"Bahçeli ve Gül birbirlerini anlar ve güvenir!"
Gazeteler, Cumhurbaşkanı Abdullah Gül’ün Suriye ziyaretinde yanındaki gazetecilere yaptığı açıklamaları, “Gül’den yeni Kürt hamlesi” gibi başlıklarla gördü. Yazıyı okuyorsunuz, içinde ne yapılacağına dair hiçbir bilgi yok ama gazetelerin manşetleri hep böyle!
Bu arada Fatih Çekirge’nin yazısı meselenin esası ile ilgili değil ama devletin tepesinde neler olduğu hakkında önemli bir veri ortaya koyuyor.
Bilindiği gibi MHP Genel Başkanı Devlet Bahçeli, Gül’ün “Kürt meselesi” nin çözümü ile ilgili tarihi fırsattan bahsetmesi üzerine “Hangi ihanete katkı isteniyor” demişti.
Gül ise MHP Grup Başkanvekili Mehmet Şandır’ı Suriye gezisinde yanına aldı. Fatih Çekirge, durumu “Yan koltuktaki özel misafir” başlığı altında inceledi. Çekirge, Şandır’ın, konu hakkında “Sayın Bahçeli ve Sayın Cumhurbaşkanı birbirlerini anlar ve güvenirler. Bizim sözümüz Cumhurbaşkanı’na değil. Kendisini tanırız. Ama önce bu olayın bir çerçevesini çizmeli. Üniter devlet, tek millet vurgulanmalı. Yoksa birileri alıp başka tarafa çekiyor. Elbette geçmişteki uygulamalar yanlıştır. Demokratikleşmeyi herkes ister” dediğini yazdı!
* * *
Bahçeli ve Gül birbirlerini nasıl anlıyor ve güveniyor acaba? Daha önce birlikte görev mi yaptılar? İkisinin hayat hikâyesinde böyle bir beraberlik belirtilmiyor ama Şandır elbette bizden fazlasını biliyordur!
Peki ama MHP’ye oy verenler, Bahçeli ve Gül’ün birbirlerini anlayıp güvendiğini biliyor muydu?
MHP’ye verilen oyların Abdullah Gül’e Cumhurbaşkanlığı olarak geri döneceğini kim tahmin edebilirdi?
* * *
MHP Genel Başkanı Devlet Bahçeli, henüz milletvekilleri mazbatalarını almadan ve parti içi kurullara danışmadan kararını açıklamış ve Cumhurbaşkanlığı seçimlerinde toplantıya katılacaklarını, AKP’nin istediği kişiyi aday gösterebileceğini, üçüncü turda da seçebileceğini bildirmişti.
Bahçeli, kendisini ziyaret eden Cumhurbaşkanı adayı Abdullah Gül’e “Grubunuz arkanızda durursa 3. turda Cumhurbaşkanı seçilirsiniz” demişti!
Abdullah Gül ise 1993 yılında Ankara’da düzenlenen Türkiye Gönüllü Kültür Teşekkülleri 3. İstişare Toplantısı’nda “Ne mutlu Türk’üm diyene lafını, tutup her yere yaza yaza ve bunu özellikle hiç olmayacak yerlere yaza yaza, Türkiye aslında ilkel bir hale dönmüştür. Türkiye’nin bütünlüğünü tehdit eden, en ziyade tahribatı vermiş olan, sistemin ilkelerinin birisi de laiklik ilkesidir” diye konuşan, yani devletin temellerini reddeden bir kişiydi.
Mahir Kaynak, o dönemde “Küresel sermaye, Tayyip Erdoğan’ı indirmek istiyor. Yerine Abdullah Gül ile uyumlu bir kişiyi getirmeyi planlıyorlar. MHP Genel Başkanı Devlet Bahçeli, Abdullah Gül’ün Cumhurbaşkanı olmasını sağladı. Bu, partinin ideolojisi olan milliyetçilikle bağdaşır bir durum değildir. MHP de küresel sermayenin isteklerini yerine getirmektedir” tespitinde bulunmuştu.
Bahçeli o günlerde Tayyip Erdoğan’a “kenarda otur” diyor, Abdullah Gül’e ise “Siz diyalog kapısını açık tutun” diye hitap ediyordu.
Yani Mehmet Şandır, Fatih Çekirge’ye “Gül ve Bahçeli birbirlerini anlar ve güvenirler” derken doğruyu söylüyor.
Bu durumda Bahçeli, kamuoyunu aldatmış oluyor! Çünkü kamuoyunu sözde sert mesajlarla oyalıyor!
MHP seçmeni, Bahçeli’nin Gül’e güveninin nereden kaynaklandığını sorgulamak mecburiyetindedir!
* * *
Sincan Ağır Ceza Mahkemesi de “şüpheli” Abdullah Gül’ün “kayıp trilyon” davası ile ilgili olarak evrakta sahtecilikten yargılanması gerektiğine karar verdi!
Şimdi ne olacak?