Türkiye Cumhuriyeti Devleti, NATO bünyesinde kurulan, İtalya’da Gladio, Türkiye’de Ergenekon adı verilen yapılanma için para harcayacağına, Türk Silahlı Kuvvetleri, Kültür Bakanlığı gibi kurumların veya dünyadaki dolar milyarderi listesine giren herhangi bir işadamının sponsorluğunda önce Ergenekon Destanı; ardından Türk tarihinin tamamı bir dizi film halinde çekilmiş olsa sadece bu filmlerin meydana getireceği iklim, ülkeyi bin yıl ayakta tutmaya yeterdi!
Mesela Birinci Ergenekon’dan sonra İkinci Ergenekon adı verilen Türk Kurtuluş Savaşı’nın bile doğru dürüst bir filmi yapılmadı!
30 Ağustos Zaferi’nin kurmay başkanı Asım Gündüz, Sakarya savaşı öncesi Mustafa Kemal Paşa’ya Başkomutanlık verildiği haberini cephede duyduğunda sevinçle yerinden fırladığını ve zeybek oynadığını anlattıktan sonra “Mustafa Kemal Paşa, Tekalif-i Milliye adı altında kanun gücünde emirler verme hakkına sahip olduktan sonra öylesine bir faaliyet içerisine girmişti ki, bu yepyeni bir Ergenekon’du” diyordu.
Ergenekon, Türklerin iki genç kalıncaya kadar yok edilmesi, ama 400 yıl içinde evlenip çoğalarak eski gücüne kavuşmasını anlatan bir destan. Atatürk döneminden bizim çocukluğumuza kadar da birinci sınıfta okumayı yazmayı öğrenen ilkokul öğrencileri için “İkinci Sınıf Türkçe Okuma Kitabı”nın ilk sayfalarına yerleştirilen bir destan!
O kitapta başka neler vardı? Oğuz Kağan destanı vardı, Ziya Gökalp’in “Kızılelma” şiiri vardı!
Ergenekon, ilkokuldaki bir Türk çocuğunun tarih bilincinin oluşmasında ilk adımdı! Demek ki Ergenekon kavramının ABD tarafından Türkiye içinde kurulan Gladio’ya ad olarak verilerek kirletilmesi, aynı zamanda Türk kimliğine yönelik psikolojik bir saldırıdır. Türklüğe saldırıdır!
* * *
Türk Silahlı Kuvvetleri, Gladio’yu Doğan Güreş zamanında tasfiye etti. Bunun yerine, NATO bünyesi dışında Özel Kuvvetler Komutanlığı kuruldu. Şimdi Ergenekon dizi operasyonları ile bu kuvvetlerde görev almış personel birer birer gözaltına alınıyor veya tutuklanıyor.
Türkiye’de yapılmış darbelerin değil, iddialara göre tasarlanmış ama çeşitli sebeplerle uygulanamamış darbe planlarının hesabı soruluyor. Yakın tarihte kimin ne yaptığı bütün ayrıntıları ile bilinirken, hepsini bir defada toparlayıp tek bir dava açarak mahkemeye çıkarmak yerine, iktidarın köşeye sıkıştığı anlara denk gelen operasyonlarla adeta bir Ergenekon dizisi çekiliyor.
Öyle ki önceleri haftada bir, sonraları ayda bir veya üç ayda bir çekilen operasyon haberleri Anadolu Ajansı ve TRT’ye bildiriliyor. Önce haberi yapılıyor. Operasyon arkadan geliyor.
Kurtlar Vadisi’nin senaryosunu yazan ekip bile bu hız karşısında ne yapacağını şaşırdı. Çünkü Ergenekon operasyonlarının senaryosunun tamamı yazılmış bitirilmiş! Çekimi yaptıranlara sadece zamanlamayı seçmek kalıyor.
* * *
Kuvvet Komutanları’nın daha önce ifadeleri alınmıştı. O zaman gözaltına alınmadılar, tutuklanmaları istenmedi. Balyoz planında yeni deliller bulunduğu iddia ediliyor ama eldeki en önemli delil Özden Örnek’in günlükleri!
Bu günlükler, başından beri bilindiği halde gereği yapılmadı, operasyon zamana yayıldı. Daha doğrusu siyasi gündeme göre operasyonlar yapılmaya başlandı. Bu da operasyonlarla ulaşılmak istenen maksat hakkında herkesi şüpheye düşürüyor.
