Banka kârında kaç intihar var?
Bir ağaç gördüm.
Büyük değil.
Geniş değil.
Dalları narin.
Yeşil yaprakları rahatsız edici.
Sadece yapraklar değil.
Büyük olmayan ağaç rahatsız edici.
Etrafında insanlar. Meraklı ve soran gözlerle önce ağaca, sonra birbirlerine bakıyorlar. Ağaç gizemli. İlk bakışta sırrını açığa vurmuyor. Yaklaşınca, Dikkatlice bakınca,
Yapraklar arasında bir adam görünüyor.
30-35 yaşlarında. Ağaçla bütünleşmiş.
En güzel çağında, hayattan kopmuş.
Boyunu geçmeyen narin dalda Azrail ile buluşmuş. Dallar, adamı gizliyor.
Ağaç etrafına kırmızı beyaz şerit geren askerlerin yüzleri, yaptıkları işten değil,
gördükleri manzaradan kireç gibi.
Meraklı kalabalığı ağaçtan uzak tutmak için azami çaba harcıyorlar.
Güneş, gizemi artırıyor. Yaklaştıkça trajedi büyüyor. Küçük ağacın, narin dalları, meyve değil, dram yüklü.
Adamın sağ ayağının altındaki taş büyük değil. Narin dal, taşıdığı yükün ağırlığından bel verince sol ayağı yere değmiş. Ağaca birbirine ekli paçavralar ile asılı boynu, vücudunun sağ tarafına doğru eğik. Ağaç, caddeye birkaç adım uzakta. Trafik tıkanıyor.
Adam, kalabalıktan görünmez oluyor.
Herkes aynı şeyi düşünüyor.
Bir adam neden intihar eder. Canına kıyar. Boyunu geçmeyen bir dala bağladığı paçavralara boynunu nasıl uzatır.
Bir ayağı yere değerken kendini nasıl öldürür. Hiçliğe giderken hiç mi pişmanlık
duymaz. Oysa, dizlerini kırmasa,
boynunu saran paçavralara asılsa, bir ayağını yere, taşın üzerine koysa, küçük ağacın yeşil yaprakları rahatsız etmeyecek, güneş ile dans ederek, izleyenleri büyüleyecekti. Kendini öldürmenin dinimizce yasak olduğunu, Allah’ın verdiği canı, sadece Allah’ın alacağını bilmesine rağmen, bir insan, insanlık dışı böyle bir eylemi hangi ruh hali sonrasında yapar.
Cevaplar kalabalıktan geliyor;
Sanayide sessiz, sakin bir işçiymiş.
Borcu varmış.
Kredi kartları yüzünden bankalar icra takibi başlatmış.
Dünyanın büyük ekonomileri arasında iken. Herkes küçülürken büyüme rekorları kırarken. Kişi başına milli gelirimiz artarken. Borsalarımız rekor kırarken.
Dünyayı saran krizlere meydan okurken.
Bugünden 2023 yılının büyük hedeflerine odaklanırken. Bir işçinin intihar etmesi.
Boyunu geçmeyen bir dalda, geride bıraktığı sevdiklerini düşünmeden, borçlarını ödemek için çare arayacağına, fizik kurallarına inat, hayatına son vermesi.
Bir takım şeylerin yolunda gitmediğini gösteriyor. Acaba; Güzel ülkemizde, her gün, kaç kişi, hayatını karartan kredi kartı borçları için, canına kıyıyor. Bu arada bankaların bilançolarındaki kârlar, kredi kartları, ve telefon mesajı ile verilen kolay-pahalı krediler ile patlama yaşıyor. Halkın borçlarını nasıl ödeyeceğini düşünmeyen bankalar, 70 milyonu, kredi kartları ile borçlandırarak alışveriş sarhoşu yapıyor.
Acaba; bir ayağı taşın üzerinde, diğeri toprağa değerek oldukça uzun saniyeler sonrasında ölüme giden işçinin son düşünceleri n’oldu.