Davutoğlu, dayak yemiş çocuk gibiydi!

Yıllardır, "Orta Doğu'da Türkiye'nin de içinde olduğu bir savaş tasarlanıyor" diye yazıyorum. Bazı çevreler, kasıtlı olarak bu görüşlerim için "komplo teorisi" diyor. Oysa Tansu Çiller'in başbakanlığı döneminde Türkiye-İran savaşının başlaması an meselesiydi. Savaşı önleyen Süleyman Demirel olmuştu.

Şu anda Türkiye, gırtlağına kadar Orta Doğu batağına battığı gibi Hatay semalarında bir Rus uçağı da düşürerek geriye dönüşü olmayan bir yola girmek üzeredir.

***

ABD ve İngiltere'nin IŞİD ile birlikte, Barzani ve PKK/PYD'yi kullanarak, Suriye'nin kuzeyinde bir "İsrail koridoru" açması karşısında Türkiye, belâyı ancak Suriye devletiyle iş birliği yaparak kendinden uzaklaştırabilirdi. Ancak bunun yerine, asıl tehdit olan ABD ve İngiltere ile iş birliği yaptı. İncirlik ve Diyarbakır üslerini bu ülkelere açtı, F-15 savaş uçakları istedi.

Suriye, varlığını koruyabilmek için Rusya'yı davet edince, Doğu Akdeniz, aniden ABD, İngiltere, Fransa, İsrail savaş gemilerinden sonra Rus ve Çin savaş gemilerinin dolaştığı bir bölge haline geldi. Bayır-Bucak bölgesini bombalayan Rus uçaklarından biri, sınırı ihlâl etti ve Türk uçakları tarafından düşürüldü. Putin, "Terör destekçileri tarafından arkamızdan hançerlendik, bu olayın ciddi sonuçları olacaktır" dedi ve Türkiye'yi bir defa daha IŞİD petrollerini pazarlamakla suçladı!

***

Aynı dakikalarda Ahmet Davutoğlu, Tayyip Erdoğan'ın yanından çıkıp dayak yemiş bir çocuğun ses tonuyla 64'üncü Hükümet'in bakanlarını açıkladı. Görüldü ki 64. Hükümet, bir Tayyip Erdoğan hükümetidir. Binali Yıldırım, Efkan Ala ve Süleyman Soylu'yu, Davutoğlu'nun istemediğini herkes biliyordu. Üstelik, Kuzey Irak'taki enerji projelerinde Çalık Holding ile birlikte adı geçen damat Berat Albayrak da bu işlerden anlıyor diye Enerji Bakanlığı'na getirildi!

Yine Rus uçağının düşürülmesi ile ilgili bilgilerin açıklaması da Başbakanlık dururken, Cumhurbaşkanlığı tarafından yapıldı!

İcradan Başbakan sorumludur, Cumhurbaşkanı değil. Bu tablo karşısında, "Tayyip Erdoğan, savaş durumundan da faydalanarak, Başkanlığını ilân edecek" yorumları bile yapılıyor!

Erdoğan, 7 Haziran 2015 seçimlerinden sonra, Ağustos ayı ortasında "İster kabul edilsin ister edilmesin, Türkiye'nin yönetim sistemi bu anlamda değişmiştir. Şimdi yapılması gereken bu fiili durumun hukuki çerçevesinin yeni bir Anayasa ile netleştirilmesi, kesinleştirilmesidir" demişti.

Erdoğan, sadece bakanları belirleyerek değil, Rus uçağının düşürülmesi konusuna da el atarak fiilen başkanlık yapıyor zaten.

***

Orta Doğu'ya büyük güçler tarafından taşınan silâhların kullanılması halinde neler olacağını tahmin etmek zor değil. Bir defa ABD ve Rusya, savaş uçaklarının Suriye hava sahasında birbirine zarar vermemesi için anlaşma yaptılar. Yani iki süper güç birbiriyle savaşmayacak! O halde, bu kadar savaş uçağı, savaş gemisi, füze ve bomba kime karşı kullanılacak? IŞİD'e dokunmuyorlar! IŞİD'in hava gücü de yok zaten. Bölgede halen ciddi askeri güç olarak Türkiye, Mısır ve İsrail kaldı!

Tayyip Erdoğan daha önce NATO'yu bölgeye davet etmişti. Şimdi Barzani ve PYD de bunu istiyor. Başbakan Yardımcısı Numan Kurtulmuş, Muharrem Sarıkaya'ya bölgedeki sorunun çözümünü Birleşmiş Milletler Barış Gücü'nün bölgeye gelmesinde bulduklarını söyledi!

Rus uçağının düşürülmesi bölgesel bir savaşın başlangıcı olursa, bu İsrail'in hayallerini gerçekleştirmesine yarayacaktır. Çünkü bölgede karşısında ciddi bir güç kalmamış olacaktır.

Yaşar Nuri Öztürk, en az bin defa "Allah, aklını kullanmayan milletlerin üstüne pislik yağdırır?" diye ayetle uyarmıştı ama dinleyen kim!

Yazarın Diğer Yazıları