Darbe girişiminin kaderini değiştiren Zırhlı Birlikler'deki kumpasın izlerini sürmeye devam ediyoruz. Buradaki tezgahı çözemezsek büyük resmi görmemiz mümkün değil.
Tanklar döndükten sonra İsmail Yarbay taburundaki vatansever subayları toplayarak nizamiye bölgesine getirir, dışarıdan dönen iki tankın ve bu tanklar dönmeden önce nizamiyeye gelen 5 tankın elektrik aksamını bozdurarak tankları çalışamaz duruma getirir. Bunu yapmasındaki sebep tümeni ele geçirmeye çalışan darbecilerin ve onlarla beraber hareket eden teğmenlerin kendilerinin tanka binerek kışla dışına çıkmalarına ve nizamiyede biriken halka ateş etmelerine engel olmak istemesidir. Darbecilerin brifing salonunda yaptığı toplantı bittikten sonra ve kışla dışına çıkan 2 tank kışlaya geri döndükten sonra yani saat 01.30'dan sonra tümende ben darbe yapıldığını bilmiyordum, biz terör olaylarına müdahale etmek için mücadele ettik diyen herkesin darbeci ya da darbecilerle iş birliği yapan kişiler oldukları aşikârdır. Çünkü bu toplantıya katılan birlik komutanları toplantıdan hemen sonra veya toplantı esnasında birliklerini ve diğer herkesi darbe yapıldığına dair ikaz etmiştir.
***
Gelelim Etimesgut'taki kilit personelin durumuna;
- Cem TUCE Albay; Toplantı esnasında darbe karşıtı olduğunu, birlikte hareket etmeyeceğini söylemiş, toplantı sonrasında da darbecilerin kontrolünde bulunan uçak ve helikopterler ile kışlayı veya nizamiye önünde biriken halkı vurmasına engel olmak için darbecileri kontrol altında tutarak teslim olmalarına ikna etmiş ve çatışma olmadan 05.00-05.30 civarında gözaltına alınmalarını sağlamıştır.
- Sefa ALKAN Albay; Darbeciler toplantıya çağırdığında gitmemek için belli bir süre telefonu kapatmıştır. Ancak bu esnada diğer darbe karşıtı birlik komutanlarıyla da irtibata geçemediği için kendisinin diğerlerinden erken saatte darbeden haberi olmasına rağmen diğer vatanseverlerde geç koordinede bulunabilmiştir. Cephanelik görevli darbeci Bnb. Özkan Gürkol ve diğer Teğmenlerle telefonla konuşup ikna ederek çatışma olmadan hepsini dershaneye toplamıştır.
- İsmail SUVAY Binbaşı; Brifing salonundaki toplantıdan hemen sonra kendi tabur personelini toplayıp silahlandırarak 01.30 itibariyle tankların çıkarılmaya çalışıldığı Nizamiyenin emniyetini almış, saat 04.00'a kadar defalarca tankları çıkarmak maksadıyla nizamiyeye gelen darbecilere engel olmuş, darbecilerin tankla halkı ezmelerine ve halka ateş etmelerine engel olmuştur. Nizamiyede biriken halka konuşup onlara Zırhlı birliklerden tank çıkmayacağının sözünü vererek halkı sakinleştirip darbecilerin halka zarar vermelerine engel olmuştur.
- Erdal YETİM Yarbay; Koray Ütğm'in saat 01.15 civarında aramasıyla henüz brifing salonundaki toplantı bitmeden terör saldırısının yalan olduğunu anlayarak darbecilerin terör saldırısı yalanıyla kışla dışına çıkardıkları 2 tankı idam edilmekle tehdit edilmesine rağmen kışlaya geri çağırmıştır. Birliğin başına geçmesine engel olmak maksadıyla silahlı 2 Teğmen ve 2 darbeci Albayın tehdit etmesine rağmen Bölük Komutanı, Ütğm. Ayhan ŞEN ile irtibata geçerek Terör saldırısının yalan olduğunu darbe yapıldığını söylemiş ve tankların kesinlikle çıkarılmamasının emrini vermiştir.
- Koray KORKMAZ Üsteğmen; Darbeci Kurs Tabur Komutanı Kur.Yb. Fatih Çubukçu tarafından J.Gen.K.lığına terör saldırısının yapıldığı ve birçok şehidimizin olduğu yalanıyla tankta görevlendirilerek kışla dışına çıkarılmış ancak Beştepe Köprüsü civarında terör saldırısının yalan olduğunu anlayarak halka ve etrafındaki araçlara hiçbir zarar vermeden kışlaya dönmüştür. Döndükten sonrada darbecilerin tehditlerine rağmen tankları kışla dışına çıkarmamışlardır.
- Levent DOĞAN Üsteğmen; Kışla dışarısına çıkarılmaya çalışılan tanklara engel olmak ve dışarıdan dönen tank personelini darbe yapıldığı hususunda bilgilendirmek maksadıyla tamamen kendi inisiyatifiyle Nizamiyeye gitmiş. Dışarıdaki 2 tank kışlaya girdikten sonra mürettebatını bölgeden uzaklaştırarak darbecilerin tankları ele geçirmelerine engel olmuştur. Darbeciler tarafından saat 04.00'a kadar tehdit edilmesine rağmen tankların çıkarılmasına engel olarak halka da zarar verilmesini engellemiştir.
- Sıddık ÇOBAN Albay; Tümen Komutanı Erdoğan Akyol tümenden ayrıldıktan 5-10 dk. sonra kendisi de isteyerek tümenden ayrılmış ve lojmanlardaki evine gitmiştir. Sabaha kadar Kurmay Başkanı olarak birlik içerisinden kimseyle irtibata geçmemiş, personeli koordine etmemiştir. Sabah 07.00 civarında Korg. Metin İyidil'in birliğin başına geçmesi emrini vermesini müteakip kışlaya geri gelmiştir.
Yukarıda isimleri geçen subaylardan İsmail Suvay hariç hepsi halen Ankara 19. Ağır Ceza Mahkemesi'nde "Anayasal Düzeni Yıkmaya Teşebbüs ve Terör Örgütüne Üye Olmak" suçlamasıyla 3 kere ağırlaştırılmış müebbet hapis ve 15 yıla kadar hapis istemiyle yargılanmaktadır. Bunlardan Koray Korkmaz 16 aydır tutuklu olup TSK'dan ihraç edilmiş, diğerleri ise halen tutuksuz olarak yargılanmaktadır. Bu personelin 2.5-3 ay sonra savcılığa çağrılmasının dolayısıyla iddianameye girmesinin ve Koray'ın tutuklanmasının tek sebebi Barış Dedebağ ve beraberindeki Astsubaylardır.
***
Görüldüğü gibi buradaki kumpasın izi bulununca yol yine Barış Dedebağ'a çıktı. Dedebağ'ın yaptıklarını, kandırdıklarını, kendisini "kahraman(!)" gibi pazarlamasını daha önce yazmıştım. Yine devam edeceğiz. Karanlıklar aydınlanana kadar araştırmalarımız sürecek...
