Başbakanlar niçin istifaya zorlanıyor?
Dünya, salgınlarla, iklim programlarıyla, gıda kriziyle "Büyük Sıfırlama"ya zorlanıyor ama bunu sağlamak için geliştirilen bütün projeler de bir taraftan deşifre oluyor. Herkes, bir şeyler döndüğünün farkında ama çoğunluk bilmemeyi, öğrenmemeyi tercih ediyor. Zira yaşanan olaylar, insanların konforunu bozuyor, ruh sağlığını etkiliyor. Bu sebeple, gerçeğe tahammül edemiyorlar... Zaten, çoğunluk, küresel sermayenin sözcüsü durumundaki medyanın etkisi altında... Bir de devlet yetkilileri, açıklanan projeleri harfiyen uygulayınca, insanların kafası karışıyor... "Hepsi, küresel sermayeye mi hizmet ediyor?" diye soranlar, hatırlatma dozlarını yaptırmaya koşuyor...
***
Bir taraftan da bazı ülkelerde devlet yetkilileri, domino taşı etkisiyle birer birer devriliyor... Sri Lanka''da halk Cumhurbaşkanlığı''nı, Başbakanlığı bastı. Cumhurbaşkanı kaçtı, Başbakanı vekil bıraktı... İngiltere''de, kapanma günlerinde Başbakanlıkta parti veren, yani pandemi konusunda açık veren Boris Johnson, istifa etmeye mecbur edildi. Yerine hazırlanan en kuvvetli iki adaydan Rishi Sunak Hindistan kökenli... ABD''de Başkan Yardımcısı Kamala da Hindistan kökenli... Diğer aday Liz Truss ise "Başbakan olursam, kaçak göçmenleri sadece Ruanda''ya değil, Türkiye''ye de göndereceğim" diyor... Yani kabak yine Türkiye''nin başında patlayabilir. Türkiye ise halkın bir kısmı, hâlâ "ensar-muhacir" ninnisiyle uyutularak istila ediliyor...
***
Almanya Başbakanı Olaf Scholz, Ukrayna''ya silah yardımını keseceklerini açıkladıktan sonra, evinin çöp kutusunda devletin gizli belgeleri bulunduğu iddiasıyla yüz yüze geldi!
Derken İtalya Başbakanı Draghi, istifa etti. İtalya''daki siyasi sistemi iyi bilen Birgül Göker Perdisa, odatv için yazdığı yazıda özetle şu analizi yaptı:
"Güvenoyu alan, istediği yasaları çıkartabilen bir başbakan durduk yere bir anda, ''parlamento desteğini kaybettiği'' iddiasıyla istifa kararı alıyor. İşin içinde başka hesaplar var. Küresel güçlerin Draghi''den yapmasını istediği ve beklediği ajandası yüklü. Çizme''nin henüz özelleştirilmemiş, neo-liberal güçlerin eline geçmemiş tüm zenginliklerini, kurum ve kuruluşlarını elden çıkarmak, halkın tepkisine rağmen Ukrayna-Rusya savaşında güçlü bir Atlantikçi destek vermek gibi... İşte bu yüklü ajandanın bir kısmını yaptı, bir kısmını yapamadı. Draghi''nin yerine, Giorgia Meloni hazırlanıyor. O da sıkı bir Atlantikçi, liberal... Salvini ve Berlusconi''nin desteğiyle Giorgia Meloni''ye yeni bir ''sağ'' hükümet kurdurtup, Draghi''nin halkın tepkisi yüzünden yapamadığı ''reformları'' bu güler yüzlü güzel başbakan eliyle yapmak asıl amaç... Özetle, İtalya''da vitrin değiştiriliyor, İngiltere''de olduğu gibi."
İngiltere ve İtalya''dan sonra "Türkiye''de de vitrin değişikliği yaparlar mı?" sorusu akla geliyor ama daha bir-iki gün önce, The New York Times''ta Michael Crowley imzalı analizde, "Biden yönetimi yetkilileri, Erdoğan''ı tamamen silmenin kendi kendilerini baltalamak anlamına geleceğini söylüyor." denildi...
***
Bu arada ABD Başkanı Biden, ruh gibi ortalıkta geziyor... Devlet kavramını yıpratmak için mi başta tutuluyor acaba?
Rusya ise, Ukrayna''da savaş sürdürürken, Moskova''daki İsrail Yahudi Ajansı''nı kapattı... 1929 yılında kurulan ajans, o tarihten beri Yahudilerin Filistin''e yerleşmesi için çalışan bir örgüttür...
Konunun Ukrayna''da yakalanan İsrailli paralı askerlerle ilgisi olabilir... Rusya Dışişleri Bakanı Sergey Lavrov da Hitler''in Yahudi olduğu iddiasını seslendirmişti...
Diğer taraftan, Rusya, "Büyük Birader"in "pandemi kuralları"na harfiyen uydu, iklim krizi projelerine de itiraz etmedi... Enerji ve gıda krizini ise ABD ve AB ambargosu başlattı ama Putin, Ukrayna''dan sevk edilecek 20 milyon ton tahıla yol verdi...
Dünyada neler olduğunu anlayabilmek için uygulanmak istenen ana projeyi çözmek yetmiyor, çelişkileri de çözmek gerekiyor.