ABD'ye karşı sıfır hata tam ihtiyat!
ABD son iki yıldır Türkiye'yi ciddi biçimde rahatsız etmektedir. ABD'nin Türkiye'yi sistemli bir biçimde rahatsız eden adımları birbiri peşi sıra gelmiştir. Bunlardan bir kaçını hatırlatalım:
-15 Temmuz darbe girişimi ABD'nin kucağındaki bir adam tarafından yapılıyor. Her türlü delile karşı bu adam hakkında hiç bir işlem yapılmıyor.
-Halkbank ve Hakan Attilla ile ilgili girişim ABD tarafından yapılıyor. Türkiye'ye aba altından sopa gösteriliyor.
-Rahip Brunson Türkiye'de tutuklanıyor ABD, Türkiye'ye resmen ekonomik savaş açıyor, ambargo koyuyor.
-ABD'de Cumhurbaşkanı Erdoğan'ın korumaları ve ardından da Türk Bakanlarla ilgili yaptırım kararı alınıyor.
-Türkiye, S-400 füzeleri için Rusya'yla anlaşıyor, ABD, F-35 kartını devreye sokuyor.
-ABD, Suriye'de PYD ile müttefiklik ilişkisi kuruyor. Binlerce TIR silah bölgeye gönderiyor. PYD'den silahlı sınır gücü oluşturuyor.
ABD, Türkiye'nin Suriye sınırını PYD'ye kantonlar kurdurtarak kuşattırıyor.
Türkiye rahatsız ediyor!
Gelinen aşamada Türkiye, Rusya, İran üçlüsü olarak Astana, Rusya'yla da Soçi sürecini başlatır.
-PYD ve PKK'ya karşı Fırat Kalkanı ve Afrin harekâtına girişir.
-Barzani'nin referandum oldu bittisini Türkiye, Irak ve İran'la savuşturur.
-ABD'nin Kudüs emrivakisine karşı BM'de karşı çıkılır.
-Rusya'yla İdlib sorununu çözer.
-Türk Silahlı Kuvvetleri, sınır hattından, Fırat'ın doğusundaki Ayn el Arap (Kobani) bölgesinde bulunan terör örgütü PYD/PKK mevzilerini obüs bataryalarıyla ateş altına alır.
ABD'nin rahatsızlığını gösteren, Dışişleri Bakanlığı sözcü yardımcısı Robert Palladino tarafından, "Suriye'nin kuzeybatısında ABD askeri personeli de o bölgedeyken gerçekleştirilen tek taraflı saldırılardan büyük kaygı duyuyoruz" açıklaması gelir.
Pentagon Sözcüsü Manning, "ABD kuvvetleri, SDG ortaklarımızla Suriye'nin kuzeydoğu sınırları boyunca güvence devriyelerine başladı" açıklamasını yapar.
ABD'nin Menbiç'de Türkiye ile yaptığı devriyelere paralel olarak YPG ile Türkiye sınırı boyunca devriye yapması ilginçtir.
ABD'nin SDG teröristleriyle devriyeye başlamaları TSK'nın obüs atışları sonrası gelmesi de Türkiye'ye verilmiş bir başka mesajdır.
Türkiye'nin aklıyla alay eder gibi Albay Manning, terör organizasyonu SDG ile yaptıkları bu devriyenin "Türkiye'ye bölgenin güvenliğini sağlama imkânı tanıyacaktır" diyor.
ABD Dışişleri Bakanlığı Müsteşar Yardımcısından "Adalet için Ödül programının PKK terör örgütüne mensup üç üst düzey ismi hedef aldığını duyurmaktan mutluluk duymaktayım" açıklaması gelir.
Buna göre ABD Dışişleri Bakanlığı, üç terörist PKK'lının kimlik ya da yer tespitini mümkün kılacak bilgiler vermesi karşılığında para ödülü verilmesini onaylandığı açıklanır.
İşin en ilginç tarafı da şudur: Amerika, Kandil'deki teröristlerden Cemil Bayık'ı, Duran Kalkan'ı, Murat Karayılan'ı arıyor ama PKK'nın en azılı ve kanlı eylemlerinin arkasındaki örgütün beyni kimliğindek Fehman Hüseyin'i (Bahoz Erdal) aramıyor!
Çünkü Fehman Hüseyin, Suriye'de YPG'yi örgütleyen kişi olup ABD'liler ile birlikte çalışıyor. Bahoz Erdal Suriyeli ve ABD'nin kontrol ettiği bölgede bulunuyor.
ABD'nin bu hamlesinde hiç samimi olmadığı taktik hamlelerle durumu savuşturmaya çalıştığı görülür. ABD açıkca "benim kontrolümdeki terörist iyi teröristtir, kontrolüm dışındaki teröristler ise kötü" havasındadır.
ABD'nin bu tür taktikleri ciddiyetsizdir.
Nitekim Cumhurbaşkanlığı Sözcüsü İbrahim Kalın, "ABD'nin terör örgütü ele başlarıyla ilgili aldığı karar olumlu olmakla birlikte çok geç kalınmış bir adım. Bizim için terör örgütleri arasında 'iyi, kötü' diye bir ayrım söz konusu değildir" açıklamasını yapmak zorunda kalmıştır.
Aslında belki de ABD, İran'a karşı kullanamadığı Kandil'deki terörist unsurlara bu kararıyla ciddi bir mesaj vermiş olmaktadır.
Türkiye, her hamlesinin altında birden fazla amaç saklayan bir müttefikle karşı karşıyadır. ABD'ye karşı Türkiye sıfır hatayla ve tam ihtiyatla hareket etmek zorundadır.