Erdoğan-Davutoğlu ikilisinin Türkiye’yi düşürdükleri utanç verici durumlara her geçen gün bir yenisi daha ekleniyor.
Yazarımız Muhsin Küçük dünkü yazısında Marmaray’ın gerçek sahiplerinin Ecevit, ANAP, MHP Koalisyonu olduğunu, Japon kredisinin temininin altında Cumhurbaşkanı Süleyman Demirel ile Bülent Ecevit’in imzalarının bulunduğunu vefasız hafızalara bir kez daha hatırlatmış oldu.
Biliyorsunuz, Marmaray’ın açılışına hemen hemen dünyanın bütün liderleri davet edildi. Lâkin bu davete Romanya Başbakanı Ponta, Somali Cumhurbaşkanı Hasan Şeyh Mahmud ve Japonya Başbakanı Şhinzo Abe’nin dışında hiçbir devlet büyüğü icabet etmedi. Dünya liderinin itibarı demek ki bu kadarmış.
Japon lider elbette gelecekti, çünkü proje ve kredinin sahibi Japonya idi. Somali ise maddî-manevî yardımları ile biraz nefes alabilen bir ülke. Açılışta ve açılış sonrası bütün açıkhava ve parti toplantılarında bu üç lidere, hatta, benzer bir projeyi düşünen ve hayata geçirmek için plânlar projeler ürettiren Osmanlı sultanlarına defalarca teşekkür eden Sayın Erdoğan, bir kez bile olsun Demirel ve Ecevit ile koalisyon hükümetinin adını anmamakta ısrar etmektedir. Bu bir hasettir. Bir yandan böylesine büyük bir hakkı teslim etmeyen Erdoğan, diğer yandan Dicle kenarında kurdun yediği koyunun hesabının kendinden sorulacağını Hz. Ömer(r.a.) örneğini tekrarlaya tekrarlaya oy devşirmeyi sürdürüyor.
Aynı tavrı Kızılcahamam’daki AKP istişare toplantısında da sürdüren Erdoğan, metronun Diyanet İşleri Başkanı’nın duası ve bu duaya Japon Başbakanının “Âmin” demesine laf söyleyenler varmış gibi, “Duadan niye rahatsız oluyorsunuz” diye soruyor ve “Bunlar İstiklal Marşı’nı da ilk kıtası dışında bilmez” diyerek ekliyor: “İstiklâl Marşı’mızda da dua vardır!”
Bir Başbakan kitleleri bu kadar niye böylesine küçümser, bilgisiz zanneder ve o kitleler bu istihzayı nasıl içine sindirir, insan gerçekten şaşıp kalıyor. İstiklâl Marşı’ndaki dua ile Marmaray’ın arasında ne alaka var? Türkiye’de bütün başbakanlar yaptıkları eserlerin açılışlarını hep dualarla yapmadılar mı? Ve Erdoğan olarak bizzat siz, bugüne kadar eşiniz ve bakanlarınızla birlikte her türlü açılışları, hatta istinat duvarlarını bile dualarla hizmete sokmadınız mı?
Kim ne dedi, kim itiraz etti?
“İnsaf dinin yarısıdır” denmiştir. Peygamberimiz(s.a.v) “İnsaf’ın imândan olduğunu” beyan ve ikaz eder.
Erdoğan’ın demokrasisinde hakkı teslim olmadığı gibi insaf da hak getire maalesef...
Daha ne diyelim bilmem ki!
