Ayhan Bora Kaplan, ‘darbe girişimi’ değil, ‘oyun kuruyormuş’

Ayhan Bora Kaplan, ‘darbe girişimi’ değil, ‘oyun kuruyormuş’

Ankara Mafyası, Ayhan Bora Kaplan liderliğinde onlarca cinayet, yaralama, kaçırma işkenceyle, gasp suçlarıyla anılıyor. Ayhan bora Kaplan ve ekibi, son olarak polis şefleriyle iş birliği ile hükümete ‘darbe girişiminden’ tutuklandı.

Tutuklananlar arasında polisler de yer aldı. İçişleri Bakanı Ali Yerlikaya, "darbe girişimi" ifadesini, "oyun kurma" ifadesine çevirdi. Böylece hayatımıza yeni bir jargon girmiş oldu.

AYHAN BORA KAPLAN ÇETESİ

Ayhan Bora Kaplan, 1971 yılında Erzurum'da doğdu ve çocukluğu da orada geçti. Son dönemlerde suç örgütü Kaplanlar Grubu’nun lideri olduğu iddialarıyla medyanın ve kamuoyunun dikkatini çeken Kaplan’ın Ankara yer altı dünyasında etkili bir figür olduğu ileri sürülüyor.

Ayhan Bora Kaplan’ın adı yıllardır Ankara Mafyası olarak biliniyordu. Ancak, hakkında adli sürecin başlaması; Suç örgütü üyelerinin Kaplan'ın talimatı ve bilgisi doğrultusunda farklı tarihlerde Mahfuz Tatar ve Semih Arslan'ın öldürülmesi, 4 kişinin yaralanması ve bir kişinin kaçırılarak 2 gün işkence yapılması, Mehmet Taha E'nin sahibi olduğu işletmelerin zorla alınması, Muhammed S'nin iki otomobilinin gasp edilmesi ve zorla çek yazdırılması ile i Emirhan B'nin darp edilmesinden sorumlu tutulmasıyla başladı..

Suç örgütü lideri Ayhan Bora Kaplan, geçen yıl yurt dışına kaçmak üzere havalimanına gittiği sıra yakalanmıştı. Soruşturma devam ederken, gizli tanık Serdar Sertçelik'in (M7 takma ismi ile biliniyor) gündeme getirdiği bilgiler, hükümete komplo iddiasını Türkiye'nin gündemine oturtmuştu. İddiaya göre, çete liderinin bazı polis şefleri ile yakın ilişkisi vardı.

Sertçelik'in ifadeleri doğrultusunda, Emniyet Genel Müdürlüğü’nce başlatılan idari soruşturma neticesinde 11 Ekim 2023 tarihinde 9 polis açığa alındı. Açığa alınanlar arasında Ankara Emniyet eski Asayiş Şube Müdürü ile yine Ankara Emniyet eski Silah Ve Patlayıcı Maddeler Şube Müdürü ve 2 komiser de bulunuyordu.

Operasyonların emniyete de sıçraması üzerine bazı siyasiler komplo kurulduğunu öne sürdüler. Bunun üzerine 15 Mayıs'ta İçişleri Bakanı Ali Yerlikaya da soruşturmayla ilgili bir açıklama bulundu. Yerlikaya, Bahçeli'nin aksine "darbe girişimi" ifadesi yerine "oyun kurma" ifadesini kullandı.

Kısa süre önce ise, Serdar Sertçelik'in yasa dışı yollarla yurt dışına kaçırılmasıyla ilgili 3 sivil ve 1 komiser gözaltına alındı. Servet Yılmaz’ın Ankara Emniyet Müdürlüğü döneminde yardımcıları olan Alp Arslan ile Oben Özay'ın emniyetten ihraç edilmişti. Alp Arslan, Servet Yılmaz döneminde Organize Suçlarla Mücadele Şubesi’nden sorumlu Ankara Emniyet Müdür Yardımcısı’ydı.

ANUCUR ÇETESİ

Anucur Çetesi’nin liderliğini Sinan Anucur yapmaktaydı. Sinan Anucur, Türkiye'nin yeraltı dünyasında kısa sürede isim yapmış bir figürdü. Kağıthane, Küçükçekmece ve Kocasinan bölgelerinde faaliyet gösteren çete, suç yelpazesini kısa sürede genişleterek İstanbul Avrupa yakasında etkili olmuştu. Sinan Anucur, husumetli olduğu Daltonlar Çetesi tarafından Haliç Köprüsü’nde silahlı saldırıya uğramıştı.

Kağıthane Merkez Mahallesi’nde geçtiğimiz 2023 yılı Ağustos ayında uyuşturucu ticareti yapıldığı tespit edilen eve yapılan baskında, polis ekiplerine uzun namlulu ve otomatik silahlarla ateş açılmıştı. Açılan ateş sonucu polis memuru Hakan Telli şehit olurken, bir memur da göğsünden vurularak ağır şekilde yaralanmıştı. Saldırganlardan Diyar Anucur öldürülmüş, 4 kişi de sağ olarak yakalanmıştı. Bunun üzerine “Anucur” suç örgütüne operasyonlar düzenleyip çok sayıda şahıs yakalamıştı. Suç örgütüne yönelik soruşturmada 51 kişi hakkında 5'er yıldan 146'şar yıla kadar hapis istemiyle dava açılmıştı. Ancak, bu çete üyelerinden 17’si, 24 Eylül 2024 tarihindeki duruşmada tahliye edildi. Çete üyelerinin bu tahliyesi toplumda tepkilere neden olmuştu.

Çeteye yönelik çalışmalar devam ederken Kağıthane Asayiş Büro Amirliği polisleri, Hamidiye Mahallesi’nde iki adreste “Anucur” çete üyelerinin uyuşturucu madde ticareti yaptığını tespit etti. Çalışmaların ardından belirlenen adreslere özel harekat polislerinin de desteğiyle eş zamanlı operasyon düzenledi. Koçbaşı ile kapısını kırdıkları daireye giren polis ekipleri, şüpheli 3 şahsı etkisiz hale getirdi.

Kağıthane’de çeteye ait bir evi basan polisler, mutfak bölümündeki çekmecede “Uzi” diye tabir edilen otomatik silah ve mermilerini, 92 parça bonzai, 6 parça kokain, kırmızı reçete ile satılan haplar, hassas terazi, balistik yelek ve kar maskeleri ele geçirilmiş 3 kişi gözaltına alınmıştı.

ATIZ CASPER ÇETESİ

"Casperlar" olarak bilinen suç örgütünün liderlerliğini Hamuş Atız yapmaktadır…

30 Ağustos 2024 tarihinde İstanbul Bahçelievler’de Devlet Hastanesi Acil Servisi’nin taranmasıyla başlatılan operasyonun arkasından bu kez adı hiç duyulmamış bir çete çıktı. Mahmutbey Caddesi’nde 2 kişiye yönelik düzenlenen silahlı saldırı olayını da gerçekleştiren kişilerin, hastane saldırısı ile bağlantılı oldukları belirlenmişti.

Neticede polis, çatışmaların husumetli “Atız-Casper ile Daltonlar” olarak bilinen 2 ayrı organize suç örgütünün gerçekleştirdiğini tespit etti. “Kuyu-23” adıyla duyurulan operasyon kapsamında gözaltına alınan 29 çete mensubundan 24’ü çıkarıldıkları mahkemece tutuklandı. Çetelerin, alan hakimiyeti nedeniyle başlayan ve Sırbistan’a kadar uzan cinayetler zinciri nedeniyle aralarında silahlı çatışmaların yaşandığı tespit edildi.

Bahçelievler ve Mahmutbey Caddesi’nde 31 Ağustos’taki saldırıların ardından gözaltına alınan 10 şüphelinin bağlantıları araştırıldı, başını Gürcistan’da firari halde bulunan “Timocan” lakaplı Beratcan Gökdemir’in çektiği “Daltonlar” çetesiyle, başını Hamuş Atız’ın çektiği “Atız-Casperlar” çetesine mensup 19 şüpheli daha yakalanıp gözaltına alındı.

"Atız-Casper" adlı örgüt üyeleri oldukları öne sürülen 5 şüpheli de tutuklama talebiyle Sulh Ceza Hakimliği'ne sevk edildi. Şüphelilerden 4'ü tutuklanarak cezaevine gönderildi. Olaylarla ilgili tutuklama sayısı 15'e çıktı.

İki çete arasındaki husumet geçtiğimiz ay kaçtığı Sırbistan’da Casper lakaplı çete mensubu Hakan Çağlar’ın öldürülmesiyle başladı. Sırbistan'da öldürülen Hakan Çağlar'ın infaz emrini bir zamanlar çok yakın arkadaş olan daha sonra aralarına husumet giren Daltonlar Çetesi’nin yeni liderlerinden 'Timocan'ın verdiği ortaya çıktı.

Birçok kurşunlama cinayet ve yaralama gibi suçların emrini veren Daltonlar Çetesi'nin Lideri Can Dalton lakaplı Beretcan Gökdemir (Rusya’da tutuklu) Belarus'ta sahta pasaportla yakalanmıştı. İade işlemleri süren Gökdemir'in ardından yeni lideri olarak kabul edilen sosyal medyada 'Timocan' lakabını kullanan çete üyesi 'Cengo' karakterini oynayan Halil Ay'a yakınlığıyla bilinen Cengizhan Yurtseven'i dizi setinde kurşunlatmıştı. Fargeo House'u da radarına alan çete, sosyal medyada da tehditlerini sürdürmüştü.

Hakan Çağlar cinayetinden dört gün sonra, 30 Ağustos günü Şirinevler'de Ercan Kaptan ve 2 arkadaşı sokakta yürürken, karşı yönden gelen motosikletli onlara ateş etti. Bu saldırıda Ercan Kaptan ve arkadaşı yaralandı. Kaptan ve arkadaşı Bahçelievler Devlet Hastanesi'ne kaldırılmıştı. Durumu ağırdı ve Ercan Kaptan kurtarılamadı. . Daltonlar Çetesi, Ercan Kaptan'ın ölümünde bir ölçüde hastaneyi de sorumlu tutmuştu. Hastaneye yönelik saldırının gerisinde de bu yatıyordu. Neticede düzenlenen operasyonlarda saldırıya karışanların tamamı yakalandı.

15 kişinin tutuklandığı operasyonda ele geçirilen suç aleti silah ve mühimmatı ise şöyle açıklandı:
2 adet Ak-47 uzun namlulu silah,
9 adet ruhsatsız tabanca,
3 adet çalıntı motosiklet,
1 çalıntı otomobil,
1 adet eylemde kullanılan otomobil,
4 adet kar maskesi,
2 adet çelik yelek ve çok sayıda fişek.

emsnhievp0-hepwylfc1gq.webp