Bodrum’un incisi
Bodrum; her yaz olduğu gibi, yerli yabancı turisti kendine çekmek için çaba harcıyor. Elbetteki Bodrum’un turizmde Antalya ile başa çıkması mümkün değil. Nedeni; Antalya’nın önce bir şehir olması. Alt yapısının düzgün olması.
Havaalanına birbiri ardına her gün onlarca uçak inmesi. Ve de bir yarımada olan Bodrum’a göre çok büyük olması. Tüm olumsuzluklara rağmen Bodrum; turizmden yüklü bir pay alıyor. Ve her sene aldığı pay artıyor. Çünkü; Bodrum 15-20 yıl önceki Bodrum değil. Bodrum’un kıyılarında sürekli marka oteller inşa ediliyor. Örneğin, bu yıl 5 yıldızlı Hilton oteli faaliyete geçerken seneye 7 yıldızlı Hilton’un açılacağı konuşuluyor. Konuşulmaktan öte Gündoğan’da inşaatı devam ediyor. Deniz, güneş, kum, tabiat ve de balık, Bodrum’un turist çeken artıları...
Eksileri ise, öncelikle havaalanının yetersiz olması. Alt yapı eksikliği... Ve de hükümetin Bodrum’a biraz soğuk bakması.
Belki de birkaç yıl sonra şehir olacak belediyeler içerisinde ilk sıralarda yer alması beklenen Bodrum’un bu sıralar en gözde beldesi, Ortakent-Yahşi.
Birkaç ay önce, 70 yıldır görülmeyen sel felaketinin ardından afet bölgesi ilan edilen, önceki belediyelerin hataları nedeniyle çamura bulanan Ortakent,-Yahşi, bugün Bodrum’un en temiz, en güzel yollarına ve alt yapısına sahip beldesi.
OOrtakent-Yahşi; bir uçtan diğer uca tamamen asfalt kaplandı. Su, kanalizasyon, telefon, elektrik alt yapısı biten beldenin aylar önce çamura teslim olduğunu anlamak mümkün değil.
Çok kısa sürede ve kısıtlı bir bütçe ile bu mucizeyi gerçekleştiren kişi; Ortakent-Yahşi Beldesinin MHP’li belediye Başkanı Mehmet Onur Şahbaz.
Ancak; Şahbaz, bu çalışmayı Belediye Meclis Üyeleri ile el ele, büyük bir dayanışma içinde gerçekleştirdiklerini, ifade ediyor.
Bodrum’un ticaret hayatı da Ortakent’e kayıyor. Mehmet Onur Şahbaz, Ortakent-Yahşi’yi turizmde olduğu kadar ticaret ve kültür hayatında da ön plana çıkartmak için mücadele veriyor.
Dünyaca ünlü markalar bölgede faaliyetini sürdürmek için yer arayışı içinde. Yer bulan firmalar da inşaatı bir an önce bitirmenin telaşında.
Bodrum, merkezde olmayan büyüklükteki bir hastanenin açılış için gün sayıyor olması da Ortakent-Yahşi halkı için ayrı bir anlam taşıyor. Ortakent, Bodrum’da yaz , kış, dört mevsim aynı güzellikte yaşanacak ender beldelerden birisi. Bahçeleri mandalin, limon ağaçlarıyla kaplı olduğu gibi, kıyıları da plajlarla çevrili.
Bodrum merkezden yolunuz, Ortakent’e değil de Gündoğan, Yalıkavak ya da bir başka beldeye düştüyse yandınız.
Varacağınız yere kadar delik deşik yollar nedeniyle içiniz dışınız çıkar. Milyonlarca dolara satılan evlere ulaşan yollar ( Doğru deyim patika) insanı tatilden bıktıracak kötülükte.
Hani, televizyon ekranlarından izlediğiniz ünlü plaj ve kulüplerin sıralandığı bölgelere gitmek için, delik deşik, mıcır kaplı, toz toprak içindeki yollarda uzunca bir süre mücadele vermek gerekiyor.
Belde başkanlarının şikayeti; “Hükümet destek vermiyor, bu yolların yapımı bizim değil, hükümetin görevi” şeklinde sıralanıyor.
O zaman sormak lazım; Ortakent-Yahşi ve Konacık beldelerinde yollar neden düzgün.
Alt yapı nasıl tamamlandı.
Ve bu beldelerin MHP’li başkanları, yaz gelmeden yol ve alt yapı hazırlıklarını bu kadar kısa sürede nasıl tamamladılar.
Örneğin; Ortakent-Yahşi’ye komşu Bitez’in alt yapısı ve yolları neden yapılmıyor. Bitez halkı ve turistler neden yağmur yağacak, sel baskını olacak, çamura teslim olacağız endişesi yaşıyor.
Dünyaca ünlü isimlerin ve jet sosyetenin gözbebeği Türkbükü’ne giden yollarda Off-Road yapmak bile imkansız.
Her biri yüz bin doların üzerinde değere sahip lüks jeep’ler yollardaki zorlu mücadele sırasında sürpriz bir çukura girerek pes ediyor.
Kısacası Bodrum’un neresini gezerseniz gezin, Ortaken-Yahşi, biraz da Konacak beldeleri dışında düzgün yola sahip bir belde yok.