Sabah Gazetesi, The New York Times’ı haftalık ek olarak veriyor. 28 Temmuz 2013 tarihli ekte, Laurie Goodstein imzalı ve “Mormonlar İnternete Girince Kuşkuya Düşüyor” başlıklı bir yazı yayınlandı. Yazıda, Mormonlar’ın Avrupa Kiliseleri’nin başkanı olan İsveçli Hans Mattsson’un ve önde gelen bazı Mormonların şüphelerine yer verildi.
Denilebilir ki, “Bize ne Mormonların şüphelerinden... Biz Türkler, Müslümanız...”
Evet ama, bu şüphelerde Türkler için de ibretlik dersler var...

***

Yazıda, “Mormon Kitabı” ile diğer kutsal metinlerde birçok tarihsel yanlışlık bulunduğunu keşfeden Mattsson’un “Ayaklarımın altındaki zeminin sarsıldığını hissettim. Öğrendiğim, vaazlarımda gururla anlattığım ve savunduğum her şey paramparça olmuştu. Bu çok korkunç bir psikolojik ve neredeyse fiziksel bir yıkımdı” dediği belirtiliyor.
Goodstein’a göre “Mormon Kilisesi dünyanın her yerinde bir kuşku ve hayal kırıklığı dalgasıyla mücadele ediyor. Çok sayıda Mormon kilisesi üyesi, İnternet’e girdiklerinde inançlarının temelini sarsan bilgilerle karşılaşıyor. 183 yıl önce ABD’de kurulan bu kilisenin 14 milyon üyesi var. Kiliseye yılda yaklaşık üç yüz bin yeni üye katılıyor.
Ancak, Mormon kiliselerinde yöneticilik yapan 3 bin 300’ü aşkın kişi inancını kaybetmiş durumda... Bu kişileri etkileyen, Mormonluğun kurucusu Joseph Smith’in, bazıları 14 yaşında olan hatta önceden başka Mormon liderleriyle evlenen onlarca eşi olduğunun ortaya çıkarılması.. Ayrıca Smith’in, Mormon kitabı olarak bilinen ve ’Hz. İbrahim’in Kitabı’ dediği metnin, cenaze törenlerinde yaygın biçimde kullanılan bir yazının çevirisi olduğu tespit edildi.”

***

Tabii bu yazı, Mormonların her yıl 300 bin yeni üye bulmasını durdurmak isteyen rakiplerin propagandası olarak değerlendirilebilir. Türkiye’de de benzer mücadeleler var...
New York Times, Sulzberger ailesine ait ve Obama’yı destekliyor. Son başkanlık seçimlerinde aday olan Willard Mitt Romney ise bir Mormon... Mormonların lideri ise Marriott otellerin sahibi, J. Willard Marriott.. Romney’in adı da oradan geliyor...
Türkiye’de ordu, 28 Şubat sürecinde tarikat önderlerine yemek verdiği için Nakşibendi Başbakan Necmettin Erbakan’ı “postmodern bir darbe” ile istifa etmeye zorlamıştı.. 2012 Eylül ayında Türkiye’deki Adli Yıl Açılış Töreni, Ankara’daki Marriott Otel’de, yani bir Amerikan tarikatının otelinde yapılmıştı. Bu törene Genelkurmay Başkanı Orgeneral Necdet Özel de katılmıştı. Ve bu yılın Adli Yıl Açılış Töreni de dün yine aynı otelde yapıldı.

***

Zaman gazetesinden Emrah Ülker’e göre Amerikan halkının yüzde 80’inden fazlası bir cemaate mensubiyetini beyan ediyor. Amerika’da 100 bine yakın devlet okuluna karşılık faaliyet gösteren 33 bin özel okulun yüzde 80’i cemaatler tarafından işletiliyor. Bu okullar Türkiye’deki imam-hatipleri andırıyor.
23 bin cemaat okulunun 7500’ünü Katolikler, kalanını da onlarca değişik cemaat işletiyor.
Özel üniversitelerin önemli bir kısmını da cemaatler işletiyor. Bunların yanında, bütün cemaatlerin gazeteleri, televizyonları, radyoları ve yayınevleri de var.

***

Mormonizm, hâkim güç olan Evangelistlerin inançlarına aykırı kabul ediliyor.. Öyle ki CNN’in İnternet sitesinde yayınlanan bir okur mektubunda, “ABD’de seçmenin desteğini kazanmak için Amerikan folklorü ve masonluğa dayanan herhangi bir inanç olması gerekir. Mormon Kitabı ise saf kurgudur. Mark Twain, Mormon kitabına ‘kloroform’ demişti. Hiçbir Hıristiyan kilisesi Mormon kitabını tanımaz” deniliyor.
Sorum şu: Türkiye’de, Kur’an’daki İslam’ı ve Türklüğü ortadan kaldırmaya çalışanların kitapları da söylemleri de icraatları da kloroform gibi uyuşturucu, hatta öldürücü değil mi?