Onur Öymen bir haber verdi. Avrupa Parlamentosu adına altıncı defa Türkiye İlerleme Raporu hazırlamakta olan Ria Oomen Ruijten, Hollanda’nın “Nederlands Dagblad” gazetesine verdiği mülakatta AKP idaresindeki Türkiye’de Hıristiyanların dini özgürlüklerinin arttığını söyledi. Gazete bu sözleri başlıktan verdi..
Gazeteye göre Hollanda’nın yanı sıra Avrupa’da genel kanaat, İslami kökenleri olan AKP’nin etkisiyle Türkiye’nin gittikçe İslamlaştığı ve bu durumun, ülkede azınlığı oluşturan Hıristiyanlar için elverişsiz şartlar oluşturduğu yönünde...
AP Raportörü Ruijten ise bunun doğru olmadığı görüşünde..
Ruijten, Türkiye’de İslami hassasiyetin artmasıyla azınlıkların ve özellikle Hıristiyanların ülkedeki haklarının her geçen süre arttığına vurgu yaparken, kiliselerden ve kendisinin Türkiye’de temas halindeki kurum ve kuruluşlardan bu yönde teyitler aldığını ifade etti. Ruijten’e göre, Türkiye’nin bugünlerde kurtulmaya çalıştığı geçmişteki baskıcı laik sistemi göz önünde bulundurulursa dini hürriyetlerin gelişiyor olmasında şaşırılacak bir durum yok.
Ruijten’e göre AKP, Kürtlerle ilgili demokratik reformlarda yalnız kalıyor ve “Kürtler, son birkaç yılda elde ettikleri kadar hakkı daha önce elde etmemişlerdi. Fakat MHP ve CHP bu demokratikleşmeyi engellemek istiyor. AKP, prensipte ‘Türk vatandaşı’ ifadesinin ‘Türkiye Cumhuriyeti vatandaşı’ olarak değiştirilmesine razı. Bu sayede Kürtler, kendilerine Türk demek zorunda kalmayacak. Ancak ne CHP ne de MHP, bu değişikliğe destek veriyor” diyor.
Ria Oomen Ruijten, AKP hükümeti hakkında olumlu fikir sahibi olan Hıristiyanlara örnek olarak aralarında Ekümenik Patrik I. Bartholomeos’un da olduğu Rum-Ortodoksları gösteriyor ve Yunanlıların, rahip olmak için Türkiye’ye giriş yapmalarına izin verildiğini de hatırlatıyor.

***

Öymen diyor ki, “Türkiye’de demokrasi ve özgürlükler denilince Bayan Oomen’in aklına öncelikle Hıristiyanların beklentilerinin geldiği anlaşılıyor. Başlıca ölçüsü o olunca da Türkiye’de gerçekten demokrasi, insan hakları, basın özgürlüğü, yargı bağımsızlığı, kadın erkek eşitliği gibi konularda yaşanan sıkıntıları büyük ölçüde göz ardı etmekte sakınca görmediği belli. Neredeyse ‘Hıristiyanlar memnunsa her şey iyiye gidiyor’ izlenimi veriyor. AKP iktidarına bu nedenle tam destek veriyor.
Yeni Anayasa çalışmalarını da desteklediği ve anayasadan Türk tanımının çıkmasını benimsediği görülüyor. Cumhuriyetimizin temel değerlerini, Atatürk’ün en büyük reformlarından birinin ‘Türk milleti’ duygu ve düşüncesini yerleştirmesi olduğunu görmezlikten geliyor.”

***

Cumhuriyet tarihi boyunca Hıristiyan azınlıkların en çok sevdiği başbakanın Tayyip Erdoğan olduğunda herhangi bir şüphe yok.
Alman Süddeutsche Zeitung gazetesinde yazan Kai Strittmatter, 2009 Aralık ayında “Konstantinopol Patriği I. Bartholomeos” un sözcüsü Dositheos Anagnostopulos’un kendisine, “Bu insan tarihe geçecektir” dediğini yazmıştı.
Alman yazar, şöyle demişti:
“* Erdoğan geçen yaz adalarda bir Ortodoks manastırını ziyaret ederek Patriğe yardım sözü verdi ve Hıristiyanların Türkiye’den kovulmalarının ‘faşistçe’ bir uygulama olduğunu söyledi.
* Ermeni Patrikhanesi, Erdoğan’a 2007 seçimlerinde oy verilmesi çağrısında bulunmuştu, çünkü Türkiye’de gerek Müslümanlar gerek Hıristiyanların din özgürlüğü için Erdoğan ve partisinden başka biri yok.
* Rahip Dositheos, ” Hıristiyanlar için böylesine girişimde bulunan bir Başbakan görmedim “ diyor.
* Türkiye’deki üniversitelerde Kürt filolojisi fakülteleri var ve Kürt köylerine Kürtçe isimleri iade ediliyor, ancak Erdoğan daha da ileri gitti ve 1937 yılında ordu tarafından Dersim’deki Alevilere karşı yapılan katliamı bir suç olarak nitelendirdi.”

***

Akdamar ve Sümela’dan sonra Diyarbakır’daki Surp Giragos Ermeni Kilisesi’nin restore edilerek ibadete açılması, kilise evlerin, yasada “ibadethane” olarak kabul edilerek serbest bırakılması, misyonerlik konusunda halkı uyaran bilim adamlarının, cinayet soruşturmasına tabi tutulması da Erdoğan döneminin başlıca hizmetlerindendir..