Erdoğan-Öcalan el ele!

Seçim geride kaldığına göre sıra Türkiye’den bir “Kürdistan” kopartmaya geldi demektir.
İstiklal Marşı okuya okuya, yakalara Türk Bayrağı taka taka “Kürdistan” mı olurmuş demeyiniz, sıranın “Kürdistan”a geldiğini biz değil BDP Eş Başkanları ve bizzat Öcalan söyleyip duruyor. Üstelik Öcalan, “Türkiye’yi Erdoğan, Genelkurmay Başkanı ve ben yönetiyoruz” diye söyledi, biz kendi sesinden duyduk. Hatta daha da ileri giderek AKP seçmenini “Enayilikle” suçladı. Suçlamasına suçladı da AKP seçmeni ya Öcalan’ı duymadı ya duymazlıktan geldi.
Kim ne derse desin “Özerklik” adı altında bölücü Kürtlere bir “devletçik” sözü verilmiş amma bu “Özerklik” kılıfı ile kılıflanmış. Zaten bunun gizli saklı bir yanı da yok. Bu, AKP’nin programında olan ve Erdoğan’ın Barzani’yi karşıladığında bağıra çağıra söylediği “Kürdistan”ın ilânından açıkça anlaşılmış olmalı. Üstelik “bölücülere Kürdistan” Büyük Ortadoğu Projesi’nin de önemli ayaklarından biri ve Erdoğan da bu projenin, “İnşallah BOP Gerçekleşir, Diyarbakır da bu projenin merkezi, yıldızı olur” diyeni...
“Biz iktidarda olduğumuz sürece PKK ile asla görüşülmeyecektir” diye üstüne basa basa defalarca bizzat Erdoğan tarafından milletin kandırılmasına rağmen önce inkâr edilen ve böyle bir görüşme var diyenleri alçaklıkla şerefsizlikle suçlayan Oslo süreci bizzat Öcalan’la yapıldı. Bu süreçte mutabık kalınan hususlar Öcalan tarafından kendi sesi ile kayda geçirildi. Erdoğan’ın görevlendirdiği devlet memurları tarafından da Diyarbakır meydanına taşındı ve bölücülere Öcalan kendi sesi ile hitap etti.
Gelinen nokta yukarıda da ifade ettiğimiz gibi Öcalan-Erdoğan-Genelkurmay Başkanı üçlüsünün Türkiye tarafından bir yerlere götürülüyor olması noktasıdır. Çünkü “Yok böyle bir şey, bunu diyen şerefsizdir” falan denilmedi henüz. Zaten Erdoğan’ın derdi seçimlerin kazanılması; aklı sıra, tapelenen pek çok kirli işin sandıkça aklanmasından başka bir şey değildi. Erdoğan’a göre seçim sandığı kirli çamaşırları yıkama leğeniydi sanki.
Daha fazla oy alabilmek için de Diyarbakır başta olmak üzere bölgenin pek çok sokakları Şivan Perver’le Erdoğan’ın el ele tutuştuğu afişlerle donatıldı. Hatta Şivan Perver bu fotoğrafın seçim afişi olarak kullanılması sebebiyle Erdoğan’ı eleştirdi. Çünkü Perver, Türkiye Cumhuriyeti’ni soykırımcı ilan eden ve Öcalan’ı Kürtlerin bağımsızlık lideri olarak gören, sesi ile Batı’da yıllarca bunun propagandasını yapan biriydi. İşte Erdoğan bu adamla el ele resim çektirerek oy istiyordu.
Yani aslında tuttuğu el Şivan’ın eli değil Öcalan’ın eliydi.. El ele gelinen durak Erdoğan’ın geri dönemeyeceği bir durak oldu çıktı.. Üstelik geri dönmek isteyen biri de yok ortalıkta..

Yazarın Diğer Yazıları