Ev telefonunun zararları
Evde ev, işte iş telefonuyla konuşulur.
Evet, siz de komedyen(?) Cem Yılmaz’ın bu sloganı ile hareket ederseniz ne kadar yanıldığınızı görürsünüz.
Türk Telekom özelleştirileli daha 5 yıl bile olmadan parasını çıkarttı sayılır. Lübnan’lı Harari ailesi eminim ki günde 3 kez Allah’a 5 kez de AKP iktidarına teşekkür ediyordur.
Herhalde adamlar Türk Telekom’u almayıp başka iş yapsalardı bu kadar rahat para kazanamazlardı.
Bu kadar rahat at koşturacakları bir ülke bulamazlardı.
Bu kadar keyfi bir kâr marjı yaratacak yasal ortam bulamazlardı.
Dünyada artık sabit telefonlar cazibesini yitiriyor. Ses görüşmelerinin internet üzerinden VOIP adı verilen sistem ile bedava yapılması sabit hat görüşmelerinin artık dünyanın büyük Telekom operatörlerinin vatandaşlara bunu promasyon olarak vermesine neden oluyor.
Sabit ücret elbette dünyanın her yerinde var.
Israrla sabit ücreti iptal ettirme istegi pek mantıklı değil. Burada sorun Türk Telekom’un sabit ücret alıp da karşılığında bir şey vermemesi.
En yakın örnek Almanya’dan.
Alman Telekom’unun 20 euroya yakın sabit ücreti var. Ancak bu sabit ücrete karşılık sınırsız bir bedava konuşma hakkına sabipsiniz.
Bu hakkı Telekom altyapısını kullanan Freenet ve Alcor gibi şirketlerde yapıyor. Yani Avrupa’nın bir çok ülkesinde insanlar sabit ücretin yanı sıra abuk subuk kontör ücreti ödemiyor. Telekom şirketleri için şimdi en iyi getiri İnternet hizmeti. Bu hizmet yeni trend ve o kârlarına kâr katıyor.
Tabii ki bizde maşallahı var. Hükümet Harari ailesine o kadar büyük avantajlar sağlamış ki, internet hizmeti de bu şirketin tekelinde. Yani Harari ailesi hem telefondan hem internetten kazanıyor.
Sizce bu özelleştirme mi?
Böyle bir özelleştirme modelini her halde dünyada göremezsiniz.
Sonra Telekom bizimle dalga geçer gibi ne olduğu bir türlü anlaşılmayan saçma sapan esprilerle “evde ev telefonu ile konuşulur” diye mesaj veriyor.
Bence reklama ve o hiçbir anlamı olmayan saçma esprilerden dolayı milyon dolarları Cem Yılmaz’a boşuna veriyor.
Çünkü zaten tekel ve zaten bizi Oger’in zorunlu müşterisiyiz.
Siz kalkıp “Ben Türk Telekom’un hizmetini beğenmiyorum başka şirketten alacağım” diyebiliyor musunuz?
Hayır!
O halde bütün bunlar makyaj ve göz boyama.
Reklamlarla göz boyuyorlar ve trilyonları cebe indiriyorlar.
Telekom’un 2007 yılı (tahminî) net geliri, 7 milyar 681 milyon YTL’ye yükseldi.
Kârı ise, 2 milyar 971 milyon YTL oldu. Telekom’un yüzde 55 hissesine sahip Oger Grubu, geçen yılın kârının 1 milyar 634 milyon YTL’sini kasasına koyacak.
Telekom’un 2006 yılındaki net kârı 2 milyar 960 milyon YTL
olarak gerçekleşmiş ve Lübnanlı
gruba bu kârdan 1 milyar 628 milyon YTL düşmüştü.
Oger Group, böylece Türk Telekom’un yüzde 55 hissesi için ödediği yaklaşık 7 milyar doların yüzde 38’ini 2 yılda geri almış oldu.
Bu yıl ise kârındaki artış ve ADSL geliri ile devlete ödediği paranın yüzde 20’sini daha geri alması bekleniyor. Yani 3 yıldan daha kısa bir sürede ödediğin paranın yarısından fazlasını geri alıyorsun. Her halde 2010 yılına kadar tamamını çıkartacak. Ondan sonra koltuğuna yaslanıp havadan gelen paranın keyfini çıkartacak.
AKP’nin yöneticilerinden Telekom’u birkaç yıllık kârına karşılık Oger Grubu’na sattığı için, yetimin fakirin ve bu ülkenin insanının cebinden trilyonların uçup Lübnan’a gitmesine izin verdiği için Ahiret’te davacı olacağım.
Bu dünyada neden davacı olmuyorsunuz derseniz ona da yorum yapmıyorum.