Dikkat ederseniz, Tayyip Erdoğan, Suriye konusunda artık tek bir limana sığınıyor. O liman, “Kendi halkına silah doğrultan, kendi halkına zulmeden, bir rejimle bizim hiç işimiz olmaz. Biz zalimlerin yanında değil, her zaman mazlumların yanında yer alan bir ülkeyiz” iddiasıdır. Keşke bu sözler doğru olsaydı..
Adama sorarlar, “Irak’ın işgali sırasında kimin yanında yer aldın? Irak’ta 1.5 milyon Müslümanı katleden, yüzbinlerce kadına tecavüz eden Amerikan askerleri için dua eden kimdi? 31 Mart 2003 tarihli Wall Street Journal gazetesine bir yazı yazarak, ‘Irak’ta savaşan ABD’li kahraman bay ve bayan askerlere, en az zayiatla ülkelerine mümkün olan en kısa zamanda dönmeleri arzusuyla dua ediyoruz’ diyen kimdir?” Bizzat Tayyip Erdoğan değil midir?
Libya bombalanırken zalimlerin yanında yer alanlar kimdir peki?
Bunlarla yetinmeyip, Malatya’ya füze kalkanı, İncirlik çevresine Patriot füze sistemi kurmak, kimin yanında yar almaktır? Mazlumların mı?
Demek ki Tayyip Erdoğan’ın kullandığı bu son dayanak da temelinden çürüktür.

***

Mezhep vurgusunu siyasette kullanan da bizzat Tayyip Erdoğan’dır. “Biliyorsunuz kendisi Alevidir” deyip CHP Genel Başkanı’nın yuhalanmasına zemin hazırlayan Tayyip Erdoğan değil midir? 12 Eylül referandumunda “Alevi hakimler gidecek, Müslüman hakimler gelecek” diyerek propaganda yapan AKP değil midir? Şimdi Kemal Kılıçdaroğlu’nun “Alevi vatandaşlarımızı sürekli tahrik ettiği”nden söz ediyor Tayyip Erdoğan.. Ayıptır ayıp.. Kemal Kılıçdaroğlu’na her türlü eleştiri yapılabilir ama Alevileri tahrik ettiği iddiasına kimse inanmaz..
Bir de “ateşle oynamak” ifadesini kullanıyor Tayyip Erdoğan. Oysa Afganistan ve Libya’dan getirilip, Türkiye üzerinden Suriye’ye sokulan, ama yakaladığı askerlerin kafasını kesen, elini adamın ciğerine sokup yüreğini çıkarıp yiyen canilerden oluşan, “muhalif”lere lojistik destek verdiğini itiraf eden, yani ateşle oynayan Tayyip Erdoğan’dır...
Şimdi Erdoğan, Reyhanlı’da CHP’nin kendine göre çalışma yaparak, Suriye’den gelmiş 20-25 bin insana karşı, “Bunlar buradan çıksın, niye burada duruyorlar, gitsinler” dediğini, ancak aklıselim sahibi Reyhanlılar’ın tam aksine savunduğunu, “Onlar bizim kardeşlerimiz” dediğini söylüyor. Erdoğan, “CHP bunu her zaman yaptı ve yapıyor. Ben aynı şeyi MHP’de görüyorum. Diğer statüko partileri bunu tarihleri boyunca yaptılar ve yapıyorlar” diyor.
Mübarek sanki tarihin içinden çıkmış bir masal kahramanı! Yahu sen şu anda bile zalim Amerika ile işbirliği içinde değil misin? Hatta “Amerika dönüşü ilk işim Hatay ve başta Reyhanlı olmak suretiyle ilçelerin bir kısmını dolaşacağım” demiyor musun?
Reyhanlı’daki tepki, halkın patlamalardan önce, Suriyeli sığınmacıların ortalıkta görünmediğini anlamasından kaynaklanıyor. Bu yüzden patlamalardan muhalifleri sorumlu tutuyorlar. Erdoğan’ın veya bakanlarının, Suriye yönetimini suçlamasına bu sebeple kimse inanmıyor! CHP veya MHP’nin ise bu kanaatin oluşmasında küçük bir katkısı bile yok. Tamamen olayların getirdiği bir kanaat bu...

***

Erdoğan, “Bu millet misafirperverdir, bu millet mazlumun ve mağdurun yanındadır” diyor. Peki bu milletin geleneğinde, komşu ülkeyi çökertmek için başka ülkelerden asker toplamak, onları kamplarda eğitmek, silahlandırmak ve sonra da saldırtmak var mıdır?
Evet bizi büyük millet yapan, zor zamanlarda mazlumların yanında durmamızdır ama AKP iktidarı, Irak’ta da, Libya’da da Suriye’de de zalimlerin yanında durmuştur.
Millet artık size güvenmiyor Tayyip Bey...