​​​​​​​29 Ekim tarihinin sembolik anlamı!

Diyanet İşleri Başkanlığı, 29 Ekim'de bile Atatürk'ü yok saydı! Atatürk'ü yok sayanların, Türk Milleti'nin din işlerini düzenlemek bir tarafa en küçük bir devlet memuriyetinde bulunmaya hakkı yoktur. Türk vatanı kurtarılmasaydı, Afganistan dışında İslam coğrafyasının tamamı işgal edilmiş olacaktı. Bugün 11 milyon mil karelik bir İslam dünyası varsa, bu, "Atatürk modeli" sayesindedir!

***

Peki Cumhuriyet neden 29 Ekim'de ilan edilmiştir? Neden 28 Ekim veya 30 Ekim'de değil? Bu konunun, yeni nesillere tekrar tekrar anlatılmasında fayda vardır.

2011 yılında, 29 Ekim kutlamalarının iptal edilmesi üzerine şu bilgileri vermiştim:

*"Mondros Mütarekesi, Limni Adası'nın Mondros Limanı'nda 30 Ekim 1918 tarihinde imzalandı. Mütareke, Osmanlı Devleti'nin yıkılışını öngörmekte; İtilaf devletlerine, güvenliklerini tehdit edecek bir durum sebebi ile Osmanlı İmparatorluğu'nun herhangi bir bölgesini işgal hakkını tanımakta idi.

*Atatürk, milli mücadele sonucunda, 29 Ekim 1923 günü Cumhuriyeti ilan ederken, düşmana, 'Biz sizden bir gün önce davrandık, fakat sizin haberiniz bile yoktu' mesajını verdi.

*Öyle ki, düşman da sanki mezarındaki Atatürk'e mesaj verircesine, 9 Eylül 2004'te yani İzmir'in kurtuluşu günü, Verheugen denilen AB komiserini İzmir'e gönderdi!

*6 Ekim, yani İstanbul'un kurtuluş günü de Avrupa Birliği'nin Türkiye İlerleme Raporu açıklandı. Raporda Aleviler ve Kürtler azınlık ilan edildi!

*29 Ekim 2004'te Türk yıldızları Ankara semalarında gösteri yapar ve devlet erkânı resmi bayram kutlamalarında bulunurken de Başbakan Recep Tayyip Erdoğan ve Dışişleri Bakanı Abdullah Gül, Türk düşmanı Papa'nın heykeli altında Avrupa anayasasını imzalıyordu!

*29 Ekim, Türkiye Cumhuriyeti'nin kuruluş yıldönümü ama Avrupa Anayasası'nın da imzalandığı gün oluyordu?

*Avrupa, Atatürk'ten rövanşı böyle aldığını zannediyordu!

*ABD Başkanı Barack Obama, 29 Ekim 2009 tarihinde, çalışma ziyareti için Türkiye Başbakanı Tayyip Erdoğan'ı ABD'ye davet etmişti! Ziyaret daha sonra 7 Aralık'a ertelenmişti..."

Ek olarak hatırlatayım. Peşmergelerin, 2014'te Türkiye üzerinden geçerek Aynel Arap'ta PKK'ya yardıma gitmeleri de 29 Ekim'deydi!

***

Atatürk'ün neden 29 Ekim tarihini seçtiğini, Fahrettin Altay Paşa, gazeteci Taylan Sorgun'a anlatmıştır.

Fahrettin Altay Paşa, 1925'te Ekim ayında Çankaya'da Atatürk'ün misafiri olduğunda konuyu sorar.

Atatürk, şu cevabı verir:

"Mütareke 30 Ekim 1918'de imzalanmıştı. Vatan parçalanmış, istilaya uğramıştı. Peki, 30 Ekim 1918'den bizim İzmir'e girdiğimiz tarih olan 9 Eylül 1922'ye kadar kaç yıl geçti? Dört yıl. 29 Ekim 1923'te Cumhuriyeti ilan ettik. İşte beş yıla sığdırdığımız büyük inkîlap, bizim yaşadığımız şartlara duçar olmuş, hangi milletin tarihinde vardır? Bu mazlum millet kendisinin hakkı olan yere ulaşmıştır, çektiğimiz acıların, sıkıntıların en büyük mükâfatı işte budur. Bütün dünya bunu görmüştür. Daha da görecekleri vardır. Beni en çok mesut eden hadise, bu mazlum milletin hak ettiği bu yere gelmesidir. Sen benim 30 Ekim 1918 sonrası günlerdeki çektiğim azabı bilirsin. Yanımdaydın. Mondros 30 Ekim'dir. Cumhuriyet 29 Ekim. İşte bu da bir milletin, mazlum bir milletin ahıdır. Sanırım ki o devletler bunu anlamışlardır."

Atatürk bir an durup Fahrettin Paşa'ya bakar ve sonra elini masanın üzerine vurarak "Deyiniz ki bu tarihten silinmek istenilen bir milletin öcüdür..."

Fahrettin Altay'ın "Ama bundan hiç bahsetmediniz" demesi üzerine, Atatürk, "Övünmek olur, övünmek benimle beraber mefkûreye inananların, milletin, ordunun hakkıdır" der.

Tarih, kolay yazılmıyor...

Yazarın Diğer Yazıları