Bankalar ve fukara edebiyatı
Türkiye’de bankalara verilen haklar, dünyanın hiçbir ülkesinde yok. İstediğiniz şirket veya holding hakkında her şeyi söyleyebilir ve yazabilirsiniz. Hatta kötü yönetildiğini, buradaki yolsuzlukları çok rahat isim vererek yazabilirsiniz.
Devletin tüm kurumları bu holding ve şirketlerin üzerinde tam etkili bir güçtür.
Maliye başlı başına bir denetim şirketidir.
Bu sadece Türkiye’de değil dünyanın her yerinde böyledir.
Bizdeki fark, bu eşitliğin içinde bankaların olmamasıdır.
Türkiye’de Devlet bankalara ayrıcalık tanır.
Bankalar ile ilgili olumsuz tek bir şey yazamazsın. Yazsan bile isim veremezsin.
3182 sayılı Bankalar Yasasının 87/4 maddesi, bankalar ile ilgili her türlü olumsuz haberi yasaklıyor.
Gerekçesi ise basit:
Bankaların itibarını kırmak, şöhretine ve servetine zarar vermek!
Bu maddeye göre Türkiye’de yargılanan 100’ün üzerinde gazeteci var.
Ben de bu maddeye göre yargılanıp beraat edenlerdenim.
Bir bankanın iştirakindeki yolsuzluğu haber yapmamdan dolayı bankanın şöhretine ve servetine zarar verdiğim iddia edildi. Üstelik bu haberi yaptığım dönem, bu özel banka tarihinin en büyük kârını açıkladı.
Bir gazete haberi bankanın servetini nasıl olumsuz etkiler?
Bu kanun, zamanında ailesinde banka sahibi olan bir siyasetçi tarafından çıkartıldı.
O gün bugün uygulamada.
Hani derler ya delinin biri kuyuya taş atmış, 40 akıllı çıkartamamış. İşte bu 3182 sayılı yasanın 87/4 maddesi de böyle. Aradan geçen 25 yıla rağmen bu yasa gazetecilerin canını yakıyor.
Son 2 yıldır bankacıların sorunlarını gündeme getiriyorum.
Bankacıların köle zihniyeti ile çalıştırıldığını gündeme taşıdım.
Bugün bankacılar artık haklarını bir bir alıyor. ILO sözleşmesine göre mesai saatleri hızla yaygınlaşıyor.
Bankalar bunu gönüllü değil, zorunluluktan yapıyor. Çünkü birileri onlara yasaları hatırlattı.
Bankacılar yıllarca, hakkını korumayan bir işçi sendikasından medet umdu durdu. Sendika üyelerinin sesini duyuran bu köşeden rahatsız oldu. Şimdi, bankalar rahatsız olmaya başladı. Çünkü yüz bine yakın beyaz yakalıyı artık köle gibi çalıştıramıyorlar.
Bundan rahatsız olan bankalar, yazılarımla servetlerine zarar verdiğime inanıyorlar. Bazı bankaların hukuk bölümlerinin benimle ilgili dava hazırlığında olduğunu öğrendim.