Bugünkü Yazarlar Tüm Yazarlar
Hüseyin Macit YUSUF
Hüseyin Macit YUSUF

ABD, Kıbrıs'ta yeni tuzaklar peşinde!

Skandallarıyla ve gaflarıyla, gittiği her ülkeyi karıştırmasıyla ünlü Kıbrıs''ta federal çözümü savunan, Türk toprağı Maraş''ın KKTC yönetiminde yeniden yerleşime açılmasına karşı çıkan, ABD''nin Dışişleri Bakanlığı Müsteşarı Victoria Nuland bölgemize yaptığı ziyaretin ilk durağında Ankara''da üst düzey temaslarda bulundu. Dışişleri yetkilileriyle Türkiye ile ABD arasında son dönemde yaşanan F-35 ve S-400 krizi, Yunanistan''a yapılan askerî yığınaklarla Türkiye''nin hedef alınması, iki ülke arasında yaşanan güvenlik bunalımı, CAATSA çerçevesinde ABD yaptırımları, Türkiye''ye F-16 satışı, Dağlık Karabağ, Suriye, Kıbrıs, Doğu Akdeniz ve Ukrayna gibi bölgesel ve global konuların konuşulduğu açıklandı. Nuland, Türkiye ve İsrail''in güçlü ilişkiler içinde olmasının, ticaret ve enerji ilişkisinde olmasının kendi çıkarlarına olduğunu belirterek, Rusya-Ukrayna arasındaki savaşın Rus doğal gazı ithal eden Avrupa ülkelerinin kaynaklarını çeşitlendirmek ve bunu da süratli bir şekilde yapmak zorunda olduklarına, Doğu Akdeniz''de yeni gaz keşifleri ve yeni boru hatlarını gerektirecek farklı birçok fırsatın var olduğuna ve bu bağlamda Türkiye-İsrail-Güney Kıbrıs''ın iş birliğine gereksinim duyulduğuna da dikkat çekti.

Ankara ziyareti sonrasında, Yunanistan''a sonra da Kıbrıs''a gelen Nuland, KKTC Cumhurbaşkanı Tatar ve GKRY Başkanı Anastasiadis ile ayrı ayrı görüştü, Kıbrıs sorununun çözümü konusunda tarafların duruşlarını öğrendi. Rum-Yunan dostu Nuland, Kıbrıs sorununun çözümüne yönelik kesintiye uğrayan sürecin yeniden hareketlenmesi umudunu gündeme taşırken, doğal gaz ve enerji hattıyla ilgili gelişmelerin Kıbrıs için yeni fırsatlar yaratabileceğini, Güven Yaratıcı Önlemler''in(GYÖ) ise yeniden masaya getirilmesi gerektiğini taraflara bildirdi. İsrail-Güney Kıbrıs-Yunanistan''ın EastMed projesinin ABD tarafından tamamen rafa kaldırıldığına da vurgu yapan Nuland, Türkiye''nin Rus doğal gazına karşı kaynak çeşitlendirme amacında yardımcı olmayı istediklerini belirterek uzunca bir süredir Doğu Akdeniz''deki enerji denklemi dışında bırakılan Türkiye''ye yeşil ışık yaktı. ABD''nin amacı ve hedefi bellidir; Türk tarafının ortaya koyduğu egemen eşitlik temelindeki iki devlete dayalı çözüm ile Maraş açılımını rafa kaldırtmak, KKTC''nin olası tanınma talebini önlemek ve federasyon temelinde müzakereleri yeniden başlatmak. Mevcut siyasetimizden Cumhurbaşkanı Tatar ve Erdoğan''ın geri adım atmaları, ABD''nin oyununa ve tuzaklarına düşmeleri bana göre söz konusu değildir. Herhangi bir geri adım her iki Cumhurbaşkanı''nın da siyasi bedel ödemesi yanında KKTC''nin eski siyasete, yani federasyon çözüm sürecine geri dönmesi demek olacaktır ki, bu da KKTC''nin yıkılmasına, Kıbrıs Türkünün yok olmasına olur vermekle eş anlamlıdır.

Nuland''ın hadsizliği!

ABD''nin, Rusya-Ukrayna arasında yaşanan krizin ortaya çıkardığı Avrupa''nın enerji ihtiyaçlarının giderilmesini Kıbrıs ve Doğu Akdeniz''deki yaşanmakta olan sorunların çözümüne bağlamasını, Türkiye, İsrail, Güney Kıbrıs, Mısır ve Yunanistan''ı da içine alacak bölgesel iş birliği önermesini, karşılığında da Türkiye''nin Kıbrıs''ta egemen eşitlik temelinde iki devlete dayalı çözüme olan desteğini çekerek müzakerelerin yeniden başlatılması koşuluna bağlamasını, yanına Avrupa Birliği''ni de alarak 2023 seçimlerine az bir süre kala yeni bir mali krizi göze alamayacak Türkiye üzerinde baskı ve dayatma oluşturmasını ABD''nin yeni bir oyunu, şer tuzağı olarak değerlendirmek mümkündür. ABD, AB ve İngiltere''nin önümüzdeki yılın başında Kıbrıs için yeni bir şer planını masaya getirmesi de ihtimaller arasındadır. Bütün bu oyun ve tuzaklara karşı gerekli tedbirleri şimdiden almak yerinde olacaktır.

Nuland, Güney Kıbrıs''ta düzenlediği basın toplantısında büyük bir skandala imza atmıştır. Kıbrıs Türk halkının hür iradesi ile seçilmiş Cumhurbaşkanı Tatar''dan önce ''Cumhurbaşkanı Tatar'' diye bahsetmiş, Rum gazeteciler ve dışişleri görevlileri tarafından uyarılınca geri adım atarak, özür dileyerek cumhurbaşkanımıza ''Sayın Tatar'' demekle yetinmiştir. Nuland''ın bu hadsizliği ve küstahlığı, Rumların Ada''daki Türk varlığına zerre kadar tahammülü olmadığını, ABD''nin ağzından düşürmediği demokrasi, insan hakkı ve adalet ilkelerinden oldukça uzakta olduğunu bir kez daha tüm dünyaya göstermiştir.

Geçtiğimiz hafta Kıbrıs''a gelerek liderlerle görüşen ABD Dışişleri Bakanlığı Müsteşarı Victoria Nuland mevkidaşı Rum Dışişleri Bakanı Yannis Kasulides ile birlikte Larnaka''da inşa edilen Cyclops tesislerinin de açılışını yaptı. Açılışta konuşan Kasulides Cyclops projesinin ABD-GKRY arasındaki güvenlik iş birliğinin taçlandırılması olduğunu söyledi.

ABD''nin bölgemizdeki çıkarlarını gözetmek üzere kurulan son teknoloji Cyclops güvenlik tesisinde, düşman güçler olarak nitelenen KKTC, Türkiye ve Rusya''nın Kıbrıs etrafındaki ve Doğu Akdeniz''deki faaliyetlerini izleme ve müdahale etmeye yönelik savaşa hazırlık eğitimleri verileceği öğrenildi. Cyclops''un hedefinde KKTC, Türkiye ve Rusya vardır ve ABD, GKRY''yi ateşe atmaktan çekinmemektedir! Rum''dan, AB ve ABD''den medet uman içimizdeki kendini bilmezlerin özellikle Nuland ziyaretinde yaşananları iyi tahlil etmeleri, ABD''nin bölgemizdeki barış ve huzuru tehdit eden adımlarının analizini doğru yapmaları ve tuttukları yanlış yoldan dönmeleri şarttır. Devletimiz KKTC ve anavatan Türkiye''ye sarılmaktan başka yolumuz yoktur.

Yazarın Diğer Yazıları