Bahçeli Erdoğan'ı terk eder mi?
"Bahçeli''den korkuyor, Soylu''yu azledemiyor" başlıklı yazım üzerine çok mesaj aldım. Bunlardan bir tanesi Recep Tayyip Erdoğan''a yıllarca siyaset arkadaşlığı yapan eski bakanlardan birisiydi ki telefonda şu soruyu sordu:
"Bahçeli, Erdoğan''ı terk eder mi?"
Dedim ki;
Benim yanıtım önemli değil sizin vereceğiniz yanıt önemli siz ne diyorsunuz?
Gülerek dedi ki;
"MHP''nin siyasi kaderi hep AKP''ye endeksli mi olacak?"
Dedim ki;
Yanıtını vermeyeceğiniz başka sorularınız da var mı?
"Olmaz mı" diyerek şu soruları ekledi:
"2023''de ya da erken seçim olursa MHP cumhurbaşkanı adayı çıkartacak mı?
Devlet Bahçeli, Türkiye''yi yönetmeye aday olacak mı?
Erdoğan''ı cumhurbaşkanı yapmak için bir kez daha destekleyecek mi?"
Dedim ki;
Sayın Bakanım çok bilinmeyenli denklem ortaya koydunuz. Türkiye''nin gelecek yıllarının en önemli siyasi soruları bunlar.
AKP ile MHP koalisyon ortağı değil. Ama Erdoğan ile Bahçeli sanki ayrılmaz ya da ayrılamaz ikili olarak değerlendiriliyor.
Bu görüşe katılıyor musunuz?
Duayen siyasetçi eski bakan dedi ki;
"İşte senin ''Bahçeli''den korkuyor'' başlıklı yazın için aradım.
Orhan Bey kardeşim, Sayın Erdoğan''ın asıl korkusu Bahçeli''nin, ''Artık yokum'' deme ihtimali olmasındandır.
Bahçeli yoksa herkes artık biliyor ki Erdoğan iktidarda yoktur.
Şimdi gelelim işin diğer anayasal yani hukuki boyutuna.
16 Nisan anayasasında senin de yazılarında sık sık vurguladığın bir gerçek var ki o da Erdoğan''ın 2 kez cumhurbaşkanı seçilmesi ve 3. kez aday olamayacağıdır.
Birinci soru şudur; Sayın Devlet Bahçeli, Sayın Erdoğan dışındaki bir AKP''linin cumhurbaşkanlığı adaylığına da destek verir mi?
Örneğin Berat Albayrak''a ya da Süleyman Soylu''ya ya da Numan Kurtulmuş''a
İkinci soru şudur: Sayın Erdoğan aday olur ve Yüksek Seçin Kurulu kabul ederse Sayın Bahçeli bu anayasaya aykırı adaylığı da destekler mi?
Sayın Uğuroğlu, bu sorulara bugünden yanıt vermek zor ama şunu söyleyebilirim, Erdoğan''ın siyasi kaderi Bahçeli''nin elindedir ve Erdoğan''ın asıl korkusu Bahçeli''nin desteğini kaybetmektir."
"Celladına aşık olan bir iktidar"
Değerli okurlarım,
Gelecek Partisi Genel Başkanı Ahmet Davutoğlu, haftalık olağan değerlendirme toplantısında AKP iktidarı ile koalisyon ortakları diyerek MHP ve Vatan Partisi''ni özetle şu sözlerle hedef aldı:
"Milletvekillerinin cezaevine gönderilmesi bir adalet arayışından değil artık siyaset üretemeyen, bu ülke için taş üstüne taş koyamayan iktidarın tıkanmasından dolayı
İktidar ve ortaklarının siyasete dair kurdukları her cümle ya adliyeyle ya da cezaeviyle bitmektedir.
Erdoğan''ın yasağı kalksın milletvekili olsun diye düzenleme yapan bir Meclis''ten tekrar hapishaneye vekil gönderme rekoru kıran bir Meclis''e geçiyor olmamızın vebali AK Parti''nin boynuna asılacaktır
Perinçek-Ak Parti yakınlaşması: Celladına aşık olan bir iktidar var önümüzde
Bu ucube Cumhurbaşkanlığı hükümet sistemi daha fazla enflasyon, daha fazla kriz, daha fazla otoriterlik üretmekten başka hiçbir işe yaramamaktadır.
Bugünkü Erdoğan''ı, beş yıl önceki bir AK Parti mitinginde konuştursanız yuhalanırdı
Benim sadakat sözüm 28 Şubat aktörleri ile kol kola giren Erdoğan''a değil
Çin modeli mi sizin "milli ekonomi" den anladığınız? Maocu ortaklarınızdan mı alıyorsunuz bu fikirleri?
65 Yaş Üstü Yasağı demokratik değil, insan haklarına aykırı"
Davutoğlu, yaptığı aktif siyaset ile Gelecek Partisini çok kısa sürede gündem yaratır hale getirdi.
***
Değerli okurlarım,
18 Türk adasının işgali konusunda, İçişleri Bakanlığı Sahil Güvenlik Komutanlığına yönelttiğim sorulara hâlâ yanıt gelmedi.
Bu kez Genelkurmay Başkanı Orgeneral Yaşar Güler''e soruyorum:
İşgal edilen vatan toprağından işgalcileri defetmek için ne bekliyorsunuz?
Değerli okurlarım,
İsmail Dükel ve Müyesser Yıldız''ın gözaltına alınmasını Çağdaş Gazeteciler Derneği Genel Yönetim Kurulu da sert bir dille şöyle kınadı. Özetliyorum:
"Gazetecilerin askeri, bürokrasi veya siyasi kaynakları ile görüşmesi, haber alması veya gazetecilik ilkeleri çerçevesinde ilişki kurması bir suç değildir.
Bunların yazılıp yazılmaması kaynakla ilişkiye, gazetecinin muhakemesine bağlıdır. Bu gazetecilik faaliyetinin sorgulanması adeta mesleğin temeline dinamit yerleştirmektir.
Müyesser Yıldız ve İsmail Dükel gazetecidir! İktidara sesleniyoruz; gazeteciler sizin düşmanınız ya da esiriniz değildir!
Hatalarınızı ve yanlışlarınızı yüzünüze vurmaya, yazmaya, anlatmaya, eleştirmeye devam edeceğiz!
Gazetecilik suç değildir, meslektaşlarımızı serbest bırakın!"