Dünyada en zor şey nedir diye sorsalar herhalde “Türkiye’de tüketici olmak” derdim.
Haklı olup da haksız olarak yaşayan dünyadaki tek tüketici Türk insanıdır.
Bunun en bariz örneğini ADSL’de yaşıyoruz.
Halen dünyanın en pahalı internetini kullanan Türk kullanıcıları adeta 3 yaşındaki çocuk gibi kandırılıyor.
Geçen hafta Türkiye’nin en büyük gazetesi olduğunu iddia eden bir gazetede yarım sayfadan büyük bir haber okudum. Manşetinde “Hangi ADSL daha ucuz” yazıyordu.
Ben de bir ADSL kullanıcısı olarak hemen haberi merakla okudum. Çünkü Avrupa’daki insanların 4’e biri hızına 4 katı daha fazla para ödeyerek internet kullanıyorum.
Belki 1 YTL daha ucuza bulabilirim diyerek haberi okudum.
Haberde Türk Telekom’un T’si geçmiyor. Sadece 14 YTL’ye 1 aylık internet paketi satan şirketlerin isimleri sıralanmış.
Doğan Grubu’nun Smile, Çukurova Grubu’nun Süperonline-Tellcom, Koç Grubu’nun Birisi ilk sırada yer alan şirketler.
Hemen bu şirketleri tek tek aradım. 14 YTL’ye abonelik verdiğini iddia eden tüm şirketler bu fiyatı sadece 3 ay için veriyor. 3 ay sonrası 29 YTL’ye yükseliyor.
İyi de reklamlarınızda hiç de öyle demiyorsunuz?
Daha sonra bu konuyu biraz daha araştırınca şu gerçek ortaya çıkıyor.
Aslında bu şirketler Hariri Telekom’un pazarlamacıları. Yani Türk Telekom’dan toptan alıyorlar ve onu vatandaşa satıyorlar.
Bu nasıl toptan almaksa ortada müthiş bir çark dönüyor.
Türk Telekom sözde tekel olmadığını göstermek için bu şirketlere 3-5 YTL daha ucuza veriyor ve “benim adıma siz satın” diyor.
Böylece piyasada Türk Telekom tekel görünmüyor.
Portlar, kablolar, santrallar ve her türlü tesisat Türk Telekom’un.
Fiyatı da Türk Telekom belirliyor, sonra “Biz tekel değiliz, vatandaş istediği şirketten ADSL alabilir” diyor.
Doğan, Koç ve Çukurova ise havadan gelen para gözüyle baktığı bu çarka katılıyor. Çünkü toptan aldığı bu ürünün riski sıfır. Ne kokar ne bozulur. Ne kadar satarsan o kadar komisyonunu alıyorsun.
Hele bir de bunları pazarlayacak basın yayın organın varsa gel keyfim gel.
“ADSL ucuzladı” diye tüketiciyi aldatan manşet de atarsın haber de yaparsın.
Sonra benim gibi tüketici de 1 YTL daha ucuz ADSL varmış diye 40 yeri arasın dursun.
Bu olay sadece Türkiye’de ve birkaç Afrika ülkesinde daha olur.
Hariri Telekom’u ve onun başarılı yöneticisi Paul Doany’yi bu müthiş taktiğin yaratıcısı olmasından dolayı tebrik ediyorum.
Paul Doany’nin haklılığı sonsuzdur.
Çünkü onun amacı kâr etmek ve ülkesine yüklü para kazandırmak. Türk insanının yüksek hızda internet kullanması ve bu hizmeti ucuza almasını sağlamak gibi bir görevi elbette olamaz.
Türk Telekom’un bilançosuna ve şu an kullanılmakta olan ADSL fiyatlarına bakınca Paul Doany’nin ne kadar başarılı olduğunu görüyoruz.
Sayın Paul Doany’ye buradan bir dostça öneride bulunmak istiyorum:
Sakın Türk Telekom’daki başarısını referans alarak başka bir ülkede çalışmayı düşünmesin! Çünkü ona bu kadar kolay kazanç sağlama imkânını verebilecek başka bir AKP yok. Var olan da bizim AKP:
Bu nedenle Paul Doany 90 yaşına kadar Türk Telekom’un başında kalsın.
