Domuz gribi aşısı neden ilk olarak Türkiye’de?
İldan Murat adlı okurumuz, “Veteriner Hekim Ali Gariban” imzalı bir yazı gönderdi. Sonra yazıyı bir İnternet sitesinde de buldum. “Türkler domuz gribi aşısında denek olarak kullanılacak” ana fikirli yazı önemliydi ama gündeme getirip getirmeme konusunda tereddüt ettim. Çünkü yazı bir veteriner hekim yazısına benzemiyordu.
Sonra 26 Eylül 2009 tarihli Sabah gazetesinde “Mevsimsel aşıda A gribi (domuz gribi) tehlikesi” başlıklı, imzasız bir haber yayınlandı.
Sabah’ın haberine göre “Kanada’da yapılan 4 ayrı araştırma, mevsimlik grip aşısının, domuz gribi virüsünün vücuda girişini kolaylaştırdığını ortaya çıkardı!”
Habere göre Dünya Sağlık Örgütü’nün aşı araştırmalarından sorumlu olan Marie Paule Kieny, bu 4 araştırmayı incelemeye başladıklarını, daha önce bu konu hakkında bu şekilde bir araştırmaya ulaşmadıklarını söyledi.
Bu arada Avrupa İlaç Kurumu, iki domuz gribi aşısına Avrupa’da lisans verilmesini tavsiye etti. İlk araştırmalara göre, kurumun önerdiği domuz gribi aşılarının tek dozunun yetişkinlerde etkili olduğu bildirilmesine rağmen, Avrupa İlaç Kurumu yetişkinler için aşının iki doz yapılmasını tavsiye etti. Diğer taraftan uzmanlar, “Bağışıklık sistemi güçsüz olanlar, aşı olsalar bile gribe yakalanabilirler. Çünkü enfeksiyonlara daha açık oluyorlar” diyor.
Demek ki salgınlara karşı asıl önlem, vücudun bağışıklık sistemini güçlendirecek önlemler almaktır.
***
Ali Gariban imzalı yazı ise şöyle:
“Üzerinde fırtınalar koparılan, adına ‘domuz gribi’ denilen - H1N1 virüsünün sebep olduğu hastalık ilk olarak Meksika’da ortaya çıktı. Ölümle sonuçlanan vakalar da oldu. Derken domuz gribi aşısının üretildiği bildirildi ve tüm dünyaya tavsiye edildi. Türkiye’de Sağlık Bakanlığı hastalığın ülkede yayılma ihtimalinin çok yüksek olduğunu açıkladı.
Dünyada bu hastalığın daha yoğun yaşandığı ülkeler var ve hasta sayısı yüz binleri geçiyor, ancak ölüm oranı düşüktür.
Sağlık Bakanı, domuz gribi aşısının dünyada ilk olarak Türkiye’de kullanılacağını da açıkladı. Neden biz? Hastalığın daha yoğun olduğu ülkeler değil de neden Türkiye?
Yahu bu dünya bizi ne çok severmiş de haberimiz yok. Sanki 80 yıl önce bizi dünya üzerinden silmeye gelenler bunlar değildi. Bu işin içinde başka şeyler var.
Yeni üretilen domuz gribi aşısını, neden Meksika, ABD kullanmıyor? Hastalık bu iki ülkede başlamadı mı?
Sağlık Bakanlığı daha aşı üretim aşamasında, sonuçları belli değilken 10 milyon aşı sipariş etti! İlk siparişi Türkiye’nin verdiği anlaşıldı.
Aşı zorunlu olarak uygulanacakmış!
Sağlık Bakanımızın insanlarımızın sağlığı üzerindeki hassasiyeti gözlerimi yaşartıyor.
***
Aynı şey zirai ilaçlarda da olmuyor mu? Özellikle zirai ilaç satan yabancı firmalar, ilaçları kendi ülkelerinde üretmelerine rağmen kullanmayıp, her ne hikmetse yine bizleri çok sevdiklerinden olsa gerek koca reklam yazıları ile ‘dünyada ilk olarak Türkiye’de’ yazıları ile ülkemin topraklarını ve insanlarını laboratuvar ve kobay olarak kullanmıyor mu?
Biz ülkemizde satılan milyonlarca piliç için hormon analizinin yapılmasını hayal bile edemezken, Avrupa’nın en basit ülkesi bile ithal edeceği piliç için hormon analizleri yaptırıyor ki insanları hormonlu piliç yemesin.
Daha devlet bile olmayan Kuzey Irak bile ülkemizden yumurta, piliç alırken AB standardında üretim şartı aramaktadır.
İyi uykular Türkiyem!”