Bahçeli’nin merdiven teorisi!

MHP Genel Başkanı Devlet Bahçeli, grup konuşmasında “Gazi Meclis’te tecessüm eden siyasi parti gruplarının karşılıklı hoşgörü ve uzlaşma hassasiyetiyle Türk ve Türkiye Yüzyılının temelleri atılmalı, yeni bir anayasa ülkemize kazandırılmalıdır.” dedi.

Bu ifadeden, Bahçeli’nin “Türk ve Türkiye Yüzyılı’nın temellerinin atılabilmesi için” yeni bir Anayasa yapılmasını gerekli gördüğü anlaşılmaktadır.

Peki nedir Türkiye Yüzyılı? Bilen var mı?

***

Cumhur İttifakı’nın içinde, Anayasa’da değiştirilemez maddelerin bulunmasını eleştiren HÜDA PAR gibi bir yapı yer almıştır. Ana gövdeyi oluşturan AKP iktidarı bünyesinde Cumhurbaşkanı danışmanı seviyesinde bulunan Mehmet Uçum, devletin yapısının Türk Milleti’ne değil Türkiye Milleti’ne dayanması gerektiğini savunmaktadır. Öyle ki, Uçum, MHP’nin yol vermesiyle Cumhurbaşkanlığı sistemini getiren son Anayasa değişikliği sürecinin tamamlanmasından sonra, "Bu reform süreci, 'Türkiye milletinin inşa süreci'ni tamamlayıp güvence altına alabilir. Yani 'dışlayıcı ve baskıcı Türk milleti'nden 'kapsayıcı ve özgürleştirici Türkiye milleti'ne geçiş sürecinde Kürt sorununun kalıcı çözümünün gerçekleşeceği bir siyasal realite söz konusudur. Yeni Anayasa ihtiyacımız bu değişiklikten sonra çok daha güçlü hale gelecek. Sayın Bahçeli, 'merdiven teorisi' açıklaması yaptı, 'Türkiye'nin hukuk ihtiyacını adım adım karşılayalım' dedi. Bu iş birlikleri devam ettirilirse MHP ile birlikte yürünebilir. Gelecekte çok farklı siyasi aktörler de yeni anayasal sistem değişikliğinde rol alabilir." demiştir?

Şimdi Bahçeli, “100’üncü yıldönümü içinde olduğumuz Türkiye Cumhuriyeti bedava kazanılmamış, lütufla kurulmamıştır. Cumhuriyet’in sahibi cumhurdur, onuru cumhurdur, ömrü cumhurla kaimdir. Aziz Atatürk’ün en büyük eserim dediği Türkiye Cumhuriyeti var olan bütün kirli senaryolara ve sömürgeci oyunlara rağmen payidarlığını ebed müddet koruyacaktır. Güvence kahraman Türk nesilleridir. Güvence büyük Türk milletidir.” diyor ama Türkiye, Uçum’un projesine doğru adım adım sürükleniyor...

***

Bu projenin uygulanabilmesine karşı güvence, elbette Türk Milleti’dir ama iktidarın Suriyeliler ve Afganları hatta Pakistanlıları getirerek uyguladığı, nüfus değiştirme operasyonu millî iradeyi sulandırmıştır. Amerikan basınında, önümüzdeki dönemde, Afrika’dan, Hindistan ve Pakistan’dan 80 milyona yakın insanın Türkiye’ye akın edeceği yazılmaktadır. Bunun bir öngörü değil, iklim değişikliği kılıflı bir proje olduğu ortadadır. Göçlerin sebebi, iklim değişikliği değil, projeli savaşlar ve insanları açlığa mahkûm eden kapitalizmdir. Nüfus operasyonu, Türkiye dâhil 22 İslam ülkesinin haritasının değiştirilmesi demek olan Büyük Orta Doğu projesi çerçevesinde yapılmaktadır. Üstelik AB ile imzalanan geri kabul anlaşması gereği, sığınmacılar Türkiye’de tutulmaktadır!

Türk Milleti’ne önceleri “Yeni Osmanlı” diye anlatılan dönüşüm projesinin şimdilerde “Türkiye Yüzyılı” diye ifade edildiği, dolayısıyla millî direncin bu şekilde etkisiz hale getirildiği anlaşılmaktadır.

Kuruluşundan itibaren program ve felsefesi, “Türk Milliyetçiliği” olarak ilan edilen MHP’nin bu sürece karşı durması beklenirdi. MHP Genel Başkan Yardımcısı Feti Yıldız ise "Milliyetçi Hareket Partisi’nin hazırladığı 100 maddelik anayasada; Cumhuriyetimizin temel ilkeleriyle çatışma yoktur. İlk dört maddeyi değiştirmeye yönelik girişimler yoktur!” demiştir.

MHP’den beklenen ise “Bizim ilk dört maddeyi değiştirme önerimiz yok” demek değil, “bu tür girişimlere izin vermeyeceğiz” açıklamasını yapmak ve bu sözün arkasında durmaktır.

***

ABD’den gönderilen bir memorandumu, parti programı haline getirerek kurulan AKP, iktidara gelir gelmez Büyük Orta Doğu eş başkanlığını üstlenmiştir ve 21 yıldır bu görevin gereğini yapmaktadır. Suriye ve Afganistan politikaları ile Türkiye’nin nüfus yapısını değiştirmek bu projenin uygulamalarıdır.

Yeni Anayasa sürecini MHP’nin başlatması ise Uçum’un bahsettiği “merdiven teorisi”nin adım adım uygulanmakta olduğunu göstermektedir.

“Önümüzdeki günlerde çok şey değişecektir, her şey değişecektir. Öyle gözüküyor. İnşallah Türkiye değişmez” sözleri de Bahçeli’ye aittir.

Yeni Anayasa girişimi başlatmak, Türkiye’yi değiştirmenin, dönüştürmenin başlangıcı olmaz mı? Yanılmış olmayı isterim ama tablo böyle...

Yazarın Diğer Yazıları