MHP Genel Başkanı sayın doktor Devlet Bahçeli;
CHP Genel Başkanı sayın Kemal Kılıçdaroğlu ile birlikte yarın el ele verip Yenikapı mitingine gidiyorsunuz. Aldığınız kararları sorgulamak ve hatta tartışmak tabii ki kimsenin haddine değil!.. Hele ki bunun üst başlığı " demokrasi" olunca. Ve mutlaka kimsenin bilmediği sırlara ve de bilgilere sahipsiniz!.. Fakat, izniniz olursa Yenikapı mitingindeki -15 Temmuz'dan bu yana yapılan mitinglerde olduğu gibi- önemli bir ayrımcılığa dikkatiniz çekeceğim.
"Demokrasi ve şehitler" mitinge katılıyorsunuz. Türk milletinin vicdanlarını yaralayan fakat korku imparatorluğunun kabus gibi çöktüğü süreçte kimsenin sormaya, dile getirmeye cesaret edemediği bir talihsiz ayrımcılığın mutlaka farkında olduğunuza inanıyorum. 15 Temmuz'dan önce bölücü terör örgütlerine karşı kahramanca çarpışıp şehit olanlar da bu vatanın evlatları değil miydi?.. Hergün gelen onlarca tabut da şanlı Türk Bayrağına sarılmıyor muydu?.. Ne için, kimin için çarpışıp da şehit oluyordu o ismi sokaklara, okullara, köprülere verilmeyen, tv ekranlarında bir damla gözyaşının esirgendiği kahramanlar?.. Ne uğruna Hakk'a yürüdü o evlerine, ailelerine ziyaretlerin eksik bırakıldığı kahraman Türk evlatları?.. Bıyıkları hilaldi değildi... Ne fark eder hepsinin yürekleri kocaman bir hilaldi...
O kahramanlar değil mi?.. Şerefsizlerce çalınan KPSS sınav sorularına rağmen kazanıp da gerçek görevlerine ataması yapılmadığı için PÖH, JÖH olup seve seve terör bölgesine gidip şehit olan...
Biliyorum!.. O günlerde geçirdiğiniz ağır hastalık yüzünden o isimsiz kahramanların cenaze namazlarına katılamıyordunuz. 15 Temmuz'dan sonra zatıalinizi şehit namazlarında görünce yüreğimize su serpildi. Şimdi!.. İleride, Türk tarihine olası düşülecek, "R.Erdoğan için şehit olanlar," "Başkanlık için şehit olanlar", "darbeye karşı şehit olanlar" gibi haksız ve mesnetsiz bir ayrımcılığın önüne geçmeyeceksiniz de ne yapacaksınız?.. Kocayayla'da aldığınız ani seçim kararı ve Abdullah Gül'ün Cumhurbaşkanı seçilmesine verdiğiniz kritik hayati desteklerle birlikte "demokrasi" adına yaptığınız bu görevler asla unutulmayacak. 2001'den bu yana "demokrasi" hayatımızdaki üslendiğiniz eşsiz görevler bugünlere bakıldığında, fotoğraf kareleri birbirine eklenip tamamlandığında büyük fotoğraf çırılçıplak gözler önüne konuluyor.
Gelin!.. Bu seferde zatıalinizin her zaman eşsiz destekleri ile kendini toparlayan AKP saltanatına bir koltuk daha çıkın. Olası bir seçimde küçük bir oy kaybına uğramamaları, istikrarın bozulmaması için 15 Temmuz öncesinde bu vatan için kara toprağa düşen şehitlerimizin de olduğunu hatırlatın. Yenikapı mitinginde ilan edin, sizin de tüm şehitlerimiz için "vatan şehitleri" mitingleri yapacağınızı. Sayın R. Erdoğan'a da "hayatta göremediğiniz kalabalık" önünde açık davette bulunun. " Sen de katıl. Onur konuğumuz olacaksınız" deyiverin.
The başkanlık karesi içinde yer alan sayın Kemal Kılıçdaroğlu'nun da bu önerinize "hayır" diyebileceğini düşünmüyorum. Tecrübe ile sabit!.. Kimsenin aklına gelmeyen çatı aday Ekmelledin İhsanoğlu formülüne balıklama dalan o değil miydi?.. Unutmuşsa da hatırlatırsınız, olup biter!.. Veya özel ulaklarınızla ikna ediverirsiniz. Ha!.. Bir de; nasıl olsa miting yarın daha zaman var. R.Erdoğan'ı bugünlere getiren ve yattığı yerden hayatının en kolay seçimini kazandıran muhterem Ekmeleddin beyi de yarın Yenikapı'ya götürün. Gereksiz alınganlıklara, kırılmalara şu hassas geçiş döneminde müsaade etmeyin. Çatı yapılanması olarak el ele verin "hayatınız da göremeyeceğiniz" kalabalıkları selamlayın. Muhterimi de mutlu edip hakkını teslim edin!..
Bir zamanlar, ilan edip de yapamadığınız mitingler için zatıalinizle "motoru su kaynattı" diye kafa bulan sayın R. Erdoğan'ı da mahcup edin. Hem sizin düzenleyeceğiniz mitinglerde, çadırlara ücretsiz telefonlar, İ. Melih Gökçek gibi belediye başkanlarından maddi yardımlar, yemek servisleri, top kek ,meyve suyu gibi destekler almanıza da gerek yok. Muhterem Semih beylerin sabah uykusundan 1 aylığına yapacağı feragatler, muhterem Mevlüt beylerin organizasyon gücü ve kabiliyeti, muhterem Şefkat beylerin en derin destekleriyle "hayatınızda görmediğiniz kalabalıklar"a yakın kalabalıkları toplayacağınızdan eminim. Sesi sedası kesilen ve dut yemiş bülbüle dönen muhaliflerinize de bu vesileyle birlikte gerçek gücünüzü bir kez daha göstermiş olursunuz.
Hain darbe girişimin tüm kodlamalarını ve şifrelerini 15 Temmuz gecesinde 20 dakika içinde çözüp, siyasi hayatınızda en kısa sürede gösterdiğiniz tepki açıklamasındaki sağduyunuza güvenerek naçizane bu öneride bulundum. Dikkate almanızı en derin hürmetlerimle bilgilerinize arz ederim.
İflah olmaz muhalifiniz,
Gazeteci,
Ahmet Takan.
