Biden, ABD’nin sırrını açık etti...
ABD Başkanı Biden, Washington Post için “ABD, Putin ve Hamas'ın meydan okumasına karşı geri adım atmayacak” başlıklı bir makale yazdı.
Biden, uzun uzun Ukrayna’ya verilen desteğin ABD’nin güvenliğine yapılan bir yatırım olduğunu ifade ettikten sonra “Müttefiklerimizin gücüyle birlikte, daha fazla Rus saldırganlığını caydırmak için NATO topraklarının her santimetrekaresini savunacağımızı açıkça ortaya koyan, daha güçlü ve daha birleşik bir NATO inşa ettik.
Asya'daki müttefiklerimiz de Ukrayna'yı desteklemek ve Putin'i sorumlu tutmak için bizimle birlikte duruyor, çünkü Avrupa ile Hint-Pasifik'teki istikrarın doğası gereği bağlantılı olduğunu biliyorlar.
Ortadoğu'daki çatışmaların dünya çapında nasıl sonuçlara yol açabileceğini de tarih boyunca gördük. Hamas'ın öldürücü nihilizmine karşı kendilerini savunan İsrail halkının yanındayız.” dedi.
Biden yazısını, “Tarihimiz boyunca defalarca öğrenilen dersi asla unutmamalıyız: Büyük trajedi ve ayaklanmalardan muazzam ilerlemeler gelebilir. Daha fazla umut... Daha fazla özgürlük... Daha az öfke... Daha az şikâyet. Daha az savaş. Bu hedefleri takip etme kararlılığımızı kaybetmemeliyiz çünkü şu an net vizyona, büyük fikirlere ve siyasi cesarete en çok ihtiyaç duyulan zamandır. Yönetimimin Orta Doğu'da, Avrupa'da ve dünya çapında yönetmeye devam edeceği strateji budur. Bu geleceğe doğru attığımız her adım, dünyayı daha güvenli ve Amerika Birleşik Devletleri'ni daha güvenli kılan bir ilerlemedir” diye bitirdi.
***
Rusya Güvenlik Konseyi Başkan Yardımcısı Medvedev, Biden'ın “büyük trajedilerin Amerika için ilerlemeye yol açabileceği” yönündeki açıklamalarının ABD’nin güvenlik doktrininin özeti olduğunu yazdı.
Dmitriy Medvedev, “Bu sözler, bir ‘Freud sürçmesi’ ya da belirsiz bir bunaklık hezeyanı bile değil. Bu, Amerikan güvenlik doktrininin özüdür. Kendi savunma sanayisine ve diğer kıtalardaki savaşlara yapılan yardımları ‘yatırım’ olarak gören ABD, bu durumun kendisini daha güvenli hale getirdiğine inanıyor” diye yazdı.
Medvedev, Biden'ın Ukrayna desteğinin ABD güvenliğine bir yatırım olduğu ve paranın ve kanın “iyi yatırım” olarak görüldüğü sözleri üzerine de “Tam olarak ‘çok Amerikalı’ olarak tarif edebileceğimiz sözleri sarf eden Biden, seyircilerden alkış alıyor, etrafına bakıyor, elini boşluğa uzatıyor ve çıkış yolunu arıyor” diye ekledi.
***
Biden’ın açıklamaları, aslında “yaratıcı kaos” taktiğinin izahı gibidir. ABD’nin ikinci dünya savaşında Japonların Pearl Harbor’a saldırı düzenleyeceğini önceden bildiği halde yeterli tedbir almadığı ve saldırının yapılmasını beklediği, ertesi gün Amerikan halkının tam desteğiyle Japonya’ya savaş açtığı biliniyor. Daha doğrusu, bütün iddialar bu yöndedir. Pearl Harbor baskını, ABD’nin “yaratıcı kaos” pratiğine bir örmek olarak gösterilir.
Yine, 11 Eylül İkiz Kuleler saldırısı da yaratıcı kaosun önemli uygulamalarından biri sayılmaktadır. İkiz kulelere saldırıda kullanılan uçakların pilotları, pilotluk eğitimini ABD’de almıştır! ABD, bu saldırı sayesinde Afganistan’ı işgal etmek için Rusya dahil neredeyse bütün dünyanın desteğini sağlamıştır. ABD, bu hızla, Irak’ı da işgal etmiş, Türkiye topraklarına bile 50 binden fazla askerini yerleştirmek istemiştir. Libya’yı bölmeleri, Suriye’nin kuzeyini işgal etmeleri de aynı taktiğin sonucudur.
Türkiye’de “yaratıcı kaos” teorisini Turgut Özal, kendi çapında siyasi hamlelerinden önce uygulamaya çalışmıştır. Yine 15 Temmuz darbe girişimi de “yaratıcı kaos” uygulaması sayılabilir. Zira Tayyip Erdoğan bu girişimi, “Allah’ın lütfu” olarak değerlendirmiş ve bu sayede, ülkenin yönetim sistemini değiştirmiştir.
Son yargı krizi de Yeni Anayasa yapmak veya olmazsa Anayasa’nın önemli maddelerini değiştirmek için kullanılmaktadır...
***
ABD, Ukrayna’nın Rus uydusu yönetimini, turuncu devrimle değiştirdi ve bu ülkeyi Amerikan uydusu haline getirdikten sonra Rusya’ya karşı kullanmaya başladı. Turuncu devrimler, Arap Baharı ve son olarak Hamas saldırısı, önceden planlanmış yaratıcı kaos uygulamalarıdır.
Medvedev, doğru söylüyor. Biden'ın “büyük trajedilerin Amerika için ilerlemeye yol açabileceği” sözleri ABD’nin güvenlik doktrininin özetidir. Tabi bu durum, bütün devletlerin bildiği ama ilk defa ABD Başkanı tarafından resmen açıklanan bir sırdır!