Yetim hakkı ve AKP
Başbakan Tayyip Erdoğan "Yetim hakkı yiyen içimizde barınamaz" dedi.
Bu sözle birlikte Türkiye rahat bir nefes aldı.
Gözler AKP Başkan Yardımcısı Şaban Dişli'ye çevrildi.
Bir süredir iş takipçiliği nedeniyle 1 milyon dolar aldığı yönünde suçlamalara hedef olan Dişli'nin AKP'den gönderileceğine artık kesin gözle bakılıyor.
Politika uzmanları Başbakan'ın bu sözünü deşifre ettiler ve bu sonucu çıkardılar.
Şaban Dişli'nin gitmesiyle birlikte Türkiye'de bütün yetimlerin hakkı kurtulmuş olacak.
Ben de bir yetim olarak bundan büyük gurur (!) duydum.
Başbakan'ın bu sözü ne kadar samimi?
AKP'nin icratlarına baktığımızda bu sözde pek de bir samimiyet göremiyoruz.
Önümüzde koca bir Refah Partisi olayı var.
Bu partinin kayıp trilyonları...
Bilmeyenler için bir hatırlatma yapalım. Bu kayıp trilyonlar partinin şahsi parası değil. Bu para Türkiye'deki benim gibi yetimlerin vergileriyle toplanan Hazine yardımı.
Cin Ali Turgut Özal'ın mucidi olduğu Hazine yardımı maalesef tamamen yetim hakkından oluşuyor.
İşte bu yetim hakkını yemek hem bu dünyada hem de ahirette suç.
O dönemdeki Refah Partisi'nin talebelerinden oluşan AKP, trilyonluk yetim hakkını yemiştir.
Davanın 2 no'lu sanığı 1 no'lu sanığı affederek adeta "Yetim hakkını afiyetle yiyebilirsiniz" demiştir.
Şimdi diyeceksiniz ki, "Başbakan, yetim hakkı yediği suçlamasıyla mahkemelik olan Abdullah Gül'ü içlerinde barınmasın diye mi Köşk'e yolladı?"
Vallahi ben orasını bilemem, ama ortada bir şey var ki AKP'liler bugün yetim hakkı yiyor.
Aslında olay sadece AKP için değil tüm siyasi partiler için geçerli.
Siyasi partilerin Hazine yardımı almasına yönelik yasadan dolayı tüm partiler yetimlerin, hatta tüyü bitmemiş yetimlerin hakkını yiyor.
Siyasi partilere Hazine yardımı sadece Türkiye'de yok. İtalya, Almanya ve Japonya gibi ülkelerde de var.
Ancak bu yardım Türkiye'deki boyutta değil.
İngiltere ve Amerika gibi ülkelerde ise yetimlerin hakkı asla siyasi partilere verilmiyor.
Sefalet maaşı olan asgari ücretten bile vergi alan devlet, maalesef bu paraları siyasi partilere hoyratça vermektedir.
Siyasi partiler bugün lüks bir hayat yaşamaktadırlar.
Kimisi lüks binalar yaptırmakta, kimisi ise televizyon kanallarına keyfi para aktarmakta.
İşte ana sorun burada yatıyor.
Şaban Dişli'nin aldığı iddia edilen 1 milyon dolar yetim hakkı içermiyor.
Gerçek yetim hakkı Hazine yardımında yatıyor.
Anayasa Mahkemesi kapatma davasıyla birlikte AKP'ye yetim hakkı yememe cezası verdi.
Darısı diğer tüm siyasi partilere...