CHP aday gösterecek mi?
12 Haziran’daki Milletvekili Genel Seçimlerine 2,5 aydan daha az bir zaman kaldı.
Ama, deyim yerindeyse, dananın kuyruğu daha önce kopacak. Ya da; önce 11 Nisan’da, sonra 12 Haziran’da olmak üzere iki kez kopacak.
11 Nisan’da partiler milletvekili listelerini Yüksek Seçim Kurulu’na (YSK) teslim edecek. Aday adayları kadar seçmenler de, büyük bir heyecan içinde, kimlerin kendisini temsil edeceğini merakla bekliyor.
Bendeniz de, Ankara 1. Bölgeden milletvekili adaylığı için CHP’ye resmen başvurduğum için beklemedeyim.
Sizce, acaba seçilecek sıradan listeye konacak mıyım?
Matematiksel ve sosyolojik hesap
Bilindiği gibi, 22 Temmuz 2007’deki genel seçimlerde, sayın Baykal’ın CHP listesinde yer alamadığım için yine aynı bölgeden (Ankara 1. Bölge: Çankaya) bağımsız aday olmuştum.
Başkent gibi büyük bir kentten bağımsız seçilmenin ne denli zor olduğunu politikacı olmayanlar da çok iyi bilir.
Seçilebilecek yeterli oyun tamamını alamasam da, aldığım oylar, o tarihte CHP listesinde olsaydım CHP’ye bir milletvekilliği daha kazandırıyordu.
Bir de, geçersiz oyları (oy pusulasında hem CHP’ye, hem bana mühür basıldığı için geçersiz oldu) sayarsak, belki iki fazla vekillik kazanmak mümkün olabilecekti.
Şimdi, CHP listesinin ilk 6 sırasında yer alabilirsem, sinerji (ortak, birleşik) etkiyle bu mümkün olabilecek.
(Kusura bakmayın, bireysel bir konu gibi görünse de, öyle olmadığına inanıyorum. Ayrıca, bunları şimdi söylemeyeceksem, ne zaman söyleyeceğim? Ki, seçim sürecinden çok önce de bu gerçekleri dile getirdim.)
Seçmen soruyor... İşte yanıtlarım..
Sizler, seçmen ve sevenlerim olarak yoğun biçimde soruyorsunuz.
CHP ile ilişkinin boyutu nedir? Aday adayı olurken sana zaten çağrı yapmadılar mı? Şimdi Genel Başkan ve Yardımcılarıyla görüşmüyor musun?..
Bunları, bugünden yanıtlamalıyım ki, sonra yanlış anlaşılmasın.
İşte yanıtlarım.
CHP’nin son kongre sürecinde sayın Kılıçdaroğlu ve sayın Gürsel Tekin’le görüşmelerim oluyordu. Ancak, aday adaylığım öncesinde bana CHP’den bir davet olmadı. Ben kendilerini birkaç kez aradım -yoğunluklarından ya da tarafsızlıklarından olsa gerek- görüşemedim. Telefonla görüştüğüm üç tepe yöneticisi oldu ve niyetimi kendilerine açıkladım (Genel Sekreter sayın Bihlun Tamaylıgil, Genel Başkan Yardımcıları sayın Erdoğan Toprak ve sayın Gülsün Bilgehan.)
Niyetimi burada da kamuoyuna, siz seçmenlere bir kez daha açık biçimde sunmuş oluyorum.
Yani, aslında size emanetim.
Bakın Şamil Tayyar’a. AKP Genel Başkanı Erdoğan, kendisini arayarak milletvekilliğine nasıl davet etti!..
“Anadolu baykuş yuvası!”
Bu bir hizmet yarışıdır. Demokrasi ve haksızlıklara karşı mücadele etme azmidir.
Ben ya da başkası..
Listeye girecek, milletvekili olacak tüm değerli adayların geçmişte yaptıkları, mücadeleleri, demokrasiye inançları, kadar ne kadar Atatürkçü ve mücadeleci oldukları önemlidir.
Listede ben olmasam da, bu özellikleri çok daha iyi taşıyan kişilerin olması sevindirici olacaktır.
Atatürk şöyle diyordu:
“Bilirsiniz ki, Anadolu bugün doğudan batıya, kuzeyden güneye kadar, istisnasız her noktası bir harabe halindedir, baykuş yuvası halindedir. Yani kasaba, şehir denecek hiçbir yeri yoktur.
... Bu memlekette çalışmak isteyenler ve bu memleketi idare etmek isteyenler ülkenin içine girmeli ve bu zavallı milletle aynı şartları yaşamalı ki, ne yapmak gerektiğini ciddi biçimde hissedebilsin.” (Cevizoğlu, Hulki, “Bırakmayı Düşündüm, Bir Devrimciyle Röportajlar”, s.164.)
***
“Garcia’ya Mektup” kitabı edebiyatta çok ünlüdür. Orada, Garcia’ya mektup götürecek cesaretli kişiler aranıyordu.
Bugün ise Türkiye’de, Anadolu’yu baykuş yuvası olmaktan çıkaracak milletvekilleri aranıyor.
İyi pazarlar.
HAYAT DEĞİRMENİ
1- Taş yeşermez geçmiş olsa da nevbahar,
Toprak ol da, bak nasıl güller açar.
(Mevlana)
2- Bir tek kişiye yapılan haksızlık, bütün topluluğa yöneltilmiş tehdittir. (Montes Quiev)