Ne zaman yoğunlaşacak diye bekliyordum.. Çünkü Türkiye, 2004 seçimlerinden bu yana alıştı bu manipülasyonlara..
Nedir o?
Seçim tarihi yaklaştıkça, iktidar partisinin ekmeğine yağ sürecek anketler üretilir, üzerine yorumlar yapılır, algı mühendisliği devreye girer ve bu yolla 10 seçimdir sonuç hep malumunuz..
Bu kez biraz gecikti.. Çünkü hem iktidarın stratejisi değişti hem de siyasetin şartları..
Doğuda Ak Parti ile HDP, batıda Ak Parti ile CHP arasına sıkışmış seçmen ve seçim tablosu, İYİ Parti'nin ortaya çıkışıyla sarsıldı.. İktidar iktidarından, muhalefet muhalefetliğinden memnundu.. Ama artık bir üçüncü yol var.. Yani gerçekten bir "DEĞİŞİM" ihtimali belirdi..
Bu kez iktidarın taktiği değişti dedim ya, burası çok ilginç.. Mesela Ak Partili Mahir Ünal çıktı dedi ki;
-Biz seçimin sayısal değil siyasal boyutuyla ilgileniyoruz..
Tanımasak, bilmesek inanacağız.. 2004'ten bu yana, anketler üzerinden algı operasyonlarıyla sonuç alan bir iktidar, 'Hayati' dediği seçimde, anketlerle, rakamlarla ilgilenmiyormuş..
İlgileniyor.. Hem de çok ilgileniyor.. Ama ilginin adresi bu kez farklı.. Ak Parti bu kez seçimin ilk turu üzerine "ince ince" çalışıyor..
İktidara yakın anket şirketlerinin son yumurtalarına bir göz atın derim.. Günahları kadar sevmedikleri bir partinin adayını "Yükselişte" diye lanse ediyorlar.. Hiç aklınıza gelir miydi?
Tayyip Erdoğan meydanlarda aynı adaya yürüyor, en sert sözleri kullanıyor.. Ama elinin altındaki anket şirketleri o aday için diyor ki, "Yükselişte".
Size de garip gelmiyor mu?
Tamam de ki yükselişte.. Peki bunun bize hayrı ne? Çünkü aynı anketlerde ikinci tur sonucuna bakıyoruz, birinci tur için "Yükselişte" denilen aday, ikinci turda "Kaybediyor".
Eeee sonuç? Sonuç monuç yok, bam bam bam.. Patlat anketleri, ver rüzgârı, ilk turda, finalde senden kurtulmak isteyen seçmeni o aday etrafında konsolide etmeye çalış.. Ki ikinci turda sonuç belli, galip gelesin..
Kızmak, darılmak yok.. Türkiye'nin sosyolojik ve siyasal gerçekleri ortada..
Ben "İlk turda Muharrem İnce önde" diye iddia edip sevinenlere sormak isterim;
-Peki aynı anketin ikinci tur sonucuna bakmıyor musunuz?
Ne diyor orada? "Tayyip Erdoğan galip".
Peki siz ne istiyorsunuz? Bunun tam tersini..
Peki bir sorum daha var.. O gaz veren anketlerde, şöyle bir soru var mı?
-İkinci tura Meral Akşener kalırsa sonuç ne?
Öyle ya, madem sonucu görmek için bir anket yapıyorsun, bu soruyu da mutlaka sormalısın..
Ama bakıyoruz, ne anketi yapan, ne yayınlayan ne de o anketle parlatılan dönüp sormuyor;
-İyi de kardeşim, bizim derdimiz İKİNCİ TURU KAZANMAK..
**
Bakın ben size bir tüyo vereyim.. "İkinci tura Meral Akşener kalırsa ne olur?" diye soran anketler de var.. Ve o anketler ne diyor biliyor musunuz;
-İkinci tura Meral Akşener kalırsa, Tayyip Erdoğan'a güle güle..
**
Günlerdir söylüyorum, hükümetin kontrolündeki gazetelerin birinci sayfalarına bakın.. Mesela bizzat parasını cebine koyup aldırdığı Hürriyet Gazetesi'nin birinci sayfasına bakın..
Erdoğan var.. Binali Yıldırım var.. Kemal Bey var.. Temel Bey var.. Muharrem İnce var..
Sadece Meral Akşener yok..
Sizce neden?
Bir sözünü yeniden hatırlatayım Meral hanımın;
-Tayyip Erdoğan rakibini kendi seçer..
Ve insanoğlu, seçme şansı varsa "YENEBİLECEĞİ" rakibi seçer..
**
Dolayısıyla, "Birinci turda Muharrem İnce yükselişte" diye başlık atıp, anket pazarlayan dostlara sormak isterim;
-Aynı anketin ikinci tur sonucunu okumuyor musunuz Allah aşkına?
Ya da dönüp o şirkete;
-"İkinci tura Meral Akşener kalırsa sonuç ne oluyor hacı abi?" demiyor musunuz Allah aşkına?
**
Abilerim, ablalarım, kardeşlerim, 24 Haziran seçiminin adını hep birlikte koyduk;
-Köprüden önce son çıkış..
O halde, birinci tur için duygularımızı tatmin etmeyi, fantezileri bırakalım da, 'SEÇİMİN GALİBİNİN BELLİ OLACAĞI İKİNCİ TURA" yoğunlaşalım.. Aynı ankette "Böyle olursa Tayyip Erdoğan kazanıyor" gerçeğini görelim..
Aksi halde 8 Temmuz gecesi kafamız iki elimizin arasında "Keşke" diyeceğimiz kesin..
Ben demiyorum, coşkuyla paylaştığınız anketin kendisi söylüyor..
Okumuyor musunuz Allah aşkına?
