarında bile göremeyecekleri karı Garanti Bankası, maşallah 6 ayda yapmış.
Ergun Özen bu beğenmediği rakamları, peki hangi ortamda yapmış? Merkez Bankası’nın açıkladığı rakamlara göre temmuz ayında kredi ve kredi kartı borcunu ödeyemeyenlerin sayısı haziran ayına göre yüzde 19.2 oranında artışla 145 bin 768 kişiye yükseldi. Bu yükselişte en önemli pay ise kredi kartlarına ait. Ocak ayında 47 bin kişi seviyesinde olan kredi kartı borçlusu sayısı Nisan ayında 70 bine, Temmuz ayında ise 92 bine ulaştı. 2011 toplamında 301 bin kişi olan kredi kartlı borçlularının sayısı da 2012’nin henüz ilk yedi ayında 393 bin kişiyi geçti.
Bir başka istatistik:
2012 yılı Ağustos ayında kapanan şirket sayısı, 2011 yılının aynı ayına göre yüzde 67 arttı.
Böyle bir ortamda bir banka zarar etmiyor tam tersi büyük rakamlarla kar elde ediyor. Sadece kar rakamı bir önceki yıla göre düşük kalıyor.
Ben buradan kar kalitesinin düşüşünden şikayet eden Ergun Gözen’e hiç bir şey söylemiyorum. Eminim ki, son 4 yıldır sürekli zarar açıklayan rüyaları bile hep kabusla dolu Avrupalı meslektaşları gerekeni söyleyecektir Ergun Özen’e..
