Amerikalıların hazırladığı Kürtçe alfabe!
Hani, birileri ilkokul öğrencilerinin her sabah Atatürk’ün yazdığı “Türküm, doğruyum, çalışkanım” andını okumasını diline dolamıştı. Bu şikayeti dillendirenlerin arkasında ise ABD ve AB var. Peki ABD’de ilkokul öğrencilerinin lise son sınıfa kadar her sabah sınıflarında ayağa kalkarak ettiği yemini biliyor musunuz? Lale Gürman’ın aktarımına göre yemin aynen şöyle:
“I pledge allegiance to the flag of the United States of America, and to the Republic for which it stands: one Nation under God, indivisible, with Liberty and Justice for all.”
Yani diyorlar ki:
“Amerika Birleşik Devletleri’nin bayrağına
Ve o bayrağın simgelediği cumhuriyete
Bağlılık için and içiyorum.
Herkes için özgürlük ve adaletle, Allah’ın gözetiminde, bölünmez, tek millet.”
* * *
Peki aynı ABD, Türkiye’den ne istiyor?
“Kürtçe eğitim, ikinci resmi dil, yer adları, alfabe” gibi dayatmalarda bulunuyor. Hem de 1960 yılından beri!
TBMM’de ‘Devlet Adamları Yayın Serisi’ kapsamında basılan “Alparslan Türkeş’in TBMM’deki Konuşmaları” adlı kitap, ABD’nin 1960’ta Kürtçe alfabe hazırladığını ve Güneydoğu’da denemek istediğini gün yüzüne çıkardı.
MHP’nin Meclis Grubu Müdürü Hüseyin Hüsnü Uğur’un derlediği kitaba göre Türkeş’in, 28 Ağustos 1992’de Şırnak ve Güneydoğu’da devam eden olaylarla ilgili olarak TBMM’de yapılan genel görüşmede, “ABD, hazırladığı Kürtçe alfabeyi Güneydoğu’da tecrübe etmek için 1960’ta Genelkurmay Başkanlığı’ndan izin istedi” dediği anlaşıldı. Türkeş’in sözleri şöyle:
“1960 yılında Genelkurmay Başkanlığı’nın Eğitim Dairesi’nde, o sıralarda bir okuma - yazma şubesi vardı. Bu okuma - yazma şubesine Amerikan yardım kuruluşundan 3 kişilik bir heyet geliyor. Diyorlar ki, ‘Biz, ilmi araştırma yapıyoruz. Doğu Anadolu’da da ilmi araştırma yapmak istiyoruz. Bunun için bir Kürtçe alfabe düzenlendi Amerika’da. Bu alfabeyi doğuya gidip orada tecrübe etmek istiyoruz. Bunun için Genelkurmay’ın bize yardımcı olmasını, müsaade etmesini rica ediyoruz’ O sırada Genelkurmay ikinci başkanı, sonradan Cumhurbaşkanımız olan rahmetli Orgeneral Cevdet Sunay Paşa idi. Mesele ona intikal ediyor, tabii bu, Genelkurmayda duyuluyor, hepimizde bir infiale, öfkeye de sebep oluyor, ‘Bu ne demekmiş, nasıl ilmi araştırmaymış bu, buna ne gerek varmış?’gibilerden ve Genelkurmay Başkanı’nın da tasvibiyle reddediliyor.
Şimdi bir noktaya dikkatinizi çekmek istiyorum. 1960 yılında demek ki, ‘Kürtçe alfabe’ söz konusu değilmiş, yokmuş..”
Yani Amerikalı çocuklar her sabah “Allah’ın gözetiminde bölünmez tek millet” andı içecek ama büyüyünce, kendi hazırladıkları Kürtçe alfabelerle Türk Milleti’nin içinden ikinci bir millet çıkarmak için çalışacaklar!
* * *
Herhalde MHP Genel Başkanı Devlet Bahçeli, bu sebeple “Türkiye’nin milli birliğini ve kardeşliğini korumayı, ülkesi ve milletiyle bölünmez bütünlüğünü savunmayı statükoculuk olarak gören Başbakan’la bizim konuşacağımız hiçbir şey yoktur” ifadesini kullanıyor.
Bahçeli, bu sebeple “Başbakan Erdoğan’ın sıkışınca terör bitmeden operasyonların durmayacağını söyleyerek millet nezdinde aklanmaya çalışması da inandırıcı değildir. Ateş açılmadıkça operasyon yapılmasına gerek kalmayacağı yolunda geçmişte söyledikleri ve bu suretle terör örgütüne örtülü moratoryum önerdiği hafızalardan silinmemiştir. Güvenlik güçlerinin askeri operasyonları durdurma çağrılarının PKK’nın siyasi temsilcilerinin yanı sıra bizzat AKP içindeki bazı milletvekillerinden de geldiği bir gerçektir” diyor.
AKP, süçüstü yakalanmıştır, yargılanacaktır.