AKP'nin sonu domuz gribi aşısından gelecek!

Türkiye’de neredeyse bütün doktorların, “aşı olmayın, tehlikeli yan etkileri var” diye yakınlarını uyardığını dünkü yazımda bildirmiştim. Bu uyarı bizzat bana da gelmiştir!
Şimdi konunun Almanya’da nasıl tartışıldığını, Anadolu Ajansı’nın naklettiği haberlerden okuyalım:
Der Spiegel dergisinin haberine göre, Almanya’da bu ayın sonunda başlanacak olan domuz gribine karşı aşılama çalışmalarında, vatandaşlar için ayrı, siyasetçi ve memurlar için ayrı aşı kullanılacak.
Bild am Sonntag gazetesi de Başbakan Merkel, bakanlar ve politikacılara özel domuz gribi aşısı yapılacağını duyurdu.
Federal İçişleri Bakanlığının, bakanlıklar için 200 bin doz domuz gribi aşısı siparişi verdiği belirtilen haberde, bu şirkete ait aşıların etkiyi güçlendiren bileşimi içermediği belirtildi. “Normal vatandaşlarda” ise çok fazla yan etkisi olduğu ve vücudun bağışıklık sistemini de etkileyerek aşırı reaksiyonlara sebep verdiği belirtilen başka bir şirketin ürettiği aşının kullanılacağı ifade edildi.
Almanya İlaç Komisyonu Başkanı Wolf-Dieter Ludwig, bunu skandal olarak niteleyerek, siyasetçilere ve memurlara ayrı aşının yapılmasının insanlara anlatılamayacağını belirtti. Almanya Tabipler Birliği Başkanı Michael Kochen ise aile hekimlerine, hastalarına domuz gribi aşısı yapmamaları tavsiyesinde bulunarak, bu aşının faydadan çok riskler taşıdığını savundu.
Türkiye Cumhuriyeti Sağlık Bakanı Recep Akdağ ise Türk halkının kobay olarak kullanılacağı açıklamalarının bilime aykırı olduğunu savundu ve “Kimseye zorla aşı yapacak halimiz yok. Bu gönüllü yapılacak” dedi.

* * *

‘www.internetajans’tan Zahide Uçar ise konuyu daha geniş boyutuyla ele alıyor:
“İlaç sektörünü elinde tutan grup, uyuşturucu ve silah kaçakçılığı ile terör örgütlerinin ve fuhuş sektörünün de arkasındadır. Şimdi tohum tekelini de ele geçirip istedikleri kadar insanın yaşamasına izin verip kıt kaynakları sadece kendi istediği sayıda nüfus ile paylaşmak istiyor.
1975 yılına kadar ilaç sektörü, sadece tedavi amaçlı satış yaparken ilaç satmanın çok para getirebileceğini tespit etti. Bu tespit sonrası sağlam insanlara da ilaç satabilmenin yollarını aradı. Bu amaçla da birçok ilaç çıkardı. Vitaminler gibi! Laboratuarlarda hastalık üretilmeye başlandı. Kuş gribi, domuz gribi gibi.
Sağlık bakanımız domuz gribi aşısına ilk talip olan ülke olmakla övünüyor. Anlaşılıyor ki bu hükümet normal yoldan ve bu seçim sistemi ile seçim falan kaybetmez. İşi iyi çözmüşler. Federal Hazinenin sahipleri istiyor, bunlar veriyor. Siz olsanız ’bu sonucu almak için yıllarca bir ülke üzerinde çalışıp para harcamak yerine’ böyle verimli satış imkânlarını size tepsi içinde sunan insanları iktidarda tutmak için her şeyi yapmaz mıydınız?
Adamlar sanki küresel sermayenin satış elemanı. Şu turuncu renkli basın, başka bir hükümet bu alımı yapsaydı kıyameti koparırdı. Şimdi gıkları çıkmıyor.”

* * *


Bir biyokimyacı da “Böyle agresif ilerleyen viral hastalıkların aşılarının çok işe yaramayacağını hatta zayıflatılmış virüs enjeksiyonunun, o virüsü daha da güçlü hale getirebilme riski olduğunu düşünüyorum” diye mesaj gönderdi.
Tayyip Erdoğan, İsrail ile uydurma bir kriz çıkardı, böylece Ermeni ve Kürt açılımları ile kaybettiği halk desteğini yeniden elde etmeye çalışıyor. Fakat Türkiye Cumhuriyeti Sağlık Bakanlığı’na aşı satan ilaç şirketlerinin sahipleri Yahudi asıllı!
Gerçi Osman Durmuş, “AKP’ye oy verenler aşı olsun, biz olmayacağız” diyor ama, bu işin AKP’lisi MHP’lisi yok. Hatta AKP’nin sonu domuz gribi aşısından olabilir!
Hem de AKP’ye oy verenler eliyle!

Yazarın Diğer Yazıları