Seçimlere, Türkiye genelinde %10 barajını geçememelerinden dolayı bağımsız adaylarla giren ve Güneydoğu’da bağımsız adaylar için aldıkları oylarla 20’nin üzerinde milletvekili çıkararak Meclis’te grup kuran BDP/HDP’nin, son zamanlarda yeni bir seçim stratejisi açıkladığı görülmektedir.
HDP’nin Öcalan’la İmralı’da yaptığı görüşmelerde, seçimle ilgili birçok konunun değerlendirildiği ve sonuçta HDP’nin seçimlere parti olarak doğrudan girmesi hususunda Öcalan’ın talimat verdiği söylenmektedir.
Bugüne kadar katıldığı hiçbir seçimde %7 oy oranını geçemeyen HDP’nin, seçimlere parti olarak katılması halinde, seçimlere bağımsızlarla girmelerinden dolayı, Türkiye’nin diğer bölgelerinde başka partilere giden emanet oylarının geri dönebileceğini hesapladığı düşünülmektedir. Ayrıca kendilerine oy veren kesimdeki yoğun nüfus artışından ötürü, son seçimden bu yana geçen 4 yıl içinde seçmen sayısının da artmış olduğunu gördükleri anlaşılmaktadır. Diğer taraftan son Cumhurbaşkanlığı seçiminde Demirtaş’ın ulaştığı %9.74 oy oranının da yeni bir ümit yarattığı değerlendirilmektedir.
H H H
Anayasa Mahkemesi’nin seçim barajıyla ilgili değerlendirmesi henüz sonuçlanmamıştır. Ancak seçimlere, birçok gerekçeyle, yine %10 barajıyla girilmesi büyük bir olasılık olarak görülmektedir.
HDP’nin seçimde %10 barajını geçmesi halinde 50 civarında milletvekili çıkarması mümkündür. Bu durumda iktidarla birlikte sayısal olarak, referanduma gitme ihtiyacı duymadan anayasada değişiklikler yapma imkânı doğacak ve çözüm sürecinde mutabık kaldıkları ve anayasa değişiklikleriyle gerçekleşebilecekleri hususları elde edebileceklerdir.
Bu durumda iktidarın, iki konuda sorun yaşaması beklenebilir. Bunlardan birincisi, çözüm sürecinde verilecek tavizler hususunda anayasa değişiklikleri de dahil olmak üzere, bölücülerle iş birliği yapmasının kamuoyu nezdinde yaratacağı sıkıntıdır. İkincisi ise yerel yönetimler, ekonomi, kaynaklar, idari yapılanma gibi konularda, başta yoğun propaganda olmak üzere, çeşitli yöntemlerle kamuoyunu ikna etmesi mümkün görülmekle birlikte, özellikle Türk ve Türk Milleti ile ilgili maddelerin değiştirilmesinde sıkıntıya girmesidir. Bunu da barış, analar ağlamasın, kardeşlik, bir şey olmaz gibi propagandalarla gidermeye çalışacakları düşünülebilir.
Ancak iktidarın hesabını, bu sıkıntılardan da kurtulmayı da sağlayacak olan, HDP’nin %10 barajını aşamayacağı üzerine yaptığı ve bu durumun da Öcalan’la yapılan görüşmelerde bir pazarlık konusu olarak da görüşüldüğü haberleri çıkmıştır. Bu durumda iktidar, bölgede HDP’den sonra en çok oy alan parti olduğundan, onun çıkaracağı milletvekillikleri yerine çoğunlukla kendisinin adayları milletvekili olabilecektir. Böylece tek başına referanduma gitmeden anayasada değişiklikler yapma imkânı elde edebilecek sayıya ulaşılacağı beklenmektedir. Bunu da bölücülerle iş birliği yapmadan kendi projesi olarak anlatması mümkün olabilecektir.
Bölücülerle yapılan pazarlıklarda bu konuların görüşüldüğü, HDP’nin barajı geçememesi halinde isteklerinin yerine getirilmesinde işlerinin daha da kolaylaşacağı hususunda mutabık kaldıkları haberlerine ulaşılmıştır.
Hatta yeni bir anayasa yapılmasında da daha fazla güce sahip olunacağı bu durumda da, “Yeni Türkiye” beklentisine daha kolay ve hızla ulaşılabileceğinin de görüşmelerde dile getirildiği değerlendirilmektedir. Bunu HDP Eş Başkanı ve Öcalan heyetinden S. Önder’in açıklamalarından anlamak mümkündür. Özellikle Önder’in “Yeni Türkiye’nin oluşumunda iradelerden biriyiz” sözü, yeni anayasanın habercisi bir yaklaşım olduğu gözden kaçmamalıdır.
H H H
Çözüm sürecinde Öcalan’la görüşmeler sıklaşmıştır. Bölücüler, seçime kadar birçok konuda taviz koparma, İktidar da verilecek tavizleri, seçimlerde olumsuzluk yaratabileceği düşüncesiyle seçimden sonraya erteleme peşindedir.
PKK, müzakerelerden arzu edilen sonuç alınamaması halinde silaha başvuracağı tehditlerini sürekli olarak tekrarlamaktadır. Bölücü siyasi parti de isteklerini hem uluslararası boyutta, hem de içeride açık bir şekilde dile getirmektedir. Özerklik, af vs. başta olmak üzere isteklerin ne olduğu açıktır. Birçok konuda mutabık kalındığı söylenmektedir. Müzakereler gizli yürütülmekte, ancak kritik konular bölücüler tarafından sızdırılmaktadır.
HDP’nin seçimlere parti olarak girmesinin de iktidar tarafından teşvik edildiği söylenmektedir. Barajı geçememeleri halinde iktidarın bölücülere verdiği vaatler de çıkan haberler arasındadır. Bunun da yeni bir oyun olduğu değerlendirilmektedir.
